Orada bir palyaço vardı. Biraz uzaklarda çok methettiler. Gittim gördüm. Dediler ki insanın tüm stresini, tüm dertlerini alır yok edermiş dediler.
Önce inanamadım ama gittiğimde gördüm ki iflah olmaz sandığım müzmin isyankâr olan beni bile mutlu etti, güldürdü, hüznümü, dertlerimi aldı. Öyle şen şakrak hareketler yapıyor, öyle güzel konuşuyordu ki, hani derler ya ağzından bal damlıyor, öyle işte. Her zaman kalabalık olurmuş, yine çok kalabalıktı ve herkes yüzünde gevrek bi gülümseme ile ayrıldı yanından. Gösteri sonrasında herkesle tek tek tokalaştı ayrıca.
Sevindik sevinmesine ama nereden bilebilirdik bizden aldığı tüm acıları kendi içinde biriktirdiğini, sıkıntıdan kanser olmuş, çok dertliymiş. Aslında hep dertliymişte belli etmezmiş. Biz onu ömrü boyunca hep güler yüzlü zannedermişiz. İşin aslı senden aldığını kendinde biriktirirmiş.
Şimdi dua edelim de palyaçoya, kurtulsun bu hastalıktan tez zamanda, şifa bulsun diye.
Ömer Yaşar