Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Görsel ve sesli sanatlar sizi yok edebilir!
Bazı filmler ve muzıkler insanı öldürmeye çalışıyor, bence senaristler yönetmenler insanların aklını çok kurcalıyor, örneğin mafya filmi çekiyorlar toplum mafya oluyor suç işliyor, sonra ceza evine, belki de yönetmenler insanları hapise kapattırmak istiyordur
TELEVİZYON VE SOSYAL MEDYA İLE DÜNYADAKİ SUÇ İLİŞKİSİ
Bir araştırmaya göre son yıllarda cinayet, hırsızlık, gasp, aile içi şiddet, miras ve komşu kavgaları, çocuk ve kadınlara yönelik taciz ve tecavüzler, alkol ve uyuşturucu kullanımı gibi suçlar yaklaşık on kat artmış. Umberto Eco der ki: "Bence bir yazar, okurların kendisinden beklemediklerini yazmalıdır. Mesele onların ne istediğini sormak
Reklam
Ev hanımları programlar izleyerek cinayetlerin iç yüzünü aydınlatmaya çalışıyor! Gençler mafya dizilerine merak sarmış, gençlik dizileri ise inancımız ve kimliğimizden uzak başka milletlerin adetlerini normalleştirme çabasında! Yemek programlarından nimetlerle alay ediliyor. Çizgi filmler gerçeklikten uzak sihir ve büyü öğeleri ön planda.
400 syf.
4/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Yalanın Cazibesi'nde ilk kitaptan önce olanları, her şeyin o noktaya nasıl geldiğini okuyoruz. Bence bu kısımlar 100 sayfada anlatılıp geçilebilirdi. Kitaptaki mafya dünyası çok kötü yazılmışken yazarın şu cümledeki yüzsüzlük seviyesi çok güldürdü: "Baba üçlemesi dışında mafya hakkında hiçbir şey bilmiyordum ve o filmler gerçeklikten çok uzaktı." hahahah canım sen mi daha gerçekçisin peki? Yine de kendini okutuyor. Son bölüm mesela Yalanın Yangını'nı merak etmemi sağladı.
Yalanın Cazibesi
Yalanın CazibesiRina Kent · Ren Kitap · 2023557 okunma
Küresel İşgal
Bir psikolojik savaştan bahsedecek olursak bu savaşın en büyük silahı kesinlikle medyadır. ... Medya bugüne kadar gizliden gizliye verdiği mesajları artık aleni vermeye başladı bizden bir iki nesil öncesinin ayıpladığı davranışların ekranlardan açık açık verilmesi yozlaşmanın dozajına ve kimlik kaybına, aynı zamanda mahremiyetin ve aile kavramının Yok olmasına doğru gidiyor... Ev hanımları programlar izleyerek cinayetlerin iç yüzünü aydınlatmaya çalışıyor! Gençler mafya dizilerine merak sarmış, gençlik dizileri ise inancımız ve kimliğimizden uzak başka milletlerin adetlerini normalleştirme çabasında! Yemek programlarında nimetlerle alay ediliyor. Çizgi filmler gerçeklikten uzak, sihir ve büyü ögeleri ön planda.Garip görüntülü şeytani bir yaratık, ya bir cadı, ya da tek gözlü bir varlık çocukların hayal dünyalarını tahrip etmeye devam ediyor...
Sayfa 48 - Dijital İşgal Ve TranshümanizmKitabı okudu
Ev hanımları programlar izleyerek cinayetlerin iç yüzünü aydınlatmaya çalışıyor! Gençler mafya dizilerine merak sarmış, gençlik dizileri ise inancımız ve kimliğimizden uzak başka milletlerin adetlerini normalleştirme çabasında! Yemek programlarında nimetlerle alay ediliyor. Çizgi filmler gerçeklikten uzak, sihir ve büyü öğeleri ön planda. Garip görüntülü şeytani bir yaratık, ya bir cadı, ya da tek gözlü bir varlık çocukların Hayal dünyalarını tahrip etmeye devam ediyor.
Reklam
152 syf.
6/10 puan verdi
·
27 saatte okudu
Filmler ve Diziler de bolca gördügümüz ve günümüzün her zaman tutulan sert, azılı karaktere sahip içkici dedektif rolünü, bu eserde de görmekteyiz. kahramanımız Sam Krasmer bu klişe karakterlerinden biridir. Bu karakterin olmazsa olmaz güzel sevgilisi mutlaka olacaktır ve bu güzelin adı da Salli'dir. Bu polisiye roman Peter Landi adlı usta bir hırsızın bir lordun mücevherini çaldıktan hemen sonra öldürülmüş olmasıyla başlar. Peter Landi'in oğluna bıraktığı mirasın peşine düşülür. Peder Landi'in vasiyetini Sam Krasmer'in arkadaşı olan Dak yerine getirecektir. Bu arada işin içine mafya babası Luciano da dahil olur. Kitabın yarısından itibaren heyecan dozunun giderek artmasıyla bir çırpıda bitireceğiniz bir polisiye roman.
Merhaba Sam Krasmer
Merhaba Sam KrasmerKemal Tahir · İthaki Yayınları · 200632 okunma
102 syf.
·
Puan vermedi
Kitabı çok önceden almıştım. Meşhur bir kitap olduğunu biliyordum. Etrafımda çokça tavsiye edenler olmuştu. Malcolm X’i tabi ki daha önceden tanıyordum, biyografisini okumuştum. Afro-Amerikalı Siyahî bir Müslüman, mücadele adamıydı… Büyük bir insan hakları savunucusuydu… Bir konferansı sırasında şehit edilmişti… Hapis yatmıştı… Sonra Müslüman
Malcolm X
Malcolm XAndrew Helfer · Everest Yayınları · 201032 okunma
336 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
“Omerta’yı asla çiğnemem ben.” Mario Puzo denince aklımıza ilk Marlon Brando ve Al Pacino'nun başrollerini paylaştığı Baba filmi gelir. Puzo’nun Baba romanından uyarlanan film Oscar dahil olmak üzere sayısız ödül alırken tüm dünyada en çok izlenen filmler arasına girmiştir. Kitaba ismini veren ve mafya jargonunda suskunluk yasası anlamına gelen Omerta, söz konusu olayda adı geçen şahısların işledikleri düşünülen suçlar hakkında bilgi vermelerini yasaklayan, Sicilyalılara özgü şeref kuralıdır. Don Zeno’nun ölmek üzereyken arkadaşı Raymonde Aprile’ye emanet ettiği küçük oğlu Astorre Viola tam bir Sicilya mafyözü olarak yetiştirilmişti. Ama Astorre’yi kuzenleri olarak kabul eden Don Aprile’nin çocukları bile bundan haberdar değildi. Herkes onu şarkı söylemeyi ve ata binmeyi seven, makaroni ticaretiyle uğraşan bir adam olarak biliyordu. Ta ki şartlar değişip mafya babası Don Aprile bir suikaste kurban gidene kadar. Şimdi Astorre Viola kendini aile bankalarını ele geçirmek isteyen New York mafyası, Kolombiya uyuşturucu karteli ve FBI’a karşı amansız bir mücadelenin içinde buldu. Bu zorlu ve sırlarla dolu savaşın kazananı kim olacaktı? Merhamete izin vermeyen ve her an ihanetin kol gezdiği, ölümün soğuk nefesini yanı başınızda hissettiğiniz, kendi ahlak anlayışıyla soğuk ama bir o kadar da çekici mafya dünyasını okumayı sevenler bu kitabı mutlaka sevecektir.
Omerta
OmertaMario Puzo · E Yayınları · 2022340 okunma
DİZİLERDE ÜLKÜCÜ VE MİLLİYETÇİLER
Bugün devlet ve milletimizin başına belâ olan etnik Kürtçülük ve PKK, 1980 öncesinde Türkiye’deki marksist solun kanatları altında büyüdü. Devrimci Doğu Kültür Ocakları, Apocular- PKK, Türkiye Marksist Solu’nun ürünleridir. O günlerde bu gruplar aynı şemsiye altında ‘’Halklara Özgürlük’’ diyerek Türk devleti ve milletine karşı bir savaş
Reklam
Alıntıyı okumayacaksanız beğenmeyin lütfen..
Medya bugüne kadar gizliden gizliye verdiği mesajları artık alenî vermeye başladı. Bizden bir iki nesil öncesinin ayıpladığı davranışların ekranlardan açık açık verilmesi yozlaşmanın dozajına ve kimlik kaybına, aynı zamanda mahremiyetin ve aile kavramının yok olmasına doğru gidiyor... Korkutmaktan vazgeçmedikleri gibi yönlendirmekten de hiç vazgeçmiyorlar. Ev hanımları programlar izleyerek cinayetlerin iç yüzünü aydınlatmaya çalışıyor! Gençler mafya dizilerine merak sarmış, gençlik dizileri ise inancımız ve kimliğimizden uzak başka milletlerin adetlerini normalleştirme çabasında! Yemek programlarında nimetlerle alay ediliyor. Çizgi filmler gerçeklikten uzak, sihir ve büyü öğeleri ön planda. Garip görüntülü şeytani bir yaratık, ya bir cadı, ya da tek gözlü bir varlık çocukların hayal dünyalarını tahrip etmeye devam ediyor. Ve konumuz gereği yazmamız gereken "Korku Stratejisi" ve yetişkinleri topyekûn etkileyen haberlerden yayılan korku virüsü... İnsanların artık bir çarelerinin kalmadığı net bir şekilde dile getirilmiyor, bunun yerine dolaylı yoldan yönlendirme politikası izleniyor. Bunun adı; öğrenilmiş çaresizlik! Korkutmaları gerekiyor. İnsanlar korkmazsa iflas edecek büyük şirketler, fonksiyonunu yitirecek haber organları, ünlü isimler ve koltuk kaybetmekten korkan siyasetçiler var!
Korkutmaktan vazgeçmedikleri gibi yönlendirmekten de hiç vazgeçmiyorlar.
Ev Hanımları programlar izleyerek cinayetlerin iç yüzünü aydınlatmaya çalışıyorlar ! Gençler mafya dizilerine merak sarmış, gençlik dizileri ise inancımız ve kimliğimizden uzak başka milletlerin adetlerini normalleştirme çabasında ! Yemek programlarında nimetlerle alay ediliyor. Çizgi filmler gerçeklikten uzak,sihir ve büyü öğeleri ön planda. Garip görüntülü şeytani bir yaratık, ya da bir cadı, ya da tek gözlü bir varlık çocukların hayal dünyalarını tahrip etmeye devam ediyor. Ve konumuz gereği yazmamız gereken ‘Korku Stratejisi’ ve yetişkinleri topyekün etkileyen haberlerden yayılan korku virüsü…
TUHAF GÜNLER / 2002 Şubat (1994-2002) Atıflar :
Atıflar : Susurluk kazası (ya da Susurluk skandalı) : 3 Kasım 1996'da saat 19:25 sularında Balıkesir-Bursa karayolunda Susurluk ilçesi Çatalceviz mevkiinde meydana gelen trafik kazası sonucu, devlet-polis-mafya ilişkilerinin ortaya çıkması ile patlak veren skandal. Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en önemli skandallarındandır. Kazada,
Gunpowder Milkshake
Kitaplar birer silahtır, bazıları ise gerçek bir silah. Gilman'dan Kadınlar Ülkesi kitabı olsun, Woolf'ten Kendine Ait Bir Oda, Orlando, Estes'ten Kurtlarla Koşan Kadınlar, Agatha Christie kitapları ve bir kütüphane dolusu cephane. Öyle güzel bir film yayına girdi ki artık filmdeki mantık arama güdümü kenara bırakıp kitaplara yapılan atıflar yüzünden hayran bir şekilde izlediğim filmi sizinle paylaşayım dedim. Aksiyon tarzında, vurdulu kırdılı, kanlı bıçaklı, kovalamacalı filmleri seviyorsanız, bir grup kütüphaneci kadının, erkek mafya çetelerine karşı başlattıkları bu savaşı izleyin derim. Senaryosu gereği çok daha iyi filmler hatta başyapıtlar yapılmış olsa da özgün yorumu ile bu açığı kapattı benim için. Resmen erkeğe yönelik şiddet olmuş :D Ben sevdim tavsiye ederim. Keyifli seyirler.
31 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.