......
Aşk (ışk) kelimesinin sözlük anlamı "sarmaşık" demektir.Bahçeye düşen sarmaşık tohumu nasıl bütün bahçeyi sarıp sarmalar,hatta dışarı taşarsa;gönle düşen aşk tohumu da bütün bedeni sarıp sarmalar,oradan etrafa yayılır.
.......
Sarmaşığın özelliği,sarıldığı ağacı içten içe kurutması,bitirmesi,sonunu hazırlamasıdır.Nitekim aşk da insanı sarınca onu içten içe eritip yok eder.Dıştan görünen yalnızca aşktır ve aşık da çevresini görmez olur.Çünkü sarmaşık onu öyle çevrelemiştir ki,dışarıda olup bitenleri ne duyar,ne görür;hatta duymak ve görmek de istemez. Aşka tutulan ağaçta artık bütün buyruklar sarmaşık tarafından verilir ve âşık "herkesi kör;dört yanı duvar sanır." Dıştan bakanlar onun sarmaşığını görürler ama ağaç sarmaşıktan fırsat bulup çevresini göremez.Sarmaşık nasıl hızlıca büyüyüp ağacı kaplarsa, aşk da öyle hızlı gelişir ve âşık (Mecnun) daha sabahtan akşama varmadan aşk sarmaşığıyla sarılıp geceyi onun koynunda geçirir.(Leylâ'nın hayaliyle sarılıp yatar)
Biliyoruz ki ancak zerre kadar bir bilginin efendisiyiz.Kalan sonsuz büyüklükteki bilinmezliğinse kölesiyiz.Bizi gökyüzünü seyre dalan bir böcekle mukayese edebilirim.Böcek başını kaldırıp gökyüzüne bakar ve,'Şu bitki sapına tırmanayım.Oradan yıldıza yetişebilirim gibi gözüküyor.'der.Sabahtan akşama dek tırmanır.Sonunda en yukarı çıktığındaysa tüm çabaların beyhude olduğunu fark eder.Zemin birkaç adım altındadır.Ama gökyüzündeki yıldıza hala işe başladığı anki konumu kadar uzaktadır.Üstelik artık daha yukarı tırmanmasını sağlayacak bir yol da yoktur.İnancını kaybeder.Kainatın sonsuz büyüklüğünü karşısında hiçbir şey yapamayacağını idrak eder.Böylece tüm umudunu ve mutluluğunu sonsuza dek yitirmiş olur.