-Yazın ortasında boğazı ağrıyan ve grip olan birine benzettim seni.
-Ta kendisi:(
(monolog)
Mustafa Özel
"Hâlbuki bir insan nasıl akademisyen olur? Tez yazarak. Yani bir gerçeklik vardır, araştırılması gereken. Hakkında veriler toplarsınız, mülakatlar yaparsınız ama ‘benim görüşüm şudur’ diye yazarsınız o tezi. Eğer ele alınan gerçekliği hakikaten anlamak istiyorsak böyle monolog tarzda yazılan eser bizi ona ulaştırmaktan çok, uzağına düşürür.
Bu arkadaşlara birer roman yazdırmış olsaydık, yani bütün o görüşme/araştırmalarından hareketle çok sayıda sesin, kavrayışın yansıtıldığı -roman bu çünkü- çoklu bir kavrayış metni önümüze çıkmış ve tezimiz o olsaydı, hakikatle irtibatımızın bire yüz daha sahici olacağına şüphe yok.”
Kurtlar Vadisi'ni izleyen var mı?
Ben şahsen izlemiyorum, fakat bu geceki bölümün bir sahnesinde bir monoloğa denk geldim ve paylaşma ihtiyacı hissettim.
Kötü adamlar oldukları anlaşılan bir grupta, adamlardan birisi Kur'an'da geçen Hz. Yusuf (as) kıssasına değiniyor ve "Müslümanlar Yusuf peygamberin hikayesi için en güzel hikaye derler" diyor.
Sebebini ise şöyle açıklıyor: "Gerçekten güzel bir hikaye. Aşk, ihanet, entrika, sabır, iktidar.. içinde her şey var."
Bu monolog dikkatimi çekti ve Yusuf aleyhisselam kıssası ile ilgili bazı bilgilerin zihnimde tazelenmesine sebep oldu. Yukarıda da bahsedildiği gibi Hz. Yusuf kıssası içinde her konuyu bulabileceğiniz, neredeyse her olayı ayrı bir hikaye konusu olabilecek kadar kapsayıcı bir hikaye.
Bu sebeple, Avrupa'da bazı yazarlık kurslarında, senaryo yazımı çalışmalarında bu hikaye üzerinden eğitim verildiğini okumuştum bir yerde.
Ve pek çok konuda okuyucusuna oldukça katkı sağlayacak bir hikaye.
Okumayanlar için okunması faydalı olacaktır.
Milyonlarca insan dertli: sevilmek istiyorlar ama sevmeyi bilmiyorlar. Ve aşk bir diyalogtur, monolog olarak var olamaz.
Osho