Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.15
Bir sahaftan almıştım bu eseri. Yaprakların yırtıldığı, eskitme sayfalardan oluşan bu kitap 1984 basımı.
Atatürk’e dair her şey dikkatimi çektiği için bu esere de dokunur dokunmaz alıp okumak istemiştim. Atatürk’ün ağzından çıkan hayatımıza yön verebilecek bu sözler benim ve mirasına sahip çıkan tüm Türk milleti için oldukça büyük öneme sahip. Konu konu sınıflandırılan sözlerinin yer aldığı bu eseri derleyen Cihat İmer’e saygılarımı sunuyor ve emeği için teşekkür ediyorum…
YAĞMAYI GANİMET, ÖLDÜRMEYİ CİHAT SAYAN ANLAYIŞLA İLGİLİ BİR İNCELEME
(İnce Memed-1,2,3,4)
İnce Memed romanını 1974 yılında TRT’de radyo tiyatrosu olarak dinlemiştim fakat bir türlü romanı okuma imkanım olmamıştı.
Doğrusu 1953’de bir cilt olarak basılan romanın nasıl olup da otuz dört yıl sonra dört cilde, 2200 sayfaya çıktığı hakkında da bir bilgi sahibi değildim ve bu konuda da tereddütlerim vardı.
Romanı alıp
YAĞMA TALANI GANİMET ve CİHAT SAYAN ANLAYIŞLA İLGİLİ BİR İNCELEME
(İnce Memed-1,2,3,4)
İnce Memed romanını 1974 yılında TRT’de radyo tiyatrosu olarak dinlemiştim fakat bir türlü romanı okuma imkanım olmamıştı.
Doğrusu 1953’de bir cilt olarak basılan romanın nasıl olup da otuz dört yıl sonra dört cilde, 2200 sayfaya çıktığı hakkında da bir bilgi sahibi değildim ve bu konuda da tereddütlerim vardı.
Romanı alıp
YAĞMAYI GANİMET, ÖLDÜRMEYİ CİHAT SAYAN ANLAYIŞLA İLGİLİ BİR İNCELEME
(İnce Memed-1,2,3,4)
İnce Memed romanını 1974 yılında TRT’de radyo tiyatrosu olarak dinlemiştim fakat bir türlü romanı okuma imkanım olmamıştı.
Doğrusu 1953’de bir cilt olarak basılan romanın nasıl olup da otuz dört yıl sonra dört cilde, 2200 sayfaya çıktığı hakkında da bir bilgi sahibi değildim ve bu konuda da tereddütlerim vardı.
Romanı alıp
Çöldeki Bozkurt
Trablusgarb.. Osmanlının merkezi İstanbul'dan binlerce kilometre uzağında imparatorluk toprağı..
1911yılının Eylül ayında İtalya Trablus ve Bingazi'yi işgal ederek Osmanlı Devletine resmen savaş ilân etmişti. Amaç belliydi; Trablus'u elinde bulunduran devlet, doğu denizlerinin tamamına egemenlik sağlardı.
İtalyan hükümetinin bu işgalde hesaplamadığı tek bir şey vardı, o da Bozkurt Mustafa Kemal'di. O dönemde İttihat ve Terakki Partisindeki çıkışları yüzünden tehlikeli bir rakip olarak düşünüldüğü için pasif göreve atanan Mustafa Kemal Trablusgarb'ın işgal edilmesi üzerine güvendiği bir kaç arkadaşı ile Trablusa geçerek çöldeki direnişi ve örgütlenmeyi başlatarak vatan toprağını korumak için harekete geçer. O artık çölün Bozkurtudur..
Ders kitaplarında bulamayacağınız bilgiler ve @yazarmustafacevik eşsiz anlatımı ile Çöldeki Bozkurt kitabı kitap arkasında da belirtildiği gibi;
Ailesi katledilen çöldeki öksüz bir çiçek olan Fatma'nın, rüyasında gördüğü Peygamberimizin sağ elini Mustafa Kemal'e verdiğini söyleyerek cihat ilan eden coğrafyanın en güçlü lideri Ahmed Şerif Senusî ve yaşamak için ölmenin gerekli olduğunu bilen ruhların, Mustafa Kemal'in romanı..
Okurken bir tarih kitabı değil roman okuduğunuzu düşünmenizi isterim. Kitabın sonunda kronoloji ya da sayfalarda dipnot görmediğim için ben roman olarak nitelendirerek okumayı tercih ettim.
Okumanızı tavsiye ederim..
Merhaba efendim
Bugün size kısa ama bir o kadar da uzun bir hikaye ile geldim.
Kitabın konusu hakkında kısa bir bilgi vermem gerekirse ;
Cahit okulun yolunu tutarken her zaman ki gibi isteksiz gider. Fakat bir gün sınıfa yeni bir kız gelir. Bu yeni kızın ismi Andaç’tır.
Andaç 5 yaşında ailesinin hediye etmesiyle Kenan çalmayı öğrenir. Çokta güzel çalar. Ailesinin öğretmen oluşu Andaç’ın yeni okuluna gelmesiyle hayatı değişir.
Cahit onu görür görmez hislerine tercüman olacak bir şey arar. Maalesef yapamaz. Dili tutulur lal olur. Bir gün kıyı kenarında gezerken bir kayığın içinde oturan Mustafa efendi ile karşılaşır. Mustafa efendi onu evine götürmesiyle Cahit’in kütüphaneyi görmesi ve kitapları karıştırması üzerine eline bir şiir kitabı geçer. Ve şiire olan tutkusunu aşka olan tutkusuyla birleştirir.
Ama hiç bir şiir dile gelmez, gelemez…
Gediğinde ise istediği sonucu alamaz…
Bırakır zamana Mustafa efendi sayesinde.
Tam olacak gibi olur ona da kader razı gelmez.
İki gencin hayatlarının baharında güzel temiz aşklarını okuyacaksınız.
Mustafa efendi ile kendinizi bulacaksınız.
Ben okurken büyük keyif aldım. Severek okudum. Çokta üzüldüm.
Umarım sizde severek okursunuz.
Kaleminiz daim olsun.
