Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Pargalı İbrahim Paşa - Ben İbrahim
youtu.be/oOjDUBipwGM Hatırlamak gizli bir ibadet benim için. Günahlarımdan arınmak, masumiyete dönmek. Ben İbrahim Manolis'ten olma Sofia'dan doğma, Pargalı dönme. Dönmek nasıl bir şeydir? İnsan nereye döner? Döndüğü yer neresidir? Geriye dönmek var mıdır? Mümkün müdür yoksa kader sadece ileriyi mi gösterir?  Geldiğin döndüğün yer orda mıdır, bekler mi? Baksan görür müsün? Kalbin dönerken pusulan mıdır? Geçtiğin yerleri unutmadan, aynı yerlerden geçerek yine evin yolunu bulabilir misin? Geçtiğin deniz, vardığın liman, bulduğun yuva seni hatırlar mı? Seni koynuna alıp esirgeyip saklar mı?  Dönmek kabiliyet değil! Zarurettir İbrahim. Ben ibrahim. Cenneti, cehennemi hep içinde taşıyan, kendi şeytanıyla dost, postun şeyhiyle müttefik ama hep tetik. Arafın yüce kapısının sadık bekçisi kapı kulu İbrahim. Sultan Süleyman'ın mahreminde sırrında ama hep sınırda olan İbrahim.  Hünkarının derin gözlerinde her gün kendi cenazesini seyreden ibrahim. Sultanının gözlerine baktıkça ölüme koşarak giden ölümüne kaza namazları kılınan İbrahim.
Liyakat sisteminin işleyebilmesi için kabiliyetin önünün açık olması gerekir. Siz zeki, çalışkan, eğitimli, birikimli bir insansanız şunu bilmeniz gerekir: "Ben, çalıştıkça, bilgilendikçe, hizmet ettikçe, başarılı işler yaptıkça; patronun yani sultanın onayıyla en yüksek pozisyona bile gelebilirim." O en üst pozisyon holdingde CEO, Osmanlı Devleti'nde ise sadrazamlık, yani başbakanlıktır. Bu açıdan bakıldığında, bugün birilerinin kalkıp milliyetçilik namına, "Osmanlı tarihinde şu kadar devşirme sadrazam var" diye güya Osmanlı'yı eleştirmesi kadar bilinçsizce bir şey olamaz. Devşirmelerin, yani yeteneğiyle istihdam edilenlerin devlete yaptığı katkılar olmasa Osmanlı bir dünya devleti olamazdı. Sokullu'nun, Kılıç Ali Paşa'nın, Pargalı Ibrahim Paşa'nın olmadığı bir Osmanlı Devleti ve medeniyeti hayal edilemez.
Sayfa 148
Reklam
56 syf.
·
Puan vermedi
·
4 saatte okudu
türk tarih kurumunun bastığı güzel kitaplardan.. (=
-ön bilgi- ağustos 1526da mohaçtaki meydan savaşında ordusu osmanlıya mağlup olan macar krallığının başına aralık 1526da I. ferdinand seçilir. macarlar, almanların I. ferdinandı destekleyeceğini ve I. ferdinandın orta avrupadaki türk ilerleyişini durduracağını düşünür. I.ferdinand macaristan kralı olduktan sonra rakibi (kanuninin desteklediği)
Yolculuk Günlüğü 1530
Yolculuk Günlüğü 1530Benedict Curipeschitz · Türk Tarih Kurumu Yayınları · 198913 okunma
304 syf.
9/10 puan verdi
Yazarın Kanuni ile ilgili üçlemesinin son kitabı imiş. Öncesinde Kanuni ve Sultan romanları varmış. Ben bunu kitabı okumaya başladığımda öğrendim ve bir an için okumaktan vaz geçtim. İlk ikisini okuduktan sonra üçüncüyü okumak daha doğru olabilir miydi? Ancak sunuşta bu sorunun cevabı vardı; bağımsız bir roman gibi okunabilirdi. Okay Tiryakioğlu'nun Yavuz ve Mevlana adlı kitaplarını okudum ve açıkçası ikisini de çok beğendim. Tiryakioğlu'nun farklı bir roman tekniği var. Aynı farklılığı burada kullanmış. Romanın baş kahramanı hayali bir karakter olan Vehimi Orhun Çelebi. Zaten roman onun yargılandığı divanda verdiği savunmanın tutanakları üzerinden gidiyor. Yavuz dönemini ve Kanuni dönemini yaşayan, yaşı 80'i geçmiş bir ihtiyardır artık Vehimi Çelebi. Ancak kendisi Yavuz tarafından kurdurulan Çelik Hilal teşkilatının bir numaralı kişisidir. O yüzden casusluktan seferlerde asker olmaya kadar pek çok kritik devlet hizmetinde yer edinmiştir. Romanda boğdurulan Şehzade Mustafa Çelebi ile Kanuni de ikincil kişiler olarak yer buluyorlar kendilerine. Tabii Yavuz Sultan Selim, Kanuni'nin diğer çocukları Şehzade Bayezid ve şehzade/Sultan II. Selim ile Hürrem Sultan, Mihrimah Sultan, Pargalı İbrahim Paşa, Zal Mahmut Paşa, Sokollu Mehmet Paşa, Rüstem Paşa, Düzmece Mustafa, Şah Tashmab gibi devrin önemli karakterleri de az ya da çok yer ediniyorlar kendilerine. İçinde aksiyon da olan, iyi kurgulanmış ve tahkiye edilmiş bir roman, ben çok beğendim. Tavsiye ederim...
Süleyman Han
Süleyman HanOkay Tiryakioğlu · Timaş Yayınları · 2013306 okunma
144 syf.
·
Puan vermedi
Öncelikle kitap 1911 yılında doktora tezi olarak yayınlanmış. Bazı yerlerde yanlışlar var ve bu editör notu ile düzeltilmiş, editör ayrıca zaman zaman Türk karşıtlığı olduğunu ve bunun da düzeltildiğini belirtmiş. Ancak ben kitabın birkaç cümle hariç neredeyse hiçbir yerinde Türk karşıtlığı sezemedim. Pargalı İbrahim Paşa hakkında bulabileceği tüm kaynakları kullandığını düşünüyorum. O dönemin elçilerinin yazdıklarını ve yine aynı dönemin tarihçilerinin eserlerini kitabında kullanmış. Bunun dışında belirli zamanlarda yaşamış yerli ve yabancı tarihçilerin de eserlerinden alıntılar kullanmış. Yani yazarımız gayet güzel ve olabildiğince objektif davranmış. 2011 yılında basılan elimizdeki kitapta Pargalı İbrahim Paşa'nın hayatını baştan sona anlatan tek kitap olduğu yazıyor bu da kitabın önemini arttırıyor.
Pargalı İbrahim Paşa
Pargalı İbrahim PaşaHester Donaldson Jenkins · Yeditepe Yayınevi · 201531 okunma
Pargalı Damat İbrahim Paşa (1493, Parga - 15 Mart 1536, İstanbul)Pargalı İbrahim Paşa Rumca, Farsça, Sırpça ve İtalyanca dillerini iyi bilmekteydi. Devrinin en etkili adamlarından olan Pargalı Damat İbrahim Paşa çok iyi bir siyasetçi ve bürokrat olarak tanınmaktadır. Pargalı İbrahim Paşa müzik alanında çocukluğundan itibaren yoğun bir eğitim almış
22 öğeden 16 ile 22 arasındakiler gösteriliyor.