Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
144 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Bu kitabı okumamı nasip eden Allah'a hamdüsenalar olsun, Bismillahirrahmanirrahim, Öncelikle kitabın içeriğinden bahsetmek istiyorum, kitap 3 bölüme ayrılmıştı; Hasan El-Benna hakkındaki diğer din adamları ve alimlerin görüşleri, Gençliğe ve İnsanlığa hitabe ve Cihad. Kitabın ilk bölümünde Hasan el-Benna hakkında ki, Seyyid Kutup dahil birçok
Gençlik ve Cihad
Gençlik ve CihadHasan el-Benna · Ravza Yayınları · 2018148 okunma
Bakmalar görüyorum bütün gün türlü bakmalar Pencere bakması, sabahlar bakması, yeşil otlar bakması Hepsi de beni buluyorlar, hepsi de bir yağmur uysallığında Gördüm suyun ki yumuşak, gördüm ağacın ki katı Gördüm ama şey! gördüm ama nasıl! gördüm ama bu kadar göz!. Aynı bir gözler denizi, aynı bir o kadar canlı..
Reklam
Duymakla, atların çıngıraklarından duyduğunu Bir ateş yakımını dağda En korkulu çağ bu, onu altımızdaki şehirlerden çıkarıyoruz Küflü ev süsleri, geyik durmalı bir hayvan Bizi bakmaya zorlayorlar ayrıca. Şimdi bir aydınlığı durduruyor Beyazlar giyinmiş üç kişi Deli ediyor onları boşlukta Bir pencere az Bir pencere kaybola kaybola..
Niçin seninle bir pencere kenarında oturup konuşamıyoruz? Niçin rüzgarlı sonbahar akşamlarında, sessizce yan yana yürüyerek ruhlarımızın konuştuğunu dinleyemiyoruz? Niçin yanımda değilsin?
Sabahattin Ali
Sabahattin Ali
Kadın sustu. -SARILDILAR Bir kitap düştü yere... Kapandı bir pencere... -AYRILDILAR...
"Sen bu çirkin dünyanın, pencere önü çiçeğisin."😊🌸
Reklam
Derdin varsa git denize anlat. Kedilere, bulutlara anlat. Pencere pervazında çiçeklere anlat. İnsana dert anlatılır mı hiç? Aşık Veysel
Bizi hüznümüzle yargılayın. Pencere kenarında bir sigara boşluğunda vurun kalbimizden. Bize bu yaraşır, en çok da bu yakışır. Kalbimizden vuruluruz. Aşkla vuruluruz, acıyla vuruluruz, haksızlıkla vuruluruz, vurgunla vuruluruz. Vurulduğumuz bilumum şeyler bizi yenik kılar. Yenilgimizle oturur gurur duyarız.
"Niçin seninle bir pencere kenarında oturup konuşamıyoruz? Niçin rüzgarlı sonbahar akşamlarında, sessizce yan yana yürüyerek ruhlarımızın konuştuğunu dinleyemiyoruz? Niçin yanımda değilsin?"
Kürk Mantolu Madonna
Kürk Mantolu Madonna
184 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
29 saatte okudu
Kitabın konusu: Bir ev kedisi olan Pepe; yaşadıkları binanın 4. katında kimsenin haberdar olmadığı, dışarı çıkmayan, odasında yalnız başına sürekli resimler çizen, kilitli bir pencere ardından dışarıyı izleyen bir çocuğu fark eder ve ona annesinin söylediklerine uymadığını gördüğü için kendince “Hayır” adını verir. Hayır; neden sürekli odasındadır, annesiyle neden iyi bir iletişimleri yoktur, neden dışardaki çocuklarla oynamıyordur ve neden penceresi kilitlidir? Pepe’nin bundan sonra tek bir amacı vardır o da Hayır’a arkadaş bulmaktır. “Dördüncü kattaki çocuk, arkadaş arıyor?” çağrısını insanlara duyurmaya çalışan hayvanların yürek ısıtan bu öyküsü gerçek bir hikayeye dayanırken Tohum Otizm Vakfı tarafından da tavsiye ediliyor. Komşuluk, arkadaşlık, aile, sevgi ve dayanışma konularını bir kedinin pencesinden eğlenceli bir dille anlatırken otizm ve kedilerin iç dünyası konularına yüksek farkındalık oluşturan, fazla akıcı bir eser. 5. sınıftan itibaren okunabilir.
Mırıldanan Çocuk
Mırıldanan ÇocukGabriele Clima · Timaş Çocuk Yayınları · 2020795 okunma
Reklam
Şiirsiz bir mânevî âlem, mânevî âleme pencere açmamış bir şiir dünyası olabilir; ama yoksul dünyalar olarak.
112 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Macera Ekspresi
Dünyamızı tüm kötülüklerin dışarı atılabilecegi bir pencere düşünün işte bu kitap tamda bunu anlatıyo iyilik ve kötülüğün farkını cok güzel anlatıyo yigit diye bir cocugun ve üc arkadaşının iyilik için girdikleri mücadeleyi anlatıyo
Macera Ekspresi - Dünyanın Dışına Açılan Pencere
Macera Ekspresi - Dünyanın Dışına Açılan PencereÖzgür Balpınar · Timaş İlk Genç Yayınları · 202264 okunma
Gözlerim, kulaklarım, tüm duyularım sabahtan geceye, geceden sabaha kadar hiç beslenemiyordu. İnsan kendi bedeniyle ve masa, yatak, pencere, lavabo gibi sessiz nesnelerle baş başa kalıyordu; simsiyah bir sessizlik okyanusunun içindeki cam fanuslu bir dalgıç gibi, dünyayla bağlantısını sağlayan ipin koptuğunu fark eden ve bu sessiz derinlikten asla çıkamayacağını bilen bir dalgıç gibi yaşıyordu.
Yüzler, hayatın yüküyle değişir ancak gözler, eski zamanlara açılan bir pencere olarak kalır...
Canıım Sohrab, nasıl güzel yazmışsın..
Doğunca sabahları güneş, doğalım. Uçurtalım heyecanları. Fezâ, renk, sedâ, pencere idrâkine nem çalalım. Oturtalım gökyüzünü iki “varlık” hecesi arasına. Doldurup boşaltalım ciğerlerimizi sonsuzlukla. İndirelim kırlangıcın omuzundan bilim yükünü. Adını geri alalım buluttan, Çınardan, sivrisinekten, yazdan. Yağmurun ıslak ayaklarında çıkalım sevgi tepesine. Açalım kapımızı beşere, nûra, bitkiye, börtü böceğe. Belki de budur işimiz: Nilüfer ile asır arasında Gerçeğin sesi peşinde koşmak..
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.