Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.31
¬
Bolitar serisi hız kesmeden devam ediyor. Coben'in kalemine bu kitabıyla daha çok alıştığımı hissetmeye başladığımı söyleyebilirim.
İlk bakışta birbirleri ile hiçbir alakası yokmuş gibi görünen ve hatta ilk ikisi altı yıl önce islenmiş tam dört cinayetle baş başayız.
Myron, temsilciliğini yürüttüğü tenisçi Duane in maçlarıyla ilgilendiği turnuva sırasında, eskiden tenis kraliçesi olarak tanınan ama bazı yıkıcı sebeplerle sahalardan uzaklaşan Valerie nin öldürülmesiyle başlangıç noktamız.
Kurgu ve kalemin akıcılığı, Myron ve Win ikilisinin zekaları ve esprileri ile bir oturuşta bitirdiğim bir kitap oldu.
Tahmin edilemeyecek bir son değil ama kuşkuları sonuna kadar taşıyan bir eserdi. Ve polisiye de ben tam olarak bunu seviyorum diyebilirim. Katilin kim olduğu, neden işlediği, nasıl işlediği kısımları ipuçlarını takip ederek ilerlemek ve üstüne üstlük dedektiflerin de oldukça uyumlu ve esprili olması gerçekten muazzam bir yapıt ortaya çıkarıyor.
Myron'un zekası ve esprilerini çok sevsem de bu ikili arasında bir seçim yapsam Win'i seçerdim galiba. Hayalet gibi ortalıkta dolanması, tereddüt etmeden işini yapması oldukça etkileyici.
Serinin üçüncü kitabı Zor Oyun yorumunda görüşmek üzere..
°
Myron Bolitar serisi ilk kitap olur kendisi.
Kendisi bir spor menajeri. Birazda geçmişten belalı bir tip. Geçmişini anlatan bir kitap var mı diye merak etmedim değil. Christian Steele menajerlik yaptığı genç oyunculardan biri. Oldukça iyi bir anlaşma yapmak üzere. Ama öldü sanılan kız arkadaşından bir telefon almasıyla işler değişiyor. Kahramanımız Myron'a ise bir ailenin sırlarıyla beraber cinayeti çözmek kalıyor.
Aslında baya hızlıca okuduğum bir kitap oldu. Ama bütün karakterlerin hayatlarını o kadar ayrıntısı ile anlattı ki ben konudan zaman zaman koptum ve sıkıldım. Sonu da beni çok şaşırttı diyemeyeceğim çünkü ilk defa tahmin ettim katili. Ama yazarın başka kitaplarına da sans vermeyi düşünüyorum. Belki biraz daha okuma keyfi içinde olduğum bir zaman Yazar hakkındaki nihai kararımı o zaman vereceğim.
Myron ve Win arasındaki diyaloglar oldukça eğlenceli geldi bu arada bana. Win'i özellikle çok sevdim çünkü tam bir psiko
Yine nefes kesen bir Harlan Coben kitabi... Baslarda biraz karmasikti agir ilerledi diyebilirim ama zaten cogu kitap oyle degil midir? Gizem ve heyecan doluydu. Myron Bolitar Serisi'ne devam.
Harlan Coben okumayı özlemişim. Tamam Myron Bolitar serisi kadar olmasa da Mickey Bolitar serisi de güzel. Tabi ki sevgili #ruhyazarım 'a taraflı yorum yaptığımı düşünebilirsiniz ama ben Coben kalemine aşığım başka ne söyleyebilirim.
'Saniyeler Kala' Mickey Bolitar serisinin 2. kitabı ama ilk kitaptan bağımsız okunduğu zaman anlaşılması zor. Myron serisinden bir farkı ve eksisi de bu. İlk kitaba oranla daha çok hoşuma gitti. Myron bu kitapta daha fazla yer alıyor ve Mickey aynen amcası yolundan giden bir kahraman. Aslında benim gönlümden geçen amca yeğenin birlikte çalışması. Sanırım bu da Myron hayranlığımdan kaynaklanıyor.
Ne kadar taraflı olsam da, benim gibi Coben hayranı biri için şahane ama polisiye bağımlıları için güzel bir kitap diyebilirim. Ama eminim serinin ilerleyen kitaplarında, konular netleştikçe daha güzel konu ve kurgular okuyacağız.
Oyun Bozan, Harlan Coben kaleminden
Myron Bolitar Serisi nin ilk kitabı. Uzun zaman önce seriye karışık olarak başlamış ve çok sevmiştim. Şimdi ise @martiyayinlari nın bu caaaanım baskılarını görünce, elimdekileri yenileyip seriyi tekrar ve sırasıyla okumaya karar verdim...
☆
Karakterleri bildiğiniz, olaylar karşısında verilecek olan tepkileri tahmin ettiğiniz ama yine de sayfaları sabırsızlıkla çevirdiğiniz oldu mu hiç? Yani sırf özlediğiniz için okuduğunuz oldu mu? Okumayı özlediğim kalemlerdendi Harlan Coben, doğal olarak su gibi akıp gitti kitap elimde. İnce zekasını, öz güvenli duruşunu, detayları yakalamasını hep sevmişimdir. Ama okuyanlar tanıyacaktır mutlaka, asıl adamım Myron değil Will... Bayılıyorum adamın espri anlayışına bazen de anlamayışına.
☆
Seriye yabancı olanlar için kısaca bahsetmek istiyorum. Myron Bolitar, başarılı eski basketbolculardan. Ama o artık spor menajeri. Arkadaşı Will'le birlikte özel araştırmalara katıldığı, sağlam bağlantıları olduğu ve aynı zamanda avukat olduğu da detay olarak dursun burada. Kendilerinin ne kadar sağlam olduğundan bahsetmiyorum bile... Serinin ilk kitabında yer alan Christian Steele. Kendisi Myron'un müşterilerinden biri ve başarılı bir oyun kurucu. Bir anda ortadan kaybolan kız arkadaşı Kathy Culver için menajerinden yardım istiyor. Çünkü polis dahil herkesin öldüğünü düşündüğü Kathy'den haber var... Araştırdıkça altından bir aile dramının çıktığı bu gizemli ve heyecanlı yolculuk tabi ki tavsiyemdir...
☆
Keyifli okumalarınız daim olsun... Kitapla kalın...
Edgar, Shamus ve Anthony ödüllerinin üçünü birden ilk kazanan yazar ve yanılmıyorsam da uzun senelerce bu ünvana "tek" olarak sahip olan yazar Harlan Coben'in Myron serisi ile bir romanını okumak büyük ayrıcalık. Tamam belki kitaplarında edebi yön hiç yoktur ama okurken sizi sıkmaz, akıcılığı ve en ince ayrıntısına kadar düşünülüp planlanmış kurgusu ile sizi içine hapseder. Coben okurları artık bir Coben romanı okuyacağı zaman ne okuyacağını bilir: Myron serisi ise bir sporcu kaybolur ve araştırılır, seri dışı romanı ise bir aile üyesi kaybolur ve araştırılır ve mükemmel finali ile sonlanır; final ama ne final, tabir-i caizse finale kadar okuruna yaptığı ters köşeler ile okurunu keyifli bir şekilde yorar en sonunda da sağ gösterip sol vurması ile adeta okurunu nakavt eder ve bu tabirim ile kesinlikle de abartmadığımı düşünüyorum. Coben okuruna tam manası ile şok etkisini yaşatıyor.
Yanlış Bir Adım şu ana kadar okuduğum Myron Serisi içinde bana göre en iyisi diyebilirim. Finali daha bir kapsamlı, daha bir duygu yüklü ve kesinlikle de daha bir temposu yüksekti. Son sözüm ise acaba Martı Yayınları kitap çevrildikten sonra kontrol amaçlı hiç kitabı okumadılar mı acaba? Bazen Myron kendisini sorguluyor, bazen Win Win'e cevap veriyor ya da karakterlerin soyadları karışıp Win Bolitar gibi bir şeyler çıkıyor ortaya. Çevirmen ve baskı hataları çok fazlaydı gerçekten.
