Hastanede ilk olarak kura çekerek güne başlarız ve ben genelde 107 numaralı odayı çekerim. Odaya her girdiğimde eşiyle ilgilenen tatlı bir amcayla günaydınlaşırız. Teyze kanser ile mücadele ediyor ve yaşadığı her şeye rağmen güzel bir gülümsemeyle beni karşılıyor. Her nöbette odalarındaki orkidenin güzelleştiğini fark ediyorum ve bunu dile getiriyorum. Amca mutlu bir şekilde hanım ne derse onu uyguluyorum ve sonuç bu diyor ve o günden sonra her tedavi saatinde teyze ile çiçekler üzerine sohbet ediyoruz. Bana bahçesindeki çiçeklerini anlatıyor ben de ona ufak pencere köşelerinde yetiştirdiğim çiçeklerimi anlatıyorum. İkimiz de bir an kargaşanın, yoğunluğun ve stresin içinden uzaklaşıyoruz ama birden hüzünleniyor çünkü uzun süredir hastanede kaldıklarından çiçeklerinin durumları nasıl yoksa kurudular mı bunları bilmediğini söylüyor. Ben de üzülme diyorum çıkınca amcayla daha güzellerini büyütürsünüz yenilerini ekersiniz diyorum ama içime bir burukluk oturuyor acaba birlikte çıkabilecekler mi diye... Bu sohbetimizden sonra kura da onları çekmemeye başlıyorum ve yoğunluktan zamam bulamadığımdan teyzeyi sormaya gidemiyorum da ama dün koridorda amcayı görüyorum gizlice beni odalarına çağırıyor beni mi özlediniz diyerekten gidiyorum yanlarına teyze kaç gündür beni beklediğini bana evinden bir yakını aracılığıyla ufak bir hediye getirdiğini söylüyor:) işte bu güzel kaktüsler çok güzel bir çiftin yuvasından benim pencere köşeme yerleşiyor ve tarifi zor bir hissiyatla gözlerle teşekkür ediyoruz birbirimize....
••• Ben rüzgâr değilim, dokunmam çiçeklere Ben kara parmaklı insan değilim Kirpik uçlarımdan kayar yıldızlar Bilemezsin, hayal akşamlarında Renklerini kuşatan Damıtılmış gözyaşıdır ömrümün . Sen nasıl bu kadar bulut gülmesi Sen nasıl bu kadar bıldırcın sesi Sen nasıl bu kadar pencere önü Sen nasıl bu kadar gök gürlemesi ••• *Nurullah Genç*
Reklam
Kısa ama güzel..
Evime gelecek olursan bana bir lamba getir sevgilim Ve küçük bır pencere Mutlu sokağın kalabalığına bakayım oradan
Furuğ Ferruhzad
Furuğ Ferruhzad
youtu.be/huBv_hN4wpI
Kadın sustu. SARILDILAR Bir kitap düştü yere... Kapandı bir pencere... AYRILDILAR... NAZIM Hikmet
"Kapıyı kapatmak zorunda kalmış ama, pencere kenarında ömür harcamış."
Niçin seninle bir pencere kenarında oturup konuşamıyoruz? Niçin rüzgarlı sonbahar akşamlarında, sessizce yan yana yürüyerek ruhlarımızın konuştuğunu dinleyemiyoruz? Niçin yanımda değilsin? Sabahattin Ali
Reklam
1.000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.