Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Kemal sayar güncel
Camus, Veba’yı yazdığında temel meselenin şehri kuşatan değil bizi içten içe çürüten veba olduğunu düşünüyordu. Ona göre, salgın günlerinde insanda takdir edilecek şeyler kınanacak şeylerden daha fazlaydı. ‘Kışın ortasında, içimde mağlup edilemez bir yaz olduğunu fark ettim’ diye yazacaktı. Yaşadığımız şu salgın günleri bize günlük hayatın
"Karanlık sanaldır. Karanlık diye bir şey yoktur. Asıl var olan ışıktır. Karanlık sadece ışığın yokluğudur. Işık üzerinde çalışabileceğimiz bir konudur, ama karanlık değil. Soğuk da karanlık gibi sanaldır. Soğuk ısının yokluğudur. Kötülük de sanaldır ve yoktur, tıpkı karanlık ve soğuk gibi. Kötülük insanın beyninde ışığın, kalbinde iyiliğin olmamasıdır. " Einstein'in çocukluğuna atıf yapılan filmdeki bu anekdot bize var olanları arttırarak sanal olanlardan kurtulabileceğimizi gösteriyor. Pek çoğumuz karantinalar sebebiyle hazır evdeyken içimizdeki kötülükten ve karanlıktan kurtulmak için kendimizi geliştirecek bir zaman dilimi yakaladık. Bu bonus zamanı beyhude eğlenceler arayarak değil kendimizi geliştirerek ışığımızı arttırmak ve karanlığı yok etmek için kullanalım. Okuyalım, düşünelim, Aydınlanalım. Kant'ın tarifi; "Aydınlanma, insanın aklını kendisinin kullanmaya başlamasıdır."diyerek bize yol gösteriyor. Başkalarının akıllarıyla değil kendi aklımızla hareket etmeyi öğrenmek yani aydınlanmak için böyle müsait bir zamanı bir daha ne zaman buluruz kim bilir. !
Reklam
Bu fırtına dindiğinde o mutlu azınlık içinde olacak mıyız?
Hepimiz inlerimize çekildik. İçerdeyiz ama içimizdeki çığlık dışarı çıkabilmek için deli gibi çırpınıyor. Kimse duymasa da o çığlığı, bizler hepimiz ayrı ayrı duyuyor, ilk defa bir şeyi ne kadar istesek de duymamazlıktan gelemiyoruz. Dün kocaman olan dünyalarımız neredeyse bir günde küçüldü, küçüldü ve biz şimdi o küçücük dünyamızın içine sığmaya
Korona günlerinde EĞİTİM’i yeniden düşünmek!
Dünya değişiyor, dönüşüyor, modernleşiyor derken yeni bir evreyle yüz yüze geldik. Bu sefer bütün insanlığı belki de bütün evreni ilgilendiren yeni bir merhale… Yani evrensel bir vaka… Ama her geçen gün bu vakanın oluşturduğu hasarın boyutları daha da belirginleşiyor. Büyüdükçe büyüyor bu felaket!... Dünya genelinde yaşanan global bu
Merhaba. Çoğumuz okuldan, işten, sosyal yaşamdan uzaklaşmak zorunda kaldı. Temizlik yapmak ve gündemi takip etmek dışında pek bir şey yapamaz hâle geldik. Kâbus gibi ve üstelik ne kadar süreceği, ne zaman biteceği belli değil.. Ama madem evdeyiz, vaktimizi nasıl geçireceğiz? Önerilerim videoda: youtu.be/WBoP-VeWFXs Umarım bu günleri eksilmeden atlatabiliriz. Sevgiler.🙏
bunları yazmaya henüz kitap bitmeden de olsa mecbur hissediyorum. bütüncül bir bakışın değil oldukça görücü bir tipin yaklaşımını benimsiyorum kısmen. başından beri, kitapların cümlelerden kelimelerden müteşekkil olduğunu bu sebeple bütününden evvel cümle cümle neler hissettirdiğini kendi içimde tartışmış olarak ve istemeden bir sayfayı
Reklam
DİLİMİZDEKİ VİRÜSLER
Yaşlı babaannesiyle caddede yürümekten utanır genç kız. Şalvarlı ve sakallı babasının iş yerine gelmesi, mahçup eder genç adamı. Çünkü o genç kız ile o genç adamın gençlikleri “kullanılmaya” elverişlidir ve ikisinin de “kullanılmalarına” tek en engel, kökleridir. Ve çünkü onların kökleri misk gibi İslâm kokmaktadır. Öyleyse ne yapıp
221 öğeden 141 ile 150 arasındakiler gösteriliyor.