Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
20 syf.
7/10 puan verdi
Amcası tarafından büyütülen ve mirasının da tek varisi olan bir çocuğun, amcasının mirasını düşünmesi ve bu mirasa bir an önce ulaşabilmek adına hayal ettiği türlü yöntemler ve iç bunalımları konu eden kısa bir öykü.
Miras
MirasÖmer Seyfettin · Koza Yayınları · 200849 okunma
İnsanın kendi kişiliğinden nefret etmesi kadar dünyada sıkıntı verici bir şey yoktur sanıyorum!
Reklam
"... Bugün varız, yarın yok! Gündüzün sonu gece. Aydınlığın sonu karanlık. Ateşin sonu kül. Hayatın sonu ölüm... Ölümden kim şüphe eder? Altınlara gark olsak, demirden çelikten kaleler içine saklanmak, mutlaka ölüm oku gelip bizi bulacak. Er geç bize yetişecek. Bu kadar muhakkak bir akıbet karşısında gaflete düşen, nefsine uyan, yarını unutan insan mıdır? Hayır... Hayvandır. Nefsine uyanların, zevkten başka bir şey tanımayanların, hayvanlardan ne farkı var?"
miras
İnsanın kendi kendisinden nefret etmesi kadar dünyada azap verici bir şey yoktur, sanıyorum. Yıllarca rollerine, yalanlarına aldandığımız bir arkadaştan - adiligini, alçaklığını sezince - hemen ayrılırız. Aşkta da böyle... Sevdiğimiz vücudun bir lekesini keşfedince birdenbire soğur, hatta ona düşman kesiliriz. Fakat kendimize? Ne yapabiliriz? Hiç! Ahlak anlayışının ruhumuzda tutuşturduğu "iyilik, doğruluk, güzellik" ideali yavaş yavaş kararır. Bu üç alevli eterden meşale sönünce artık karanlık bir çöle düşeriz. Hayvanlaşırız. Halbuki hayvanlık ne kederli bir yaşayıştır! Düşüncesiz, gayesiz, muhabbetsiz, mukaddesatsız bir hayat! 'İyi' yok, 'doğru' yok, 'güzel' yok...
Sayfa 101 - Karbon KitaplarKitabı okudu
88 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Hazine
Çocukluğumdan miras kalan imgelerimin mimarı. O zamanlar, okumanın gerekliliğiyle sırf okumak için okuyorduk ya şimdi hiç öyle mi... Eğer onun 36 yaşında öldüğünü o yaşlarda öğrenmiş olsaydım sanırım onu hiç okumak istemezdim diye düşünüyorum. 36 yıl, böyle bir usta için hem çok az hem de haksızlık! Kadere isyana hiç bulaşmadan kitaba döneyim en iyisi.. Bu seçki Ömer Seyfettin'in en bilinen ve en sevilen öykülerinden biri olan Kaşağı'yla adlandırılmış. Ona ait 11 öyküden derlenmiş ve onun en bilinen öykülerinden oluşmuş. Her biri birer eşsiz mücevher... Müthiş birer miras... Kim bilir, daha çok yaşasaydı ne eserler ortaya çıkardı, belki de yepyeni bir akım yepyeni bir görüş yaratırdı. Neyse... Yine Kadere isyanın içine sürüklenmek üzereyim. En iyisi öykülere dönmek. Kaşağı, Pembe İncili Kaftan, Falaka, And ve Forsa tarifi mümkün olmayan öyküler. Türk Edebiyatının hazinesi bunlar. Her anne-baba Ömer Seyfettin'i okutmalı çocuğuna. Bu ebeveynlerimizin kültürel olarak vatandaşlık görevi olmalı. Bu bizim zorunluluğumuz. Mirasımıza sahip çıkmalıyız.
Kaşağı
KaşağıÖmer Seyfettin · Hasbahçe Kitaplığı · 017,4bin okunma
Gaspıralı İsmail Bey'in "DİLDE BİRLİK" yolundaki çalışmaları, Türkiye'de de aydın Türkler tarafından takdirle karşılanmıştı. Şemsettin Samî, Mehmet Emin Yurdakul bu ülkünün Türkiye'de temsilciliğini yapıyorlardı. O sıralarda Ömer Seyfettin Türkiye'nin durumunu ve İsmail Bey'in fikirlerinin tesirini şöyle anlatıyordu: "İsmail Bey
Geri14
49 öğeden 41 ile 49 arasındakiler gösteriliyor.