"Karanlık sanaldır. Karanlık diye bir şey yoktur.
Asıl var olan ışıktır. Karanlık sadece ışığın yokluğudur.
Işık üzerinde çalışabileceğimiz bir konudur, ama karanlık değil.
Soğuk da karanlık gibi sanaldır. Soğuk ısının yokluğudur.
Kötülük de sanaldır ve yoktur, tıpkı karanlık ve soğuk gibi.
Kötülük insanın beyninde ışığın, kalbinde iyiliğin olmamasıdır. "
Einstein'in çocukluğuna atıf yapılan filmdeki bu anekdot bize var olanları arttırarak sanal olanlardan kurtulabileceğimizi gösteriyor.
Pek çoğumuz karantinalar sebebiyle hazır evdeyken içimizdeki kötülükten ve karanlıktan kurtulmak için kendimizi geliştirecek bir zaman dilimi yakaladık.
Bu bonus zamanı beyhude eğlenceler arayarak değil kendimizi geliştirerek ışığımızı arttırmak ve karanlığı yok etmek için kullanalım. Okuyalım, düşünelim, Aydınlanalım.
Kant'ın tarifi; "Aydınlanma, insanın aklını kendisinin kullanmaya başlamasıdır."diyerek bize yol gösteriyor. Başkalarının akıllarıyla değil kendi aklımızla hareket etmeyi öğrenmek yani aydınlanmak için böyle müsait bir zamanı bir daha ne zaman buluruz kim bilir. !