Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Melek

Melek
@melek_ce_
Bedenin yorulduysa otur dinlen ruhun yorulduysa kıyam et dinlen
"İnsan için iki trajedi vardır," der Oscar Wilde, Birincisi arzularının tatmin olmaması, ikincisi ise tatmin olması. İçinde ki boşluk dolduğunda ayrı bir çukurun içinde bulur kendini Boş kaldığında ise okyanuslar kadar derin bir uçurumun...
Reklam
"Mutluluk vücut için yararlıdır fakat aklın yetkinliklerini asıl geliştiren, istiraptır." -Marcel Proust
Adil olanın peşinden gidilmesi doğrudur, en güçlünün peşinden gidilmesi ise kaçınılmazdır. Gücü olmayan adalet acizdir; adaleti olmayan güç ise zalim. Gücü olmayan adalete mutlaka bir karşı çıkan olur, çünkü kötü insanlar her zaman vardır. Adaleti olmayan güç ise töhmet altında kalır. Demek ki adalet ile gücü bir araya getirmek gerek; bunu yapabilmek için de adil olanın güçlü, güçlü olanın ise adil olması gerekir. Adalet tartışmaya açıktır. Güç ise ilk bakışta tartışılmaz biçimde anlaşılır. Bu nedenle gücü adalete veremedik, çünkü güç, adalete karşı çıkıp kendisinin adil olduğunu söylemişti. Haklı olanı güçlü kılamadığımız için de güçlü olanı haklı kıldık.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Can alarak sağlanan adalet, ölümü yüceltmekten başka bir işe yaramaz".
Mesleğime inanırdım, adalete. Saf adaletin var olduğunu sanırdım. Evet, bir zamanlar ben yeryüzünde ne kadar kötülük varsa önleyeceğime, ne kadar suçlu varsa hepsiyle başa çıkacağıma inanırdım. Ama boyumun ölçüsünü aldım. Hayat öğretti bana. Hayat, acıyla, kederle, kanla öğretti bana. Yoruldum artık, çok yoruldum. Yalnızca bedenim değil, aklım da yoruldu, ideallerim, tutkularım, duygularım, beni ben yapan ne varsa, hepsi yoruldu.
Reklam
"İnsan hayatının tamamını dört duvar arasında geçirebilir. Kendisini tutsak olarak hissetmediği müddetçe tutsak sayılmaz. Ama kainatın sonsuz büyüklüğünü, milyonlarca yıldızı, galaksiyi görüp onlara asla erişemeyeceğini bilen biri için koskoca dünya hapishaneden farksızdır. İdrak ettikleri şey zamanın ve mekanın tutsağı hâline getirir."
Sence halkın ezici çoğunluğu hakikatin ne olduğuna aldırış ediyor mu? Umurlarında bile değil! Sadece rahat bırakılmak ve hayal güçlerini besleyecek masallarla kandırılmak istiyorlar. Peki ya adalet? Şahsi ihtiyaçları karşılandığı müddetçe onlar için bu kavramın da zerre kadar ehemmiyeti yok.
Hiçbir şeyin lüzumsuz olmadığı bu dünyada güneş kaplanın, kuzunun, filin, sineğin, akrebin, kelebeğin, yılanın, güvercinin, tavşanın, aslanın, çiçeğin, meşe ağacının, dilencinin ve kralın üzerinde eşit derecede parıldar. Hastalık iyiyi, kötüyü, güçlüyü, zayıfı, akıllıyı, aptalı aynı şekilde vurur. Ne zaman mutlu olacağımız, ne zaman acılarla boğuşacağımız belli değildir. Ve yaşayan herkesi aynı son bekler. Ölüm
Bedir savaşında destek için üç bin melek gelmişti. Ayet-i kerimede bu desteğin anlamı şöyle açıklanıyor: "Allah bunu size ancak bir müjde olsun ve kalpleriniz bununla yatışsın ve rahatlasın diye yaptı" (Âl-i İmrân, 126). Yani üç bin melekle yardım gelmesinin sebebi, kalplerdeki ümitsizliği ortadan kaldırmak ve müminlere moral vermekti. Ortam alabildiğine olumsuz, her şey aleyhte olduğu bir anda, insanı rahatlatacak olan şey musibetin sona ermesinden ziyade, kalbe sekine inmesidir. Sekine inmeye başladığında. musibet ne kadar büyük olursa olsun, Rabbin huzurunda olma duygusu, bir dalgakıran gibi bütün acı ve zorlukları etkisiz hale getirecektir. "Güçlü olman seni mutlu etmeyebilir Ama mutlu olman seni güçlendirecektir." -T.S. Eliot
Reklam
Mevlana ne güzel söyler, "Tut ki Ali'den Zülfikar sana miras kaldı. Sende Ali kolu ve kalbi yoksa Zülfikar neye yarar?" (Mesnevi, Cilt 5). Sayfa 109
Önsözden..
Bütün aldatma hikayelerinin yazılı olmayan hatta dile bile gelmeyen açıklaması "Ben yapmasam o yapacaktı" cümlesidir. Bundan dolayı her aldatma bir aldanmadır. Kendisini aldatmadan başkasını aldatamaz insan. Kendisini ikna etmeli beşer, önce vicdanından gelen sesi susturmalı, içindeki ahlâk kanununu yasal boşluklardan faydalanarak değiştirmeli...
Gözümüze kaçan tozun sebebi şu. Diyor ki: Gör, senin için estim...
İnsanların yüzüne bakabilmek için ilk önce kendi yüzüme bakabilmeliyim. Çoğunluğa bağlı olmayan tek şey insanın vicdanıdır.
"Mesele çözümü göremiyor olmaları değil,sorunu görememeleri ..."
Doğrusu yaşayanlara nispeten daha fazla destek alabileceğimiz ölüler var. İşin ger­ çeği hayatı canlılardan daha iyi aktarabilen ölüler mevcut.