Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
sarhoşken ne çok isterdim seni görmeyi
İlerde neler olur acaba?
Şimdiden geçmişe baktığımda eskiden daha zordu ve henüz gelişmemişti dünya diyorum. Sonra bugünü düşünüp daha sonraki yılları-yüzyılları düşünüyorum ilerde de bize böyle diyecekler... Bunu yüksek ihtimalle teknoloji açısından derler, çok merak ediyorum acaba bizden sonra ne olucak, ne gelişecek... Acaba ilerde 200-300 yaşını bulan insan olur mu ve o yaşta hâlâ olabildiğince sağlıklı olabilir mi veya şimdide olan herhangi bir şey ilerde olmayabilir mi, ilerde diğer gezegenlere daha hızlı ulaşabilirler yüksek ihtimalle halktan insanlar da gidebilir uzaya, orayı çok merak ediyorum ben de gitmek isterdim.... Kısaca çok ileriyi çok merak ediyorum...
Reklam
" o anda ona sarılıp acımı ve tutkumu unutabilmeyi, hiç olmazsa ona hissettiklerimi anlatabilmeyi ne çok isterdim." (Masumiyet Müzesi /Syf:147)
Bir Parça Delirmek
Haklı ya da haksız olmadan yazmak istiyorum, doğru ya da yanlış da sizin olsun. Söylediğim her şeye bir kulp takılabildiği için çekiniyorum konuşmaktan. Belki yazmak,fakat altına imzamı atamam zaman durmadığı müddetçe. Yürüsem suç,ayağa kalksam suç,konuşsam suç, sussam belki suç. Ne de kaybolmak bir çare. Yalnızca kendimi duyumsamak,hissetmek istiyorum. Bakın işte,tüm bu kalabalık ve hengame içinde kaybolmadım ve ben de insanım, benim de kalbim var;bir bu anlaşılsın istiyorum. Kimseye kırılmayacak kadar korkuyorum,korkağım. Bir hakkım olduğunu serdedemem, korkarım üzerime çullanırlar diye. Korkarım,meramımı açarsam susturmaya çalışırlar diye. Bir çığlık atmak istiyorum o zaman yalnızca, ben ve siz beni duyun,hissedelim varlığımı,fakat ne dediğimi anlamayın ki suçlamayın beni yine. Şikayetçi değilim,başıma gelen her şeyin müsebbibi benim, biliyorum. Ölmeden önce yalnızca, gerçekten bir insanla konuşabilmek ve onda kendimi hissetmek isterdim. Tüm bunlar çok mu karışık? Belki de öyledir,fakat böylesi daha iyi. İnsanlar bilmedikleri değil, anladıklarını sandıklarının düşmanı çünkü. Ben anlaşılır sayılıp düşman kazanmak istemiyorum. Cesaretim yok.
Onsuzluk
Bugün günlerden yağmurlu bir cumaydı. İşten çıkmış otobüste kafamı cama dayayıp "çok eski şarkı" isimli müziği dinliyordum. Sözlerinde "iznin olmadan hala seviyorum seni" geçiyordu. Evet, onun izni olmadan hala onu seviyordum. Onu "kafamda dönüp duran plaklar" gibi çalıp duruyordum adeta... Sanki bedenime tüm
Onu sekiz geçtiğinde
Pardon saat kaç diye sordum yanımda otobüs bekleyen kadına. Onu on geçiyor dedi. Teşekkürler dedim.  Arkamı dönüp omzuma çapraz olarak taktığım çantamdan telefonumu çıkarıp çaktırmadan saate baktım. Hayır onu on geçmiyordu. Onu sekiz geçiyordu. On demek sekiz demekten daha mı kolaydı? Neden hep sayıları yuvarlayarak söyleriz ki? Altı geçseydi beş
Reklam
"Ne çok isterdim eskisi gibi seninle olmayı. Eskiden olduğu gibi sarmaş dolaş. Evin, yurdun yolunu uzatır gibi. Klinik sınavına evde birlikte hazırlanır gibi. Harry Potter serisini birlikte heyecanla seyreder gibi. Gençlik merkezinde ufka karşı bir şeyler yer, dergi okur gibi. Daha ne çok şey isterdim seninle ben. Lakin geçti artık hepsi. Hüznüm bunlaradır benim." (Jack Brooks'dan)
Ne bileyim kimse gülüşümden sevmedi beni mesela.Ya da uyandığımda uzun uzadıya geceden kalma mesajlar atmadı. Kimse sırf sesimi duymak içinde aramadı beni. Özlemedi. Hep, ben en çok sevdim.Kimse bunun aksini idda etmedi. Fakat, isterdim bir kerede ben birilerinin kanatlarında olayım, bir kere de başkası sarsın beni. Bir kere de başkası düşünsün benim mutluluğumu.. olmadı. Belkide hiç olmayacak, bilmiyorum. Neyse, artık neyseler neyseleri getirsede neyse.
bazen mecbur kalınan ve bitmesi gereken ilişkiler olur. çok şey söylenmek istenir bu gidişe. ama sen gittiğinden beri her şey değişti. seni özlemenin de buruk bir tadı var. uzun zaman dönersin diye beklemiştim ama artık vazgeçtim. yıllar geçmiş. hayat devam ediyor, hiçbir şey yerinde kalmıyor, o eski sevdalar artık yok ve ben yolumu çizmek zorundayım. yine de bil ki, sen gelmiyorsun ya, eksiliyorum ve eksik yaşayacağım. büyük bir aşk hikayesinin baş kahramanlarıydık. son ana kadar birlikte olacağımızı sanmıştım, çocukça bir hayalmiş. hangimiz daha çok sevdi diye düşünmüyorum, hem artık ne fark eder ki ? ikimiz de sevmiştik, eminim bundan. ne kadere, ne sana söyleyecek kötü sözüm yok. olması gerektiği gibi oldu işte, ikimizin de istemediği şekilde. sen olmasan, kalbim bu kadar büyük bir aşkın lezzetini nasıl tadacaktı? özlemenin, sevmenin, aşık olmanın, acı çekmenin her zerresini yaşattık birbirimize. yaşattığın tüm duygular için teşekkür ederim. demek isterdim. ona bile değmezmiş. herkes gittiği yerde kalmalı. pişmanlığınla bir ömür yaşamalısın sen de.
"Yüzünde çiçek açtırmadığınız insanların en son mezarında da çiçek açtırmayın." Ben bunu yaşadım ve çokta sinir oldum. Yaşarken -kim olursa olsun- acısı ve yarası olduğunuz insanların mezarında size gözyaşı dökmek bile hak değil ki daha mezarına çiçek koymak? Hayırdır öldürdüğünüz mutluluklarını bir çiçekle mi kapatmaya çalışıyorsunuz?
Reklam
beni dolandıranlara ithafen
evet, gecenin bir yarısı dolandırıldığım kesinleştiğine göre uyuyabiliriz. Öncesinde iki çift lafım olacak yani lafın gelişi yoksa birkaç cümle çıkar içimdeki sinirimsi acıma duygusundan. Bir arkadaşımın doğum günü hediyesi olarak çok sevdiği abisi ile karakalem portre çizimi yaptırıyordum. Çalışma nasıl gidiyor diye sordum cevap yazmayıp beni engellemişler. Dolandırılmak ne şımarık bir kelime imiş kandırıldım diyeyim bari. N'oldu şimdi büyük adam mı oldunuz? Sırf sevdiğim bir insan mutlu olacak diye kendimden kısıp biriktirdiğim, yorularak kazandığım para ile ne yapmayı düşünüyorsunuz mesela? Çaldığınız para beraberinde ahlâkı, insaniyeti de alıvermiş gitmiş. Müsterih olunuz ki böyle bir muameleye maruz kaldığım için insanlara olan güvenimi kaybetmeyeceğim, insanlara "acaba" şüphesi ile bakmayacağım. Daha tedbirli olacağım evet, sizi siber suçlara şikayet etsem sonuç alamayacağımı biliyorum. Çünkü bu seküler yaşamda ponçik kalbimin hevesinin, arkadaşımın yüzündeki mutluluğu hayal etmemin aldatılmasının bir ehemmiyeti yok. Siz bilirsiniz abiler bana yakışanı yaptım, duamda ıslahınızı diledim. İsterdim ki böyle tatsız bir şekilde bitirmeyelim mevzuyu. Nasibimde varmış, nasıl içime dokundu bilemezsiniz tabi. Başkasının parasına bu şekilde sahip olmaya tenezzül etmek acınası bir durum bilmem farkında mısınız? Ah ahh çok yazık çok, bir damla gözyaşıma bile yazık🤦🏻‍♀️
Şuan yanımda olmanı çok isterdim. Ama degilsin. Ordasin ve orası ne kadar şanslı olduğunu bilmiyor...
Rahmetini umarak Günahkar bir dille; Allah Azze ve Celle Ya Rasulallah, Âlemlere rahmet hayatın geçiyor kalbimizden, Kalbimizden seyrediyoruz seni.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.