Selamlar, sonunda okuma listemdeki bir çocuğu daha listeden elemis bulunuyorum.
Bodozlama dalmak gerekirse 200 sayfalik kitabi 3 günde okumak (final haftasında ve proje hazirliyorken) benim icin ekstrem bir durum. Kitabın sariciligini bu şekilde anlatabilirim. Genel olarak konuya ilk baktigimda aklıma tokyo ghoul gelmişti, küçük bir japon kafesi vs vs dedim ki sarar belki ya bu. Gerçekten de sardı. Kişilerin karakter analizleri biraz sığ kalsa da kurgu gerçekten güzel aktı gitti ki zaten dört tane farklı story anlatılıyor kitapta. Sadece hoşuma gitmeyen bu elbiseli kadin hayaletin kim olduğunun belirtilmemesi ya da bu kafenin nereden geldiği, Kei'nin sonda gördüğü adamın kim olduğu gibi bazı okuyucuyu merakta bırakan şeylerin açığa çıkmamış olması. Ya da çıktı da ben kavrayamadim, muhtemelen incelemeleri okuyacağım bı sonra. Genel olarak puanım 9/10
Öncelikle abartıldığı kadar varmış diye başlamak istiyorum. Tuhaf ve eşi görülmeyen -en azından ben görmedim- bir anlatım tarzı mevcut yazarın. Her şeyin ne olduğunu neyin nasıl işlediğini anlıyorsunuz, yazar da bunu yapmış ama zekice bir temayla. Özellikle Türkiyede yaşadığımız için sanki bir yerden yaramıza kıymık sokan bir kısmı da var. Genel olarak beğendiğim çıtır çerezlik güzel bir kitaptı 8,5/10
Hayvan ÇiftliğiGeorge Orwell · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2021246,8bin okunma
Ne olduğunu anlamadığım seriden, Merhaba. (AKA Sefilleri okurken okuduğum çıtır cerezler serisi part bilmem kaç gerçekten unuttum)
Öncelikle şunu söylemeliyim ben niye bu kitabin bu kadar ayağa kaldırıldığını asla anlamadım. Romeo ve Juliet varı bir durum var ortada bombos bir şişirilme diye düşünüyorum. Goethe okuyucusu değilim lakin eminim ki