Papalagi'nin Hiç Zamanı Yok
"Sanıyorum ki,çok sıkı tuttukları için zaman, ıslak elden kayan yılan gibi akıp gidiyor ellerinden.Zamanın kendisine gelmesini beklemezKollarını açıp, yakalamak için peşinden koşar.Zamanın huzur içinde güneşin altında serilmesini kıskanır, ister ki hep hep yakınında olsun, şarkı söylesin, iki laf etsin.Oysa zaman sessiz ve uysaldır, huzur ister,güneşin altında döşeğine uzanıp yatmak ister.Papalagi zamanı tanıyamadı,anlayamadı."
Sayfa 56Kitabı okudu
Papalagi'nin Hic Zamani Yok
Gunesin dogusuyla batisi arasinda kullanmadigi hicbir zaman kalmasa yine de yetmez Papalagi'ye.
.....
Oysa zaman sessiz ve uysaldir, huzur ister, gunesin altinda dosegine uzanip yatmak ister. Papalagi zamani taniyamadi, anlayamadi. Bu yuzden, o kaba gelenekleriyle hor kullaniyor onu.
Papalagi'nin Hiç Zamanı Yok
Papalagi, "Ne kötü, yine bir saat geçti" diye yakınır. Çok kederlenmiş gibi de yüzünü ekşitir. Halbuki taptaze bir saat başlamaktadır o anda.
Papalagi'nin Hiç Zamanı Yok
"Papalagi zamanı tanıyamadı, anlayamadı. Bu yüzden, o kaba gelenekleriyle hor kullanıyor onu."
Sayfa 56 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
Papalagi'nin Hiç Zamanı Yok
"Papalagi, bütün gücünü ve aklını, nasıl ederim de şu zamanı genişletirim diye düşünerek kullanır. Zamanı durdurabilmek için suya, ateşe, fırtınaya,hatta gökyüzündeki şimşeklere bile başvurur."
Sayfa 56 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
Papalagi'nin Hiç Zamanı Yok
"Ama, hepsinden çok sevdiği bir şey vardır ki,bunu elle tutmak mümkün değil: Zaman!"
Sayfa 52 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
Papalagi'nin Hiç Zamanı Yok
Papalagi zamanı tanıyamadı, anlayamadı. Bu yüzden, o kaba gelenekleriyle hor kullanıyor onu.
Sayfa 56 - ayrıntıKitabı okudu
Papalagi'nin Hiç Zamanı Yok.
...
Bu zaman gürültüleri duyulduğunda Papalagi, " Ne kötü, yine bir saat geçti " diye yakınır. Çok kederlenmiş gibi yüzünü ekşitir. Halbuki taptaze bir saat başlamıştır o anda.
...
Sayfa 53 - ayrıntıKitabı okudu
"Papalagi'nin Hiç Zamanı Yok..."
Sayfa 53Kitabı okudu
Papalagi'nin Hiç Zamanı Yok
Avrupa'da zamanı olan çok azdır. Belki de hiç yoktur. Bu yüzden herkes yaşamın içine fırlatılmış birer taş gibi koşuşturur. Hemen hepsi yürürken yere bakar ve daha hızlı ilerleyebilmek için kollarını ileri savurur. Eğer durduracak olursan isteksizce, " Niye beni rahatsız ediyorsun?" derler. " Kaybedecek zamanım yok, sen de kendi zamanını değerlendirmeye bak." Sanki hızlı yürüyen insan daha değerli, yavaş yürüyenden daha yürekliymiş gibi davranırlar.
Sayfa 55Kitabı okudu
Papalagi'nin hiç zamanı yok...
"Güneşin doğuşuyla batışı arasında kullanmadığı hiçbir zaman kalmasa , yine de yetmez Papalagi'ye."
Papalagi( beyaz adam )yani kasıt Avrupalılar.
Sayfa 52Kitabı okudu
Papalagi'nin Hiç Zamanı Yok
Kaç yaşındasın demek kaç dolunay boyunca yaşadığın anlamına gelir. Oysa dolunayları saymak, bunun hesabının peşine düşmek pek tehlikelidir, çünkü böylece insanların genellikle kaç dolunay yaşadığı ortaya çıkar. Kişi buna çok dikkat ederse ve yeterince çok dolunay geçmişse, "Artık yakında öleceğim" demeye başlar. Ondan sonra ne keyfi kalır ne de başka bir şeyi ve kısa süre sonra da gerçekten ölür gider.
Sayfa 55 - Ayrıntı