Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
240 syf.
·
Puan vermedi
Kitap Baba, Oğul ve Hayalet olmak üzere üç kısımdan oluşuyor. İhsan Sait karakterinin merkezinde olduğu, farklı farklı olaylara geçiş yaptığımız, sonunda hepsinin bağlantılı olduğu dili sebebiyle okuması zor olan bir kitap. Neyseki yazarın okuduğum ilk kitabı değildi. Osmanlı döneminde geçen bir kitap. Anladığım kadarıyla II. Abdulhamit dönemi.
Yedinci Gün
Yedinci Günİhsan Oktay Anar · İletişim Yayınları · 20163,749 okunma
Mevlid-i Nebi Etkinlikleri...
Peygamber Sevdalıları Vakfı, Mevlid-i Nebi etkinliklerinin bu yılki takvimini açıkladı: "Cihad Önderi Hazreti Muhammed" temasıyla işlenecek etkinliklerin tarihleri şöyle: ● 21 Nisan Pazar: Batman ve Van ● 27 Nisan Cumartesi: Adana ● 28 Nisan Pazar: Diyarbakır ● 5 Mayıs Pazar: İstanbul
Reklam
🗣 Peygamber Sevdalıları Vakfı, Mevlid-i Nebi Haftası etkinliklerinin bu yılki takvimini açıkladı: 📌"Cihad Önderi Hazreti Muhammed" temasıyla işlenecek etkinliklerin tarihleri şöyle: 📍21 Nisan Pazar: Batman ve Van 📍27 Nisan Cumartesi: Adana 📍28 Nisan Pazar: Diyarbakır 📍5 Mayıs Pazar: İstanbul
Şer'ini tut ümmeti ol ümmeti Tâ nasib ola sana hak rahmeti
Sayfa 34
Velâyet gösterip suya seccâde salmışsın Yakasın rumelinin dest-i takvâ ile almışsın
Sayfa 16
Evvelin ol evveldir bi-gümân Âhirin hem âhirdir câvidan.
Reklam
Aşk ile gel imdi Allah diyelim Derd ile göz yaş ile ah idelim
Dünyaya gelen herkes madem gidecek Bizim de yol hazırlığı yapmamız gerek.
İstanbul gazetelerinde, hıristiyan ölülerine, kırkıncı günlerinde mezârlıklarında âyîn yapılacağını, tanıdıklarını oraya çağırdıklarını çok okudum. Onlara sordum. Kırkıncı gün ölüye yardım yapmak âdetimizdir dediler. Ölüler için sadaka, mevlid gibi hayrâtın belli günlerde yapılmasının müslimânlara hıristiyanlardan sirâyet etmiş olduğu anlaşılmakdadır.
Sayfa 1001Kitabı okuyor
Senin ışığını alıp karanlığından şikayet edecekler.
Reklam
Süleyman Çelebi'nin Mevlid'ini Kûr'ân zannedip huşû içinde dinlemek... 😆
Mustafa Kemal Paşa, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılacağı 23 Nisan 1920 cuma günü, yurdumuzun her köşesinde milli ve dinî törenler yapılması maksadıyla uzun bir program hazırlamış ve bu büyük tarih olayının bütün milletimize yüksek bir heyecanla duyurulması hususunda bir tamim yayınlamıştır. Yayınlanan bu tamimde, meclisin açılışının, özellikle kutsal gün olan cuma günü yapılacağı, manevi bir güç sağlaması bakımından Hacı Bayram Veli Camii’nde kılınacak cuma namazını müteakip Kur’an-ı Kerim okunup dualar yapılacağı ve bilahare meclise gidilerek dua okunup kurban kesileceği, meclise gidilmeden önce hatim okunacağı ancak hatimin son bölümünün meclisin önünde okunacağı, yurt sathında da Kur’an-ı Kerim ve hatim okunacağı ve Salavat-ı Şerife getirileceği, ayrıca cuma namazından önce uygun suretle mevlid-i şerif okunacağı belirtilmiştir. Bu tamim gereğince de 23 Nisan 1920 cuma günü, Ankara’nın Ulus semtinde, Hacı Bayram Veli Camii’nde kılınan cuma namazından sonra Peygamberimizin Sancak-ı Şerif-i ve Sakal-ı Şerif-i taşınarak tekbirlerle, salat-u selamlarla, şimdi Ulus Meydanı altında müze olan meclis binasına gelinmiş, kesilen kurbanlardan, yapılan dualardan sonra saat 13.45’ten en yaşlı üye olan Sinop Milletvekili Şerif Beyin başkanlığında 120 milletvekiliyle Türkiye Büyük Millet Meclisi açılıp tarihî görevine başlamıştır.
Fasl
Çünki ol mahrûb-ı Rahmân ü Rahim Kıldı dünyâyı cemâlinden naîm Birbirine muştulayu her melek Raksa girdi şevk ü şâdîden felek (Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın sevgilisi Muhammed Mustafa [s.a.s] cemâliyle dünyayı teşrif eylediği için... Cümle melekler birbirlerine müjdeler verdiler ve gökler mutluluk ve sevinçten dönerek oynamaya başladı. )
Dipnot!
"Hakkında Hz. Peygamber'den gelen bir rivayet bulunmayan gecelerin, Allah Rasulüne isnadı ve hurafeler içermesi söz konusu olmaksızın, yerleşmiş bir gelenek şeklinde belli bir amaca matuf olarak kutlanmasında, ibadetle geçirilmesinde bir mahzur görmüyorum. Dünyada kutlanan pekçok gün vardır. Anneler, babalar, çevre günü gibi. Dolayısıyla yerleşik hale gelmiş olan ve Hz. Peygamber'in anılmasına vesile olan mevlid gibi bazı gece kutlamaları bu çerçevede değerlendirilebilir. Ayrıca unutulmamalıdır ki, milletleri millet yapan değerlerin arasında adet ve gelenekler çok önemli yer tutar. Bunlarla oynamaya başladığınızda toplumun genleriyle oynamış olursunuz ve yerine muadili bir şeyi asla koyamazsınız. Bu ise toplumu boşluğa sürükler, çözülmeye götürür. Günümüzde durum tam olarak böyledir ve dinden uzaklaşmanın hızlandığı bir dönemde buna katkı vermek kabul edilemez. Bu nedenle bu tür gecelerdeki yanlışlıkları ıslah ederek şu formatta kutlamak uygun olabilir: 1. Mevzu hadislere asla yer vermemek, Rasulullah ile irtibatlandırmamak. 2. Geceyi belli amaç için bir araya gelinen bir formata dönüştürmek. Örneğin günahlara tövbe, Allah'a münacaat gecesi gibi. Bu durum bize bidat kavramını müsrifane kullanmamak gerektiğini de gösterir. Çünkü Hz. Peygamber'in yaptığını değiştirme veya ona birşeyi nispet etme durumu söz konusu olmaksızın müslümanların gelenek haline getirdikleri nafile türü ibadetler hayata bir güzellik katmaktadır."
Sayfa 111
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.