Bugün bazen, sanat aslında sanki kendisi için değil de etiketlenecek, sınıflandırılacak, analiz edecek materyaller -bir zamanlar kelebekleri tutturduğum gibi "tutturulacak" numuneler- sağlamak için varmış gibi geliyor. Bu tabii ki özellikle okullarımız ve üniversitelerimiz için geçerli ve oralarda zararlı. Sanırım bir gün romancı olabileceğimin (gerçi o zamanlar farkına varmadıysam da) ilk işareti, okuldayken, uzun birer girişle başlayan tüm o inceleme kitaplarına karşı beslediğim şiddetli nefretti; bir anatomi dersi gibi, orijinal metni daima bir cesede, önceden kabul edilmiş bir önermenin cansız bir demonstrasyonuna indirger bunlar. Dahilerin, Shakespeare'lerin, Racine'lerin, Austen'lerin insani hataları olduğunu görmek yıllarımı aldı.
"Okullarımız en önemli servetimizdir," derler Finlandiyalılar. ............................................... ............................................................................. "Okullarımızı elimizden alırsanız biz de mahvoluruz.Mayasız hamur gibi çöker gideriz."
Reklam
Gerektiğinde okullarımız var, liselerimiz var, hatta dünyaca ünlü üniversitelerimiz de, var, insanın ve karakterinin gerçek eğitimi için kurulmuş hiçbir şeyimiz yok. Bu yüzden içimizde çoğumuz o kadar karaktersiz…
Sayfa 221 - Kültür ve Turizm Bakanlığı YayınlarıKitabı okudu
Papaz Zwemer'in 1935 yılında Kudüs'te gerçekleştirilen Misyonerlik Konferansı'ndaki sözleri bunu ifade etmektedir: "Kuşkusuz görevimiz, Müslümanları Hıristiyan yapmak değildir. Bu, boş bir iştir. Fakat görevimiz, Müslümanları İslâm'a sarılmaktan uzaklaştırmaktır. Bu konuda ve İslâm dünyası için ortaya koymuş olduğumuz eğitim metotlarında, misyonerlik okullarımız sayesinde parlak bir başarı elde ettik."
Okullarımız yok. Yüzde seksenimiz okuryazar değil. Diyoruz ki, deneyi yapıldı. Köy Enstitülerini açmadan halkımızı okutamayız.
Ders notlarını yamaçtan aşağı yırtıp atanlarda var:))
Liselerde öğrenciler sınavlar bitince bir araya gelerek özel bir törenle ders kitaplarını yakıyorlar. Neden peki? Bunun anlamı ne? Çünkü ruhen ölmüş olan okullarımız öğreticilerin beynini canlı düşünceler yerine, kuru ve sıkıcı okul kurallarının cansız tozuyla doldurmaktadır.
Sayfa 211Kitabı okudu
Reklam
543 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.