Duvara asılmış eski bir fotoğraf olur hayat.
Biz üç kişiyiz.
Ben,sevdiğim ve ilişkimiz.
Beni sevdiğime bağlayan ilişki, bir zaman sonra beni sevdiğimden ayırıyor.
Ölüm,canları gece alır, acılar gece çözülür, kaza ve kader,gece işini görmeğe koyulur.
Okur Takip Önerileri
"Güneş olmasaydı sözcükler aydınlatırdı dünyamızı "
"Bazen hayatta hiç beklemediğin bir anda karşına bir şey çıkar ve parmağını uzatıp bir şey gösterir sana."
"Neymiş o şey?"
"Bir roman kahramanı mesela.Kitapta bi laf eder.Altı çizilecek cilalı cümlelerden değil ama, kendi halinde bir cümle. Bir tek sen cımbızlarsın onu kitabın kalabalığından.Sırf sana bir şey anlatır o cümle. Başka herkese susar."
Benim arkadaşlıkların hep kavganın içinde kuruldu,kavganın içinde yıkıldı.Yaşamın basit ama gerekli alanlarını paylaştığım candan bir dostum hiç olmadı.
Hayata tahammül edebilmek istiyorsanız kendinizi ölüme hazırlayın.
Uygarlığın ilk şartı adalettir.
Sevmek,bir insanı sevmekle başlar her şey.burda her şey bir insanı sevmekle bitiyor.
Soğuk ve şehirler arası otobüslerde vazgeçtim,
Çoçuk olmaktan...
ve beslenme çantamda
otlu peynir kokusuydu babam...
Kaderin karşısında,kedinin güzelce oynadıktan sonra öldürmeye hazırlandığı fare gibiydim.
ama gelecek,geçmişin duvarlarının arasında değildir.
Son sözü hırsızların en büyüğü Al Capon'a veriyorum: "Çoçukluğumda Tanrı'ya her gece bana bir bisiklet vermesi için dua ederdim.Baktım olmuyor, ben de tuttum bir bisiklet çaldım ve geceleri Tanrı'ya beni affetmesi için dua etmeye başladım!..."
Kentucky'nin bir kenar semtinden schwinn marka o bisikleti çalan hırsız, 12 yaşındaki Cassius'a (Muhammed Ali) Dünya Ağır Siklet Boks Şampiyonluğu'nun yolunu açtığını elbette bilemezdi.
Gariki bahri isyanım
Dahilek yâ Resulullah.
