Her şey in en güzelini istiyoruz da acaba biz ne yapıyoruz biz çabalıyor muyuz ?
Nazar üzerine
Nazar konusuna değinmek istiyorum. Genelde kültürel psikiyatri başlığında duyulur bu mevzu. Almanya'da gurbetçi işçi akrabalarım beni çekemedi, nazar değdi, mercedesimle kaza yaptım der ve Alman psikiyatrist adama şizofreni tedavisi başlar. Eltim geldi, gözleri mavidir, ertesi gün çocuk ateşlendi der kadın ve İngiliz psikiyatrist kadına
Reklam
Bugün insanlardan bahsetmek istiyorum. Insan ağızdan bir çırpıda çıkan ama derin bir anlam içeren kelime. Bu kelimenin içini dolduramadıkça hakkını veremedikçe biz hep kaybeden,birilerinin hayatına kötü izler bırakan olacağız.Sahi hiç oturup düşünüyor muyuz bu insanlar nasıl bu kadar cani, vicdansız,acımasız kötü kalpli, iğrenç yaratıklar haline
Bugün insanlardan bahsetmek istiyorum. Insan ağızdan bir çırpıda çıkan ama derin bir anlam içeren kelime. Bu kelimenin içini dolduramadıkça hakkını veremedikçe biz hep kaybeden,birilerinin hayatına kötü izler bırakan olacağız.Sahi hiç oturup düşünüyor muyuz bu insanlar nasıl bu kadar cani, vicdansız,acımasız kötü kalpli, iğrenç yaratıklar haline
ergenlik üzerine
Ergen krizde değil çoğu zaman. Bazen hüzünlü, bazen ilgisiz, nadiren kafası karışık. Mesela önüne konan meslek alternatiflerinden hiçbirini istemiyor, bu bir kafa karışıklığı değil ki. İstemiyor, hepsi bu. Zaten genelde geçinmek için bir şey oluyor işte. Krize giren ebeveyn. Bir ergen ve krize girmiş ebeveyne ergenlik krizi denir. Verilmeyen
Ne zaman elime bir kalem alsam Sana seslenmek geliyor içimden Güzelliğini hatırlıyorum bir yaz günü Yine gemiler geçiyor uzaklardan Biz yosun kokulu rıhtımlarda el ele Şehirlerden İstanbul, aylardan temmuz Ne zaman elime bir kalem alsam Geçmişi seninle yeniden yaşıyoruz Ne zaman elime bir kitap alsam Hep seni okuyorum inanır mısın İstiyorum seni anlatmalı bütün romanlar Sevilen kadın hep sen olmalısın. Ne zaman elime bir kibrit alsam Yine İstanbul\'u yakmak geçiyor aklımdan Bu sensiz sokakları, bu evleri Bu plajlari bu denizleri Sensiz kaldığım bu şehri tüm yakasım geliyo Yine alev alev bir İstanbul düşünüyorum Ve çaresiz yaktığım bütün sigaraların Dumanlarında seni görüyorum. Ne zaman elime bir fırça alsam Yüzünü çiziyorum kapılara, duvarlara Bir bir hatırlıyorum bütün hatlarını Gözlerini dudaklarını saçlarını Baktığım her yere gölgen düşüyor Dokunduğum herşeyde senin sıcaklığın Sonra dağlar, denizler giriyor aramıza Gitgide büyüyor uzaklığın Ne zaman elime bir kadeh alsam Delicesine sarhoş olmak istiyorum İçkiler seni hatırlatıyor yine Kırıyorum birbiri ardınca kadehleri Artık hiç birşey kar etmez biliyorum Ne dost, ne içki, ne aşk, ne kadın Gözlerimde yıllardır eşsiz olan Değişmeyen bir sen varsın Ne zaman elime bir ayna alsam Gözlerimden korkuyorum, bakışlarımdan Bu seni unutamayan benden korkuyorum Uçurum çizgiler, kara gölgeler Bir sonun belirtileri yüzümde yer yer Karşımdaki yüz sefil bir akşam Hep sana sesleniyorum duyuyor musun Ne zaman elime bir kağıt alsam.
Reklam
1.000 öğeden 821 ile 830 arasındakiler gösteriliyor.