Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Dünya hizmet yeridir, ahiret ise kurbet, yani Allah'a yakınlık yeridir. Kişinin kurbeti ise , hizmeti nisbetinde olacaktır."
Ama nihayet, kendimle uzun süredir sürdürdüğüm bu muharebe makul bir sonuç verdi, uzlaşmanın bir yolunu bulduk. Biraz hasar aldım tabii, artık şah damarımda küçük bir çatlakla yaşıyorum. İnce ince kan kaybettiğim doğru fakat sen bir de karşı tarafın halini gör Osman.
Reklam
Şâh-ı Nakşibend Hazretleri buyurur: "Yenilecek bir gıdâ, her ne olursa olsun, gafletle, öfkeyle veya istemeyerek tedarik edilmiş ve hazırlanmış ise, onda hayır ve bereket yoktur... Zirâ ona nefs ve şeytan yol bulmuştur... Böyle bir yiyeceği yiyen kimsede, mutlaka (feyiz ve huzuru bozacak) çirkin bir netice meydana gelir... Gaflete dalmadan hazırlanan ve Allah Teâlâ'yı düşünerek yenen helâl ve hâlis yiyeceklerden, hayır (feyz ve rûhâniyet) meydana gelir...
Af ve afiyetle âmin...
Cenâb-ı Hak sadırlarımıza inşirah, kalplerimize firâset, gözlerimize basîret ihsân eylesin... Âmîn...
Şâh-ı Nakşibend Hazretleri buyurur: "Mum gibi ol ki, ışığın başkalarını aydınlatsın... Mum gibi olma ki, başkalarını aydınlatırken kendini karanlıkta bırakmayasın..."
Reklam
Kendimle uzun süredir sürdürdüğüm bu muharebe makul bir sonuç verdi, uzlaşmanın bir yolunu bulduk. Biraz hasar aldım tabii, artık şah damarımda küçük bir çatlakla yaşıyorum. İnce ince kan kaybettiğim doğru fakat sen bir de karşı tarafın halini gör Osman.
Sayfa 124Kitabı okudu
Şehzade Mustafa ya yazılan mersiye
Meded, meded bu cihânın yıkıldı bir yanı Ecel celâlîleri aldı Mustafa Hân'ı. Dolundu mihr-i cemâli, bozuldu erkânı, Vebâle koydular âl ile Âl-i Osmân'ı. Geçerler idi geçende o merd-i meydânı Felek o cânibe döndürdü şâh-ı devrânı. Yalancının kuru bühtânı, buğz-ı pinhânı, Akıtdı yaşımızı, yakdı nâr-ı hicrânı. Cinayet etmedi cânî gibi ânın canı, Boğuldu seyl-i belâya, dağıldı erkânı. N'olaydı görmiye idi bu mâcerâyı gözüm Yazıklar âna, revâ görmedi bu râyı gözüm. Donandı aklar ile nûrdan minâre dönüb Küşâde-hâtır idi, şevk ile nehâre dönüb. Göründü halka draht-i şükûfe-dârâ dönüb Yürüdü kolları yanınca lale-zâra dönüb. Dururdu Şah-ı cihân hiddet ile nâra dönüb Otağ haymeleri karlu kûhsâra dönüb. Müzeyyen idi, bedenlerle ak hisâra dönüb. El öpmeğe yürüdü, mihr-i bi-karâra dönüb.
Akıllı insan, şaka ve masaldan bile hikmet dersi çıkarır... Gâfile ise hikmetli sözlerden yüz bâb okusan, ona masal gelir... Şeyh Sâdî Hazretleri...
Dâimâ Allâh'ın Latîf sıfatına sarıl ve O'nun fazl u keremini taleb et!...
Reklam
İncelik...
Yolda önüme bir hayvan çıksa durur, o hayvan geçip gidene kadar öylece kalır, önüne geçmezdim... Şâh-ı Nakşibend Hazretlerinin talebesi...
NUR RİSALELERİNDE İTİKADİ MESELELER
ÖLÜLERİN TASARRUFU "Özellikle, Allah adamı Hz. Abdülkadir, Gavs-ı A'zam, "ol" der "olur" dairesinin kutbu..."(1) "Hazret-i Mevlânâ (Halid-i Bağdadi) (K.S.) Hindistan'dan Tarik-ı Nakşîyi (Nakşi tarikatını) getirdiği vakit, Bağdat dairesi, Şah-ı Geylânî'nin (K.S.) ba'delmemat (ölümünden
Sayfa 477Kitabı okudu
«Aşk pazarında, yüzü kirli kalbi satın almazlar... Hâlis bir kalp gerekir ki ateşten temiz olarak çıkabilsin!...»
Her kimden rûhânî bir koku alırsanız onunla alâkadar olunuz...
536 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.