Kıyamet sadece dünyanın yok olduğu gün müdür? Yoksa herkesin kıyameti kendisine midir?
Sayfa 205Kitabı okudu
Dua
…O zamanlarda da takdir alkışla mı yapılıyordu yoksa dua ile mi teşekkür ediliyordu?
Sayfa 230Kitabı okudu
En uzak mesafe iki kafa arasındaki mesafedir.
Bizim doğrumuz Kur'an-ı Kerim'dir.
Sayfa 65Kitabı okudu
Göğüs kafesimin tam orta yerine oturan sızıdan haberin olmasa da olur.
Ayasofya'ya Anadolu'daki antik şehir kalıntılarındaki sütunlar getirtilmiş,başlıklar,mermerler getirilmiş. Tabii tapınaklardan toplandığı için hemen hemen hepsi hazır vaziyetteymiş. Efes'ten alınmış ,Artemis Tapınağı'ndan, Mısır'daki Güneş Tapınağı'ndan,Lübnan'daki Valley Tapınağı'ndan ve hatta hatırlamadığım birçok tapınaktan mis gibi yontulmuş sütunlar ve daha birçok şey alınmış getirtilmiş.Anadolu'nun çeşitli yörelerinden o yörelere has taşlar getirilmiş.
Sayfa 100Kitabı okudu
Attila
..... Ürküten bir bakışı vardı. Onun tarihe imza atmış sözlerini hatırladı:
" Ben ve milletim Tanrı' nın kırbacıyız. Tanrı yoldan çıkan milletleri cezalandırmak için bizi gönderir."
Sayfa 51Kitabı okudu
Soluk durur muydu? Durursa insan yaşar mıydı?
Sayfa 109Kitabı okudu
Varlığın, yaratılışın, hayatın manası AŞKTIR.
Aşk öyle engin bir denizdir ki, ne kenarı vardır ne de ucu bucağı...
Mevlana Celaleddin i Rumi
Osmanlı bir yeri fethettiği zaman ilk işi bayrak astırmak, ikincisi en büyük kiliseyi camiye çevirmek ve ilk cuma namazını orada kılmak
Sayfa 260Kitabı okudu
Hz. İsa ile taşlanan kadın arasındaki olaya dayanarak
Düşünün bir peygamber taşlanan bir fahişeyi kurtarıyor ve ona elini uzatıyor. İşte bütün mesele budur. Onun gönlü bir kadının suçu ne olursa olsun taşlanmasına ya da öldürülmesini el vermiyor. O zamanki konumunda bile el uzatabiliyor da bizler yaşadığımız bugünlerde çağdaş insanlarız havası içinde kadınlarımıza nasıl böyle acılar çektiriyor ya da onların hayatlarını sonlandırıyoruz?
Sayfa 66Kitabı okudu
Kim mutluluğun süresini tespit etmiş ki... Güzel düşünüp güzel bakmak ve hissetmek önemli, artık bunu biliyorum.
Sayfa 7Kitabı okudu
O gece Ayasofya'dan sesler geliyordu...
"Fatih Sultan Mehmet'le karşılaştığım ilk an ölecek gibiydim
Bal rengi gözleri...
Ama en büyük hüznüm Eyüp Sultan Hazretleri'nin dışarıda öldürüleceğini bile bile çıkışını seyretmekti.
Seslendim ama duymadı..."