Ah, Nasıl da küçük şeylere bağlı aşk! Bilge kişilerin aşk hakkında yazdıkları her şeyi okudum, felsefenin bütün sırlarına sahibim, gene de bir kırmızı gül yüzünden mahvoldu hayatım.
Ölüm ne güzel olmalı. Yumuşacık kahverengi toprakta yatıp sessizliği dinlerken başının üstünde otların rüzgârla salınması. Ne dünün, ne yarının olması. Zamanı unutmak, hayatı affetmek, huzura ermek.
Aşk şüphesiz harika bir şey. Zümrütlerden daha değerli, işlenmiş opallerden daha kıymetli. İnciler ve narlar onu satın alamaz, zaten pazarda satılık da değil. Ne tüccardan alınabilir ne de terazide tartılıp değer biçilebilir.
"Aşk ne aptalca bir şeymiş," dedi. "Hiçbir şeyi ispatlayamadığı için Mantık'ın yarısı kadar bile işe yaramıyor, bu da yetmezmiş gibi insana hep imkânsız şeyleri anlatıyor ve doğru olmayan şeylere inandırıyor..."