Neden?
Çok yaşıyoruz ama az kulluk ediyoruz. Çok geziyoruz ama az tefekkür ediyoruz. Çok yiyoruz ama az şükrediyoruz. Çok ölüm görüyoruz ama az ibret alıyoruz. Çok harcıyoruz ama az şeye sahip oluyoruz. Çok gülüyoruz ama az ağlıyoruz. Çok bakıyoruz ama az görüyoruz. Çok seviyoruz ama az gösteriyoruz. Çok yazıyoruz ama az yaşıyoruz. Çok istiyoruz ama az sabrediyoruz. Çok düşünüyoruz ama az yapıyoruz Çok konuşuyoruz ama az harekete geçiyoruz. Çok plan yapıyoruz ama az uyguluyoruz. Çok hata yapıyoruz ama az affediyoruz. Çok günah işliyoruz ama az tövbe ediyoruz. Çok kirletiyoruz ama az temizliyoruz. Daha büyük evler yaptık ama daha az mutlu olduk. Daha lüks araçlar aldık ama daha az huzurlu olduk. Daha çok iletişim aracı var ama daha az iletişime geçtik. Daha çok bilgi edindik ama daha az medenileştik. Daha çok insanla tanıştık ama daha azıyla samimi olduk. Daha çok arkadaşımız oldu ama daha az dertleştik. Daha çok akrabamız oldu ama daha az ziyaret ettik.
"Kaç kez bir hastanın, "Varoluşumun anlamını ve amacını bir bilebilsem sinirsel sıkıntılarımdan da kurtulurdum!" diye bağırdığını duymuşumdur. " diye yazmış Jung 'insan ruhuna yöneliş' adlı kitabında. Sahi hayatın anlamı ne? Neden varım? Neden varsın? Herkesin bu hayatta kişisel bir anlamı mı var yoksa zaten o mana herkes için bir mi? Yiyoruz, içiyoruz, uyuyoruz, geziyoruz, görüyoruz... En son da ölüyoruz. Böyle mi bitmeli sahi bu güzerân? Bu kadarcık mıydı? Oysa epey de güzel bir dünyada misafiriz. Kainatın işleyişi muazzam, çevremde gördüğüm canlılar, bitkiler.. Yiyecekler mideme hitap etmekte, hepsinin ayrı faydaları ve güzellikleri var. Tıpkı zevkli bir şekilde dekore edilmiş, bir misafirin ihtiyaç duyacağı her şey düşünülerek tertip edilmiş bir otelde gibi değil miyiz? Bunca hazırlık ne için ola ki? Hiç düşündün mü? . . Eğer bir hakikate değmişse fikrin bunun hayatına tesiri dokundu mu peki? İnancına göre yaşıyor musun? Hayatından okunuyor mu neye inandığın? O kadar insan varken bu yazıyı senin görmen neye işarettir? Neden öteki beriki değil de sen bu yazıya muhatap oldun? Tesadüf sanılan şeyler ya birinin bizimle konuşma şekli ise..?
Reklam
...Başkasının Tuğlası...
İnsan, kendisini dahi anlamıyorken, anlaşılmayı bekleyen bir varlık. Binlerce kitap yazılıdır kendisi hakkında, binlerce çıkmaza girer yine. Gerçek anlamda anlaşılmak bizi mutlu edecek mi, tatmin edecek mi bu bile belli değildir. Belkide anlaşılmamak bizi tatmin ediyor. "Anlaşılmamak nasıl tatmin eder?!" diye düşünenler olabilir. Tatmin
Covid-19 hayatımıza gireli neredeyse bir yıl oldu ve hemen hiçbir şey eskisi gibi değil. Maskeyle yaşıyor, toplu etkinlikler düzenleyemiyor, özgürce seyahat edemiyor, cebimizde dezenfektanlarla geziyoruz. Tüm bu olağanüstülüğe son verecek, bize yeni bir formda da olsa “normalimizi” geri kazandıracak en güçlü silaha çok yakınız: Salgını sona
Sonuna kadar okumalısınız.
Kalbimin hiç tanımadığı duyguları daha yeni yeni hissetmeye başladığı dönemlerdi,çevremde bir sürü erkek ve kız arkadaşlarım vardı,ama bi gariplik vardı,mutlu değildim sanki aradığım başka birşeydi,her akşam eve gelir odama çekilir ağlardım,noluyordu bana anlayamıyordum,birgün yine arkadaşlarla beraberdim,beraberdim derken nasıl bi
Neden Yalnızlığı Seçiyoruz
Neden yalnızlığı seçiyoruz? Neden insanlardan çok hayvanlarla dostluk kurmaya başladık? İnsanlar ve hayvanlar söz konusu olduğunda, neden hayvan sevgimiz daha ağır basar oldu? Aslında cevap çok basit, hayvanları tercih ediyoruz çünkü konuşamıyorlar… Biz onlara derdimizi anlattığımızda bizi yargılamayacaklarını, sorgulamayacaklarını,
Reklam