Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Özlem Buluş

Özlem Buluş
@ozlembulus
KTÜ
3 Haziran
5 okur puanı
Nisan 2018 tarihinde katıldı
Ölene kadar sorumlusun, gönül bağı kurduğun her şeyden.
Reklam
"Sevmeyi özledim biliyor musunuz? Kayıtsız şartsız bir gülüşü. Olur olmaz yerde ağzıma bir öpücüğün konmasını. Bir doğruya sevinmekten çok bir saçmalığa gülümseyebilen hoşgörüyü. 'Nerde kaldın' ayazını değil, 'hoş geldin' iyiliğini. Hiçbir şeyle yatışmayan yürek telaşını. Kapı zilleriyle telefonlar arasında tükenmeyi. Geceyi bir hayal hazinesine çeviren uykusuzluğu. Bir gövdenin önünde diz çökmeyi. Kendimi severek yürümeyi kalabalıkta. 'Göğe bakma duraklarını' özledim. Yağmuru kirpiklerden içmeyi. Yumruk kadar bir yüreğe dünyayı sığdırma hünerini. 'Sana sevinç verdiğim sürece ben buradayım' zenginliğini özledim. Otobüs terminallerinin ayrılıkla dönüş karışımı kokusunu özledim. Otel odalarının insanı bir yaprak gibi incelten kederini. Başka kentlere vuran rengini güneşin. Başka sokakların telaşıyla çoğalmayı. Dünyayı yudum yudum aşka çeviren yalnızlığı..."
Burada mutluluk kişiliksiz bir duyguyken, uzaklarda acı bile yaşama bağlıyordu insanı.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Ah, elindeki hazineyi yitirme ustası, hiç olmazsa geçmişini koru.
Gülümsemesi en duyarsız insana bile kederi sevdirecek güzellikteydi.
Reklam
Yalnızlığı ne kadar geniş bir alana yayarsan yay, ne kadar uzak bir zamana ertelersen ertele, acısı ve ağırlığı azalmıyor. Çünkü insan, yüreğini göğüs kafesinde yapayalnız taşıyor.
Susarak ya da koşarak yaşadıklarımız, payını bizden geceleri alıyor sanırım.
Reklam
Kederi ezber ede ede büyüyen bir çocuğun olgunluğudur gülüşüm.
Ne kadar kötü olursa olsun herkesin geçmişi, cenneti oluyor bir süre sonra.
Neden akşamlar başkalarının evleri için günü noktalayan bir ışık toplamıdır da bizim evlerimize simsiyah bir pıtrak topu gibi düşer?
İçine günah karışmamış bir sevinç gösterebilir misin?
Benim ikide bir dağlara bakmam, senin gözlerini denizden ayırmaman geldiğimiz yeri mi gösteriyordu, ayrılığın bir işareti miydi yoksa?
Ayrılığı bile bir ayrıcalık diye sundum da, sen kapıların hep aynı saatlerde açılıp kapanmasını bekledin.
Reklam
Kalabalık öyle bir korunak ki gizlenmek için duvarlar gerekmiyor.
Koro halinde susuluyordu ve yalnızca yüksek sesle konuşanlara inanır olmuştu insanlar.
Kimsenin ortak türküsü yoktu ve kimse türküsünü bir başına söyleyemiyordu.
Hapishanenin parmaklıkları arasından iki adam dışarı baktı; biri çamuru gördü, diğeri yıldızları.
Sayfa 179 - EpsilonKitabı okudu
Ruhunu keşfeden kişi, bir şehri fetheden kişiden daha güçlüdür.
Sayfa 133 - EpsilonKitabı okudu
Siz, olduğunuzu düşündüğünüz kişi değilsiniz. Siz, ne düşünüyorsanız osunuz.
Sayfa 127 - EpsilonKitabı okudu
Reklam
Geleceği düşünmeyin! O, kendi başının çaresine bakacaktır.
Sayfa 21 - EpsilonKitabı okudu
Anlatılamayan mükemmelliğe dikkat et. İçinde tehlike saklıdır.
Sayfa 74 - misis kitapKitabı okudu
Eğer sözcüklerinizi yutmaya zorlanmasaydınız, belki de konuşmanın gücünü hiçbir zaman bu kadar güzel öğrenemezdiniz.
Sayfa 34 - misis kitapKitabı okudu