Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
477 syf.
8/10 puan verdi
Tess Gerritsen, tüm kitaplarını takip etmek istediğim bir yazar. Ancak çoğu kitaplarını MArtı Yayınlarının yayınlaması yüzünden sadece Rizzoli&Isles serisine tahammül edebiliyorum. Sona Kalan da bu serinin şimdilik Türkiye'de yayınlanan son kitabı. Her ne kadar final kısmı biraz zorlama gibi gelse de, genel anlamda sürükleyici, heyecanlı, keyifli bir macera. Birbiri ile tamamen alakasız üç çocuk, ailelerinin öldürülmesinin ardından koruyucu ailelerinin de öldürülmesi ile korkunç bir şok yaşarlar. Bu üç ayrı çocuk arasında bir bağlantı bulunduğuna inanan Dedektif Jane Rizzoli olayı araştırmaya başlar. Klasik polisiye anlatımı ile hızlı, yormayan, sıkmayan, eğlencelik bir kitap. Tek kusuru Martı'dan çıkması. Kaç kitaptır Papaz Daniel'i bu kitapta Baba Daniel olmuş. Durum o derece vahim. Serinin önceki, beyaz kırmızı tasarımın yerine artık pavyon ışıklarını andıran neon boyalı tasarımdan bu kitaba lacivert sarılı olan düşmüş. Serinin kırmızı, pembeli. morlu olan kitapları da mevcut. Ayrıca kendilerinden çok emin olsalar gerek ciltli versiyonda meraklılar için satışta.
Sona Kalan
Sona KalanTess Gerritsen · Martı Yayınları · 20142,795 okunma
Her şey mavi, akşama doğru kırmızı, sonra lacivert oldu.
Reklam
ne eski bir tango melodisi, ne de siyah önlüklü bir mektepli kız resmi, hayır beni on sekiz yıl evvelki o tatlı hatıraları alemine atan, gazetede götürdüğüm iki satırlık, kupkuru, alalade bir kiralık ilanı oldu. o anda pendik sahilleri birden gözümde canlanıverdi. o köşk...o köşkün bizim bahçeye bakan penceresi...ve o pencereden mahinur...sarı
BİR MASAL GİBİ Dondurucu soğukta bir an önce evime varabilmek için hızla yürürken, ayağımın ucunda bir cüzdan gördüm.. Hemen aldım. Sahibini gösteren bir kimlik vardır diye acele acele açtım.. İçinde üç dolar ve sararıp kat yerleri yıpranmış eski bir zarftan başka birşey yoktu... Sol üst köşede yalnızca gönderenin adresi, alıcı adresi
Sayfa 133Kitabı okudu
(Ahmet Haşim) derki : İstanbul’u yenileştiren ve yerlisini şaşırtan istilaların en gizlisi ve en tesirlisi yabancı saatlerin hayatımıza girişi oldu. “Saat” ten kastımız, zamanı ölçen alet değil, fakat bizzat zamandır. Eskiden kendimize göre yaşayışımız, düşünüşümüz, giyinişimiz ve kendimize göre dinden, ırktan ve ananeden hayat alan bir zevkimiz
“Futbol maçı denilen şey dört bir yanında binlerce insanın toplandığı bir meydanda yapılıyor. Meydana, teker teker saydım, yirmi iki delikanlı çıkarılıyor. On birinin üstünde sarı kırmızı yollu yollu gömlekler, öteki on birindeyse lacivert sarı fanilalar ama yirmi ikisi de kısa pantolonlu ve kocaman ayakkabılı.” Nazım Hikmet 1936 yılında ilk kez izlediği futbol maçını anlatıyor.
Reklam
Ben her zaman ki gibi kimsesiz pazarımı bitirmiştim. Hayatımdan memnundum. Her şey ışıl ışıldı. Her şey mavi, akşama doğru kırmızı, sonra lacivert oldu. ("Hallaç" adlı hikayesinden)
Sayfa 33 - YKYKitabı okudu
Zehra ölüye ne zaman öldüğünü, ne zaman gömüldüğünü, kaç zamandır orada yattığını soruyor. Ölü biraz duraklayıp hesaplamaya çalıştığını söylüyor, sonra hangi yılda olduklarını öğrenmek istiyor. 2014 yanıtını alınca da kısa bir hesap yapıp ölümünün üstünden tam 1.482 yıl geçmiş olduğunu söylü­yor. İsa Mesih’in dünyayı şereflendirmesinden
Sayfa 16 - Zehra’nın üçüncü rüyasıKitabı okudu
722 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.