Nicole Van Os, "Osmanlı müslümanlarında feminizm" başlıklı makalesinde Türkiye'deki kadın hareketinin batıdaki feminizm anlayışından ayrılan yönleri üzerinde durarak toplumların kendi koşullarına göre feminizmin de kendi içinde kollara ayrıldığı fikrinden hareketle Osmanlı kadın hareketini "ailesel feminizm" (sosyal feminizm)olarak nitelendirir. Çünkü kadınların hak ve talepleri "tam eşitlik" yerine "farklılıkta eşitlik" fikrine dayanmakta, dolayısıyla aslında Ataerkil toplumu kabul edip kadının bu toplum düzenindeki şartlarını değiştirmeye odaklanmaktadır.
Sayfa 34 - Metis yay.
Hızlanan dünyaya ayak uyduramayan bekçi
Gezegene ayak basar basmaz bekçiyi saygıyla selamladı. "Günaydın. Fenerini niçin söndürdün?" "Yönetmelik böyle. Günaydın." "Nasıl?"
Sayfa 60 - Bölüm 14Kitabı okudu
Reklam
#Günaydın. Felakete doğru hızla ilerliyor insanlık. Gözünü hırs bürümüş, altını üstüne getiriyor dünyanın. #Nefes alacak yerimiz dahi kalmayacak bu gidişle. Peki insan, ne yapmalı bunca fenalığın içinde? Mahir Ünsal Eriş, "İnsan, değil sevmenin, dünyanın sonu gelmeyecek sanıyor sevince." der. Sevin. İnsanları, ağaçları, toprağı, dünyayı öyle bir sevin ki sonu gelmesin hiçbir şeyin. Var olun.
Mahir Ünsal Eriş
Mahir Ünsal Eriş
Benim ne ırk ön yargım var, ne sınıf ön yargım var, ne de din ön yargım var. Tek umursadığım kişinin insan olması ve bu benim için yeterli. İglosunda somon yiyerek hayatını devam ettiren bir Eskimo ile Şanzelize'de günün her öğünü kırmızı et yiyen bir Fransız arasında, Haftanın tüm günlerinde çalışan mavi yakalı ile ona müdürlük yapan beyaz yakalı arasında, Vatikan'daki katolik bir hristiyan ile Nepal'deki bir budist arasında aha şu kadarcık bir fark yoktur. İnsanları kategorize etmeyenlere günaydın, diğerlerine kuş pisliği... Evet
"Peki ya sen." dedi, sanki konuşmamızda bir saatlik bir kesinti olmamış gibi, "senin tek sahip olduğun, kitaplar. Geçmişin üzerine, dışkının üzerine konan bir sinek gibi konuyorsun sen." Elbette kızdım, ama gülümsedim ve neşeyle, "Konmak mı" dedim. "Bak, en azından hareket ediyorum ben." "Benimle artık konuşmuyorsun." dedi. "sayı yapmak için benimle tilt makinesiyle oynar gibi oynuyorsun." "Günaydın, Hamlet," diye yanıt verdim ve bundan sonra ne diyeceğini sabırla bekleyerek koltuğumda oturdum. Ama konuşmadı, çalışma odasının kapısını arkasından yavaşça kapatarak gitti.
Sayfa 15 - Uzay geometriKitabı okudu
517 öğeden 651 ile 517 arasındakiler gösteriliyor.