Hiung-nu (Hunlar, Kunlar; Koyunlular) Türkleri, Çin İmparatorunu genel karargahında kuşatmıştı. O zaman Türk hakanı olan Mete, beraberindeki dört yüz kişilik bir atlıyı Türk örgütlenmesine göre düzenlemişti. Bu süvariler, atlarının rengine göre dört tümene ayrılmıştı. Bunlardan atları gök renginde olan tümen doğuda, atları kızıl renkte olan tümen güneyde, atları ak renkte olan tümen batıda, atları kara renkte olan tümende kuzeyde olmak üzere yerleştirilmişti. Demek ki askeri tabyalarda bile esas olan bu düzenleme keyfi değil, dinsel ya da sihirsel bir gerekliliğin etkisi altındaydı.