Ben size kainattaki en büyük meseleden bahsediyorum. İnsanlar çıldırmış diyorum bayım, insanlar…
Kaptırmış gidiyorlar. Sabah işe, akşam eve… para kazanıyorlar, evler arabalar alıyorlar, gezip eğleniyorlar, çalışıyorlar, uyuyorlar, uyanıyorlar… yiyorlar, içiyorlar, evleniyorlar çoğalıyorlar. Fakat yaratılış amaçlarını tamamen unutmuşlar. Anlamsız ve amaçsız bir hayat sürüyorlar… yaşamlarını “beslenme/barınma/üreme” ekseninde sürdürüyorlar. İyi de… hayvanlar da böyle yaşıyorlar?
Demokrasi bir alet hükmündedir. Alet neye yarar? İnsanların işlerini kolaylaştırmaya. İşte insan hak ve hürriyetlerinin korunup yaşatılmasında demokrasi en elverişli rejimdir. İnsanlığın bugüne kadar bulduğu en iyi fikir. Ama aletler kendi başına işlemez. Dolayısıyla demokrasinin başarısı onu kullananların niyetine bağlıdır. İyi niyet ve temiz ahlak olmaz ise, demokrasi onu kullananlar tarafından zulme sebep olabilir. Demokrasiyi bir din gibi algılamayalım. O, kendini kullananlardan olgunluk ve fazilet bekler.