Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ayşe

Sabitlenmiş gönderi
Bir evin güzel olması için gösterişli eşyalara hacet yok. İçinde kütüphane olsun, yeter.
Reklam
Edebiyat hele şiir olmasaydı aşk olarak tanıdığımız duygu daha başka olabilirdi.
Çok mutlak bir zorluk, aşılmaz bir dert gibi gördüğümüz şeyler, geriye dönüp baktığımızda yirmi-otuz sene sonra bir latife gibi geliyor.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Önemli olan yaşadığınız olaylar değil, sizin yaşadığınız olaylara verdiğiniz anlamlardır.
“Aman Yarabbi“ dediğiniz anda İnşirah Suresi gönlümüze ışıl ışıl giriyor; üzüntüyü, sıkıntıyı hissettirmiyor.
Reklam
Bırakın, bakın hayat akıyor; ânı gözleyin, bahar geldi.
Turgut Uyar’ın çok güzel şiiri vardır, “Göğe Bakma Durağı” diye. Göğe bakma durağına ihtiyacımız olacak çünkü her yere göğü örten binalar dikiliyor. “İnsanın göğe bakma hakkı ve kuşun gökte uçma hakkı Allah tarafından verilmiş doğal haktır, gasp edilemez” diye bir yazı yazdım. Maalesef modern mimari bu konuda Allahın hakkını Allah’a vermediği gibi kuşun hakkını kuşa, insan ruhunun hakkını insan ruhuna vermiyor ve bizi eziyor, mutsuzlaştırıyor, tüm dünyada olan bu. Böyle şehirlerde büyüdüğümüz zaman o nezaket, letafet maalesef kayboluyor.
Tarihsiz insanlar gibi de yaşamayalım. Mars’tan ışınlanmadık, içinden geldiğimiz bir medeniyet var.
İç dünyamızı kuralım, gönlümüzü genişletelim, deryadil olalım, yaşadığımız hayata iç dünyamıza uygun bir yorum getirelim. Küçük pencereler açalım hayatımızda. Ve zamanı biraz yavaşlatalım.
Siyah bir sayfaya siyah bir mürekkeple yazıyorum yazımı. Beni ancak parmaklarımın istikametini izleyenler okuyor.
Reklam
Kitap, okuyucuya dönüşen, ondan olan bir şeydir okumanın sonunda.
Okuduğum kitapta altı çizili satırlarım, bundan sonra onu okuyacak olana seslendiğim yanım.
Her okuyucu her yazara göre değildir, her yazarın her okuyucuya göre olmadığı gibi. Okuyucu yazarını seçer, yazarın da okuyucusunu seçtiği gibi.
592 syf.
1/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Körburun
KörburunHikmet Hükümenoğlu
8.6/10 · 1.340 okunma
Seyyid Hüseyin Nasr’ın İnsan ve Tabiat kitabında çok çarpıcı bir cümle var, diyor ki: “Batılı akıl tabiata bir sevgili gibi değil, bir yâr gibi değil, bir fahişe gibi muamele eder.” Sert bir ifade fakat olan biteni çok iyi açıklıyor. Bütün bu ifsat edici bakış maalesef yeryüzünde pekçok çatışmanın, fitnenin, fücurun da kaynağı oluyor. İngiliz’in Hindistan’da, Fransız‘ın Cezayir’de neler yaptığını, bütün Afrika’nın nasıl köleleştirildiğini, kaynaklarının elinden nasıl alındığını biliyoruz. Bu şeytani bakışa karşı ne yapmamız gerektiği üzerine düşünmemiz lazım. Ortadoğu’yu, bizim ülkemizi de aynı şekilde tehdit ediyorlar.
Eşyaya sahip olarak daha da güçlendiğimizi zannediyoruz ama aslında eşya bizi köleleştiriyor.
1.678 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.