Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
KELEBEK İLE PAPATYANIN HİKAYESİ
Günlerden bir gün, evrenin bir noktasında, küçük bir tırtıl gözlerini hayata açmış. Doğal içgüdüleri ile hemen beslenmeye başlamış. Ne bulursa yemiş. Bir süre sonra, yeterince büyüdüğünde, kendine güvenli bir yer bulup, bir koza örmeye başlamış. Bu kozanın içinde geçirdiği uzunca bir sürenin sonunda da, rengarenk kanatlı bir kelebek olup
Beni birazcık bilen kahveyi ne kadar sevdiğimi de bilir. Bunu bilmek zorunda bırakmış da olabilirim sizleri. Önemli değil ama. :) Evet, seviyorum, seve seve içiyorum, içerken haz alıyorum. Böyle hazlar toplamı nefes almamı kolaylaştırıyor çünkü. "Fazla içmiyor musun? Zararlı olabilir, abartma bu kadar vs." cümleleri faydasız (belki de zararlı benim için) bu yüzden. Zarardan dönerken düşmemek güzel. Gelelim fazla içilmesinin zararlarına; çarpıntı, uykusuzluk, mide yanması, anksiyete, o, bu, şu.. E) Hiçbiri (uyku ile olan ilişkimiz bambaşka bir şey, ona girersem karabasanlar, alkarısı, cinler, periler basar burayı, geçtik. :) ) Üstelik saati de yok bunun. Aklıma düştüğünde aklımda kalamıyor. Bkz. Körkütük seviş. :) Yani şöyle bir içiş: "Saat üç, dört, beş bana hiç fark etmez. Ne zaman çalınsa kalbim.." - Dur, dur. Fazla oldu bu kadarı :) - (Fazla olmuşken; kalpleri çalmayın, insanlar uyuyor olabilir. Zil miydi o? Neyse, bu da önemli değil. :) ) İşte böyle. Hava açsam mı yağdırsam mı ikileminde, ben kahve derdinde. Siz? :)
Reklam
Haydi, uç uğur böceği uç git ona var. Onu çok sevdiğimi söyle...
~~~~~~~~~~KİTÂB-I AŞK~~~~~~~~~~ Türk ve Dünyâ Edebiyatı’ndan aşka, sevdâya, muhabbete dâir alıntılar... Katkıda bulunmak arzu eden sevgili okurlar davetlidir; lütfen buyrunuz!.. 1 Sevgiliye sadakatin özü ve özeti, aşkını sır gibi saklamak, iyilik gördüğünde de, kötülük gördüğünde de bu tavrı değiştirmemektir... Kitab-ı Aşk, İskender Pala
Bir AŞIĞIN sözleri...
9. SINIF Şuan dersteyiz... yanımda dünya güzeli bir kız oturuyor... Yüzüne bak...maya kıyamıyorum... Onu ne kadar çok sevdiğimi bilmiyor... O benim en yakın arkadaşım... Beni Sadece arkadaşı olarak görüyür... Nedenini Bilmiyorum ama... Kendimden Çok... Utanıyorum... 10.SINIF Evdeydim... Beni arayıp, Erkek arkadaşıyla tartıştığını... ve bana...
Hümeyra - Sus Duymasın
Sus duymasın, nasıl ağladım? Beni terk edip, gittiği zaman Sus duymasın, söyleme sakın Bana yolladığı, o aşk mektupları Ruhumda kazılı Sus duymasın, her doğum günü Söyleme sakın, yüzüme örtülü Sus duymasın, dolaştım dağ tepe Oradadır diye Sus duymasın, söyleme sakın Yıllar boyu, hiç unutamadım Dostum sırdaşım, söyle ona Dönsün bana Unutup geçmişi dönelim eski günlere Sus duymasın, söyleme sakın Yıllar boyu, hiç unutamadım Duymasın sakın (yalnız onu) İstediğimi (hâlâ onu) Beklediğimi (sevdiğimi) Git artık söyle youtube.com/watch?v=CAcLTAt...
Reklam
Ne zaman bir çiçek görsem kokusunu hissettiğimi söyle ona, birde affetsin beni. Nasıl anlatırdım ona burayı da Ankara kadar çok sevdiğimi.. “Vatan sana canım feda” derken dışım, içim “vatan sensin be aşkım “diye haykırdı. Toprağı olmaya çalışmak varken mezarı oldum...
AŞK MAHKUMU Onu ilk kez gördüğümde kanadı kırık bir kelebeğe benzetmiştim. Uçmaya çalışan ama uçarken de acısını içinde yaşayan bir kelebeğe… Sanki acısını kabullenmiş gibiydi. Güçlü görünmeye çalışıyordu. Ama bu konuda pek de başarılı değildi. Ortak bir arkadaşımızın evinde verdiği doğum günü kutlamasında karşılaşmıştık. Dikkat çekici bir
Bir AŞIĞIN sözleri...
9. SINIF Şuan dersteyiz... yanımda dünya güzeli bir kız oturuyor... Yüzüne bak...maya kıyamıyorum... Onu ne kadar çok sevdiğimi bilmiyor... O benim en yakın arkadaşım... Beni Sadece arkadaşı olarak görüyür... Nedenini Bilmiyorum ama... Kendimden Çok... Utanıyorum... 10.SINIF Evdeydim... Beni arayıp, Erkek arkadaşıyla tartıştığını... ve bana...
"Tatlıya Bağlayalım" kitabından
(UZUN AMA OKUMAYA DEGER )) Canım Babam Gelin arabasında âdeta cenaze havası vardı. Gelin ve damadın ikisi de bir karış suratla, hiç konuşmadan oturuyorlardı. Düğün az önce bitmiş, evlerine gidiyorlardı. Arabaya oturana kadar düğünde ikisi de zoraki gülümsemişlerdi. Artık bütün enerjileri bitmişti. Oysa bu günü ne çok beklemişlerdi… İki yıl
Reklam
Seni sevdiğimi söylüyorum kendime ve bunu dile getiremiyorum. Ona olan bakışlarını , konuşmalarını görüyorum ve iyi ki getirmemişim diyorum. Resmen senden tiksinmem için elinden geleni yapıyor gibisin. Bazı şeyler affedilmez. Aşk her şeyi affetmez. Bazı şeyler unutulmaz sevgi her şeyi unutturmaz. şimdi söyle bana sevdiğim bana söylediğin o özel sözleri ona söylemeni ben nasıl göz ardı ediyim..?
"Geri gelmezsem, anneme onu sevdiğimi söyle. " "Senin annen öldü, Llewelyn." "Ne yapalım, o zaman ona kendim söylerim." *No country for old men(2007)
Cemal Süreya, öykü yazarı Tomris Uyar’a aşık olduğunda, kendisi henüz Ülkü Tamer’le evliydi. İkisi de evliydi ve birbirleri için boşandılar. İlk tanışmalarını şöyle anlatmıştı Cemal Süreya; “Kendisini tanıdığımda ben evliydim, o da evliydi. Ankara’da tanıştık, Sanatseverler Derneği’nde -hiç unutmuyorum-… O bana herhalde bir arkadaşıyla, yani
OHAL'de -Nice Kırk Yıllara-
Sevgilimin karakter olarak mükemmele yakın bir hali var. Her insan da olduğu gibi tarafımca kabul görmüş kendine has halleri de mevcut. Misal vermem gerekirse çok tembel! Gülü seven dikenine katlanır düz mantığı her zaman bana gülünç gelmiştir. Günlerden bir gün telefonda konuşurken: "hayatım hangi kahveyi severek içiyorsun" diye sordu. Bende ona şöyle cevap verdim, "sade ama şekersiz ve sert cronat gold her kahve tercihimdir," diye karşılık verdikten sonra sevgilim bana: " vayyy! öğrenmiş oldum gördün mü?" demesi üzerine aradan geçen bir zaman diliminde bana misafir gelmesi ile "kahve içelim mi?" demesi üzerine "olur." cevabını verdim. Tabii az evvel yukarıda da bahsettiğim gibi kendisi tembel olunca kalktım kahveleri ben hazırladım. Kendisine dönüp kahvesini ikram ettikten sonra şöyle dedim: "zaten tembelsin, niçin hangi kahveyi sevdiğimi sordun ki, sonuç olarak ben yaptıktan sonra bunun bir anlamı yok ki," dedim. Sevgilim, bana gülerek "birlikte içiyoruz, hangimizin yaptığının ne önemi var" demesi üzerine şu sözler geldi aklıma: aşk, yalnızca bodrumda yaşanmıyor çatı arası altıncı katta hatta dört duvar arasında sevgiliyle birlikte kahve içerek'te yaşanıyor. Aşk meczuptur, aşka taş atılmaz.
"Sevdiğimi söyle durma koş götür Mektup yazamadım zarfı boş götür Gözlerimden iki damla yaş götür Yalvarırım ona ver gizli kalsın "
216 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.