Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
304 syf.
5/10 puan verdi
Nicolae Jorga'ya göre "KANUNİ"
Evvela yazar Nicolae jorga'dan birazcık bahsetmek isterim. Kendisi aslen romen olan yazar 18 yaşında üniversiteden mezun olup 1940 yılında öldürülünceye kadar 1300'e yakın kitap yazmış bunun yanındada 10.000'e yakın bir sayıda da makale yayınlamıştır. Aynı zamanda kendisi ülkesinde milletvekili olmuş, parti kurmuş böylece başbakan olmuş ve bir dönem meclis başkanlığı da yapmıştır. Dünyaca ünlü bir tarihçi olması yanında aynı zamanda ülkesinde siyasi açıdan da tarih yazmış bir şahıstan bahsediyoruz. Çok dolu dolu bir hayat, örnek alınası... Kitabımıza gelirsek; bu kitabı alma amacım tarihçinin 5 ciltlik Osmanlı tarihi kitabını almadan evvel yazarın tarihe bakış açısı bakımından bilgi edinmekti. Vardığım sonuç ise diğer batılı oryantalist yazarlar gibi üstünkörü doğu tarihi yazmayıp, kaynaklar göstererek bir kitap ortaya koyması idi. Ama kaynaklar da yine batılı yazarların ortaya koyduğu tarih kitaplarından ibaret. Kitabın kaynakçasında tanıyabildiğim tek bir yazar vardı; o da Hammer. Kitabın içeriğinden de kısaca bahsedersem yazar sanki kanuni döneminin tamamını değil de sadece kanuni dönemi Osmanlı-Avusturya Macaristan devleti ilişkilerini araştırmış gibiydi. O yüzden gayet sıkıcıydı kitabın büyük kısmı. Yine de merak edenler okuyabilir. Çünkü Jorga doğuya "öteki" gözüyle bakmayan nadide batılı tarih araştırmacılarından birisi bendenize göre :) Okumalarınızın faydalı olması dileğiyle... Selametle, sevgiyle kalın efendim.
Nicolae Jorga
Nicolae Jorga
Yenilmez Türk
Yenilmez Türk
Yenilmez Türk
Yenilmez TürkNicolae Jorga · Yeditepe Yayınevi · 200886 okunma
Devlet İçinde Devlet: Yeniçeriler
* Kışlalarda ocağın kurallarına göre yoldasça yaşayıp, kendilerini cezalandırmak için vuranın elini öperken, sokaklarda herkes onların huzursuzluk çıkarmalarından korkuyordu. Büyük bir gürültüyle yangınları söndürmek üzere dolaşıyor ve bu esnada ellerine geçen her şeyi soruyorlardı. * Israrla bahşiş istiyor, hiç çekinmeden hırsızlık yapıyor ve sarhoş bir şekilde sokaklarda dolaşıyorlardı. Yeniçeri ağası içki içmelerini yasakladığında ona itaat etmeyi reddettiler ve yeniçeri ağası sancak beyi olarak Anadolu'ya tayin edildi. Öfkelerinden kimse kaçamıyordu. *Ulûfelerinin artırılmasını sağlamak için bir Anadolu seferinde Vezir Özdemiroğlu Osman Paşa'nın çadırının iplerini kestiler. Kanunî bile onlardan çekiniyor ve birçok sultanı yerlerine Osmanlı hanedanından başka bir velihat getirmekle tehdit ediyorlardı. *Sultan II.Selim'in tahta çıkışı sırasında cülus bahşişi istedikleri için üzerine ateş ettiler. Sultan III. Murad, iktidarının ilk yıllarında sarhoş acemioğlanlanlarının hakaretlerine maruz kaldı. Penceresinin altına geldiler ve sokaklarda efendilerinin şerefine içki içtiler. *Subaşına sarhoşları toplama emri verildiğinde Yeniçeriler ve Sipahiler arasında açık bir isyan başladı. Sokullu Mehmet Paşa'ya bağırarak "uzun kaltak" diye seslendiler ve birçoğu bir sonraki savaşta veziriazamı ve padişahı öldüreceklerini haykırarak kabadayılık yapıyorlardı.Sonunda kendilerine meyhanelere gitme izni verildi.
Sayfa 213 - 3. Cilt