Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Üstelik ya olurlarsa diye dertlenmenin, olduklarında verdikleri üzüntüden katbekat daha yorucu olduğunu tecrübe edecek bolca fırsatı da bulmuştu.
Sayfa 191 - Hep Kitap
". Bakmakla görmenin aynı manaya gelmediğini çipil gözlüler bile bilir. Baktığımızla gördüğümüzün aynı şey olmayabileceğini de... Mesela kimi ağaca bakar, yaşını görür, kimi sarkan tazecik yemişini. Kimi yangına bakar, ateşi görür, kimi çoktan küle dönmüş bir şeyleri. Kimi gökyüzüne bakar, yıldızları görür, kimi ölmüş annesini..."
Reklam
Güzel ama yanlış bir ihtimal, tadını yitirmiş doğrudan evladır çoğu zaman.
Kalbimi kıracak cevaplar almaktan korktuğum için sorularımı kendime saklıyordum.
Etrafındaki herkesle güven sorunları yaşamaktan, hayatı hep en kötü kötü tarafından almaktan usanmıştı.
Sayfa 190 - Hep Kitap
Hep her şeyin en kötüsünü bekliyorum.
Sayfa 189 - Hep Kitap
Reklam
Etrafındakilere bakıyordu hep. Sırtında bir kambur taşımayanlara. Nasıl kabul görüyor, nasıl isim alıyor, nasıl seviliyordu onlar acaba? Kimi güzel, kimi yakışıklı, kimi komik, kimi akıllıydı. İsmet de bu özelliklerden bazılarını giyinmeyi denedi ömrünün farklı zamanlarında. Şakalar yaptı, Sulu İsmet olamadı. Öfkeleri kuşandı. Korkunç İsmet olamadı. Bir anı bir anını tutmadı. Deli İsmet olamadı. Herkese iyilik etti. Melek İsmet olamadı. Supalanmayı göze alarak ona buna efelenip kavga çıkardı. Bela İsmet olamadı. Ne yaptıysa Kambur İsmet olmaktan kurtulamadı.
Sayfa 187 - Hep Kitap
""Bazen her şeyi sırf o görsün diye yaparız. O görsün diye uyanır, o görsün diye mavi gömleğimizi giyer, o görsün diye saçımızı soldan sağa yatırırız ama o çevirir güzel başını, başka yöne bakar. Olsun, belki yanlışlıkla da olsa gözü takılıverir deyip uğraşmaya devam eder, o bize bakmasa da biz onun baktığı yerde durmaya çalışırız. Misal, inan olsun benim zerrece umudum yok. Kapıdan kovulmaya giden dilenci gibiyim. Gene de gidiyorum işte. Durulamıyor ki.."
Tam Olarak
Galiba artık insanın insana yapabileceklerine hayret etmekten vazgeçmiş bir demdeyim…
Galiba hatıraları böylesine kederli yapan, onları çoğaltamayacağımızı bilmek….
Reklam
Ben "şok":)) benim fobim asla geçmez:))
". Fare fobisi olanların, buzdolaplarının üstüne Mickey Mouse resmi asarak korkularını yenmeye çalışması kadar budalaca bir çabaydı benimki.."
"Yaşamak, düşmekle kalkmak arasında geçirdiğiniz korkulu, ümitli, telaşlı zamanın adı. Düşüp düşüp kalkma sanatı. Ben maalesef pek başarılı olamadım. Çünkü kalkabilmek için, düşerken aldığınız yaraları iyileştirmeyi bilmeniz gerekiyor.."
Neresi olduğunu bilmediğim bir yerim sızlıyor.
"Kırıla kırıla, geriye bölünecek ebatta parçam kalmayınca, zamanla daha az kırılgan olduğuma inandırdım kendimi. Geçti gitti dedim. Geçip gittiğine inandırdım. İyi bir yalancıydım.."
"İnsan denen mahlukat, kendine başkasının gözünden bakmaya başlayınca nasıl da çirkinleşiyor.."
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.