Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ozan Çetin

Ozan Çetin
@ozancetin
Sıkı Okur
160 syf.
8/10 puan verdi
·
22 saatte okudu
“Mutsuzluk Zamanlarında Mutluluk” romanı, Wilhelm Genazino’nun yazdığı, aylak bir karakterin içsel dünyasını birinci ağızdan anlattığı melankolik bir eser özelliği gösterir. Romanın ana karakteri olan Gerhard Wahrlich, Almanya’da yaşayan, 41 yaşında, felsefe eğitimi alıp doktorasını Heidegger üzerine yapmıştır, ve 14 yıldır bir çamaşırhanede
Mutsuzluk Zamanlarında Mutluluk
Mutsuzluk Zamanlarında MutlulukWilhelm Genazino · Ayrıntı Yayınları · 20204,083 okunma
Reklam
140 syf.
8/10 puan verdi
·
23 saatte okudu
Deniz Poyraz, dört uzun öyküden oluşan “Dünya Unutana Kalır” kitabında doksanların sonu, iki binlerin başında Lüleburgaz’ı merkeze alarak tüm ülkede yaşayan orta direk insanımızın yaşantısını anlatıyor. Öykülerde ekonomik krizin orta direk üzerindeki etkileri, iktidar değişikliğiyle birlikte görülen toplumsal değişim, Y kuşağının çocukluk ve ilk gençli dönemi bu dönemin şahidi olan yazar tarafından doğrudan aktarılıyor. Yazar ele aldığı dönemin toplumsal olaylarını acısıyla tatlısıyla aktarıyor. Bu da yazarın geçmişi sadece güzellikleri ya da sadece kötü taraflarıyla değil objektif bir biçimde okuruna yansıtmasını sağlıyor. Öyküler, doksanların sonuyla iki binlerin başını görmüş okurları o döneme tekrar götürerek hafızasını tazeliyor.
Dünya Unutana Kalır
Dünya Unutana KalırDeniz Poyraz · İletişim Yayıncılık · 2021169 okunma
504 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
“Kapak Kızı” ile başlayıp “Yeşil Peri Gecesi” ile devam eden serinin üçüncü romanı “Osman”, serinin diğer kitaplarını okumayan kişiler tarafından da bağımsız bir kitap olarak okunabilecek bir nitelikte. Tabii ki imkan varsa üçlemenin tüm kitapları sırasıyla okunmalı. Romana ismini veren “Osman” karakteri, “Yeşil Peri Gecesi” romanının baş karakteri olan Şebnem’in eşidir. Bu romanda ise merkeze Osman koyulmuştur. Önceki romanda sinir bozucu bir karakter olarak sunulan Osman’ın hayat hikayesini, bu romanda görme imkanı buluruz. Osman, Ayfer Tunç’un diğer romanlarında olduğu gibi, “tutunamayan” bir karakter. Otoriter bir babanın sert eleştirileri altında büyümesi sebebiyle babasına karşı büyük bir nefret taşır. Müzik konusunda yetenekli olsa da babasının kısıtlamaları nedeniyle eğitimini bu yönde devam ettiremez. Babasının çizdiği yol ise Osman’a uymaz. Sonuçta Osman belli bir mesleği olmayan, herhangi bir işi sonuna kadar götüremeyen ve başkalarının eline bakmak zorunda olan birisi olur. Bunlara bir de lükse olan merakı eklenince kendisini sürekli borç ve bunalım içinde bulur. Yazar romanın kurgusunda serinin önceki iki kitabından farklı bir rol izler. Romanın hemen başında, daha önce öldüğü / intihar ettiği bildirilen Osman’ın ölümü / intiharı hakkında görgü tanıklarıyla yapılan röportajlar verilir. İkinci bölümde ise Osman’ın hatıralarını yazdığı defterlerden parçalar verilir. Roman boyunca röportajlar ve defterlerden parçalar birbiri ardınca verilir. Böylece anlatımda monotonluğun önüne geçilmesininin yanında olaylara hem Osman’ın hem de diğer insanların gözünden bakma imkanı buluruz.
Osman
OsmanAyfer Tunç · Can Yayınları · 20204,765 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
432 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Stoacılık, M.Ö. 300 yılında kurulup yaklaşık 500 yıl boyunca etkili olmuş bir felsefe okuludur. Bu okula göre insanın temel amacı mutluluktur. Mutluluğa doğaya uygun bir biçimde ve erdemli olarak yaşamakla ulaşılır. Yine Stoacılara göre mutluluk dış koşullara değil insanın kendine bağlıdır. İnsanın mutlu olabilmesi için benimsemesi gereken görüş "Stoa Duası"nda şu şekilde özetlenmiştir: “Tanrım, bana değiştiremeyeceğim şeyleri kabullenmek için kuvvet, değiştirebileceğim şeyler için cesaret ve bu ikisini ayırmak için akıl ver.” Kitap yılın 365+1 günü için her güne, başta Epiktetos, Marcus Aurelius ve Seneca olmak üzerine, bir Stoacının alıntısı ve bu alıntıyla ilgili kitabı hazırlayan yazarların kısa denemelerinin eklenmesiyle oluşturulmuştur. Bu alıntılar ve denemelerle “Nasıl daha mutlu ve huzurlu bir hayata sahip olabiliriz?” sorusuna cevap aranmıştır. Daha önce felsefi okumalar yapmayan, Stoa felsefesiyle ilgili bilgisi olmayan okurlar dahi bu kitabı rahatlıkla okuyabilirler.
Stoacının Günlüğü
Stoacının GünlüğüRyan Holiday · Pegasus Yayınları · 2021445 okunma
416 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Acılarımızdan Alınacak Dersler Var
İtalyan yazar
Cesare Pavese
Cesare Pavese
, 1935 – 1950 yılları arasında yazdıklarından oluşan günlüğünde şiir, edebiyat, sanat, ve hayat konularını ele alıyor. “Sana bir şey öğretmeyen her türlü acı boşuna çekilmiş bir acıdır.” sözünde de belirttiği gibi çektiği acılardan yola çıkarak ileride aynı şeyleri tekrar yaşamamak amacıyla kendisine öğütler veriyor. Günlüğünden anladığımıza göre en çok acı çektiği konu da kadınlardır. Kadınlar konusunda o kadar acı çekmiştir ki artık adeta bir kadın düşmanı haline gelmiştir. Günlüğün dikkat çeken yönü, yazarın acımasızca öz eleştiri yapmasıdır. Sanatçılığı, ahlakı, alışkanlıkları, insanlarla olan ilişkisi konusunda sık sık kendisini yargılamaktadır. Günlükte sürekli bir hoşnutsuzluk ve yakınma hali göze çarpıyor. Günlükte yazarın mutluluğunu dile getirdiği anlat yok denecek kadar azdır. Yazar günlüğünde intihar fikrini çok kez dile getirmiştir. “Uçurumdan kurtulmanın tek yolu ona bakmak, derinliğini ölçmek ve kendini o boşluğa bırakmaktır.” sözünü dile getiren yazar, buna uygun bir biçimde intihar ederek yaşama veda etmiştir. Acılarla geçen bir hayat ve bu acılardan çıkarılan derslerin anlatıldığı “Yaşama Uğraşı” okunmayı hak ediyor.
Yaşama Uğraşı
Yaşama UğraşıCesare Pavese · Can Yayınları · 20212,041 okunma
Reklam
231 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Bilge Karasu'nun 1975 - 1976 yıllarında yazıp, 1985 yılında yayımladığı Gece'yi okuyup anlamlandırmak benim için kalburla su taşımak gibi bir çaba oldu. Buna rağmen kitabı beğenmemin sebebi yazarın anlatısında okuru sürekli dikkatini metne yoğunlaşmaya yöneltmesiyle, karanlığın ikindinin sonundan başlayarak geceye değin etrafı kaplamasını metni
Gece
GeceBilge Karasu · Metis Yayınları · 20202,165 okunma
248 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Bir Solgun Adam, üç bölümü günlük tarzında yazılmış, iki bölümü de üçüncü şahıs anlatıcının ağzından anlatılan beş bölümden oluşan bir romandır. Romanın ana kahramanı Mehmet Taşçı'ya ellili yaşlarındayken halasından bir miras kalır. Mehmet Taşçı, kendisinden beklenmeyecek denli önemli bir karar alıp bu kararını uygulamaya geçirerek bu mirasla
Bir Solgun Adam
Bir Solgun AdamSelçuk Baran · Yapı Kredi Yayınları · 2010828 okunma
152 syf.
8/10 puan verdi
·
8 saatte okudu
Mutlu Ölüm, Mersault adındaki karakterin bir cinayet ve soygunla başlayan ve mutlu bir ölümle sona eren yaşamının felsefi bir biçimde ele alındığı bir romandır. Mersault’nun birlikte olduğu kadın aracılığıyla tanıştığı Roland Zagreus, romanın başlarında parayla zamanın, dolayısıyla da mutluluğun elde edilebileceği tezini ortaya koyar. Kendisi de
Mutlu Ölüm
Mutlu ÖlümAlbert Camus · Can Yayınları · 20164,830 okunma
88 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
10 saatte okudu
Ayfer Tunç
Ayfer Tunç
’un okuduğum ilk kitabı olan bu kitap, bana bu yazarı tanımanın mutluluğunu yaşattı ve bende yazarın diğer kitaplarını da okuma isteğini uyandırdı. Acı çeken, mutsuz, tutunamayan insanları konu edinen eserlere ilgi duyarım. “Aziz Bey Hadisesi” de bu türden bir eser. Hikayeye Aziz Bey’in çalıştığı bir gazinodan, bu gazinonun sahibi Zeki tarafından tartaklanıp yollanmasıyla başlanır. Olayın nedeni söylenmeden önce anlatıcı bizi Aziz Bey’in geçmişine götürür. Aziz Bey’in aile yaşantısı ve öfkeli babasıyla olan ilişkisi, sevdiği kadın uğruna evini terkedip gurbete gitmesi, yediği darbeler, yaşadığı zorluklar, inişli çıkışlı iş hayatı birer birer gözler önüne serilir. Bir ömrün 88 sayfaya sığdırıldığı bu hikayede boşa geçmiş yılların, değeri geç anlaşılan insanların, bir daha hiç açılmamacasına kapanan kapıların, dik başlılığın sonuçları etkileyici bir biçimde sunulmuş.
Aziz Bey Hadisesi
Aziz Bey HadisesiAyfer Tunç · Can Yayınları · 202210,4bin okunma
104 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 saatte okudu
Kitaplar ve kadınlar
Susam ve Zambaklar adlı kitaptan daha önce okuduğum
Bu Ülke
Bu Ülke
sayesinde haberdar oldum.
John Ruskin
John Ruskin
’in “Susam” ve “Zambaklar” adındaki iki konferansından oluşan bu kitapta sırasıyla kitaplar ve kadınlar konuları üzerinde durulmaktadır. İlk konferansta “nasıl okumalı?” ve “ne okumalı?” sorularına cevap aramaktadır. Ruskin, konferansına ebeveynlerin
Susam ve Zambaklar
Susam ve ZambaklarJohn Ruskin · Doğu Batı Yayınları · 2016944 okunma
Reklam
539 syf.
9/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Kitabı okumaya başlamadan önce içeriği hakkında bilgi bulamamıştım. Bu yüzden arka kapaktaki bilgiden yola çıkarak dört kişinin arabayla yolculuğa çıkıp felsefi sohbetler edeceği bir roman okuyacağımı düşünmüştüm. Romanı okuyunca bu konuda yanıldığımı gördüm. Romanda bizi kahramanların aynı arabada buluştuğu bir yolculuk beklemiyor. Bunun yerine
Arabadakiler
ArabadakilerPatrick White · Cem Yayınevi · 191735 okunma
656 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Charles Dickens’ın olgunluk dönemi eserlerinden birisi olan “Büyük Umutlar”, 19. yüzyılda İngiltere’nin bir köyünde dünyaya gelen Pip adlı karakterin Londra’ya kadar uzanan büyük umutlarla dolu hayatının ve kaderin bu büyük umutlara karşı verdiklerinin hikayesidir. Roman, dönemin İngiltere’sinin bir köyünde, sisler içindeki bataklıkta bulunan
Büyük Umutlar
Büyük UmutlarCharles Dickens · Can Yayınları · 201714,3bin okunma
736 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Rüzgarın Adı
Kitap okumanın faydaları anlatılırken klişe haline gelmiş bir ifade kullanılır: “Kitaplar bizi farklı dünyalara götürür.” İşte “Rüzgarın Adı” bu sözün içini dolduran türden bir romandır. Ülkeleri, yaratıkları, dilleri, inançları, doğaüstü güçleriyle bizimkinden farklı olan bir dünya... Fakat her ne kadar bizimkinden farklı bir dünya da olsa içinde
Rüzgarın Adı
Rüzgarın AdıPatrick Rothfuss · İthaki Yayınları · 20193,785 okunma
480 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Uzun zamandır dram türünde ve ağır tempolu romanlar okuduktan sonra, bu tarzda okumalara bir süreliğine ara verip merak ve heyecan duygularına hitap edecek bir kitap arayışı sonucunda ulaştım bu kitaba. Her ne kadar kitap hakkında okuduğum yorumlar olumlu olsa da bir Japon yazarın elinden çıkan gerilim, bilim - kurgu türü bir roman okuma fikri başta bana çok cazip gelmedi. Bunda izlemiş olduğum Japon, Güney Kore yapımı gerilim filmlerinden memnun kalmamış olmam etkili oldu. Buna rağmen kitap hakkındaki olumlu yorumlara güvenip kitabı okumaya karar verdim. İyi ki de okumuşum. Roman, Amerikanvari bir gerilim kurgusuna sahip. Zaten olayın merkezinde Japon karakterle birlikte Amerikalı karakterler de bulunuyor, ve tabii Afrikalılar... Roman Japonya, Amerika ve Demokratik Kongo olmak üzere üç ülkede birbiriyle bağlantılı bir şekilde meydana gelen olaylardan oluşuyor. Olayların uluslararası olması beni etkileyen unsurlardan birisidir. Diğer unsurlar ise farmakoloji, askeriye, teknoloji, antropoloji ve siyaset gibi farklı konuları bünyesinde barındırmasıdır. Klasik suçlu - dedektif, katil - maktül çatışmasından çok daha fazlasını içeren bir kurguya sahip bu kitabı, sürükleyici ve meraklandıran bir roman arayışında olanlara okumalarını tavsiye ederim.
Bir Aklın Savaşı
Bir Aklın SavaşıKazuaki Takano · Portakal · 2017225 okunma
500 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Seneca MÖ 4 yılında doğmuştur. İspanyol kökenlidir. İyi bir eğitim görmüş, erken yaşta felsefeyle ilgilenmeye başlamıştır. Genç yaşta ünlenmesi, devlet yönetiminin düşmanlığına neden olmuş fakat sağlığının bozuk olması bu konuda kendisine yönelik nefretin hafiflemesini sağlamıştır. Devlet hizmetinde bulunup senatoya kadar yükselmiştir. Ünü ve
Ahlak Mektupları
Ahlak MektuplarıSeneca · Jaguar Kitap · 2019807 okunma
74 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.