Yürüyen mezardan farksız RUHSUZ insanlarla iletişim kurmak bana çok zarar veriyor.
Beni çok etkilemiş, İslam'a hayran olmamı sağlamış olayları anlatıyorum, yazıyorum. Hiç tesir etmiyor. Sanki duvara konuşuyorum. Beşerim, onların bu vurdumduymaz hallerinden etkileniyorum. "Acaba olaylar etkileyici değil de ben mi farklı anlamlar yüklüyorum" diye vesvese geliyor.
Peygamberler ne büyük insanlarmış. Yıllarca düşünmeye üşenen, kullanmaya kullanmaya mantık muhakeme yetisini köreltmiş, kaskatı kalplere KUTSAL GERÇEKLERI anlatmaya çalışmışlar. Bunlara anlatılıyor olmak hakikate zulümdür. Ama Allah Vehhab'dır. Vallahi, gerçeğin böylesi insanlara anlatılarak, onlar için eziyet çekmek zorunda bırakılması bile Allah'ın lütfudur. Yoksa biz o hakikatlerle şereflenmeyi hak etmiyoruz.
Derler ya ilim herkese verilmez, bence hakikatte herkese anlatılmaz. Ama Allah VEHHAB işte...