Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
~ LE VERBE ÊTRE ~ Büyük çizgileriyle tanıyorum umutsuzluğu. Kanadı yok umutsuzluğun, akşam vakti deniz kıyısında bir taraçada, toplanmış bir sofrada kalayım demiyor. Umutsuzluk bu, o bir sürü olayların dönüşü değil bu, tıpkı akşam karanlığında bir karıktan öbürüne giden tohumlar gibi. Bir taşın üstündeki yosun ya da su bardağı değil o.
~ LE VERBE ÊTRE ~ Başlamışsak bitiremeyiz umutsuzluğu.
Reklam
Pomes Penyeach (1927) / Dua
Çek al benden yine Bıktıran yaşamımı! Daha eğil üzerime, tehditkâr başınla, Yıkılışımdan gururlu, hatırlayarak, acıyarak Ona, bir zamanlar o olana.
Pomes Penyeach (1927) / Dua
Buradayım. Boyun eğdiren, bırakma beni! Tek sevincim, tek kederim, Gaspet beni, koru beni, teselli et beni, ah esirge beni!
Şehir bir yazıdır; şehirde dolaşan kimse bir başka deyişle şehri kullanan ve yaşayan kimse (yani biz hepimiz), kendi zorunlukları ve yer değiştirmelerine göre sözcenin parçalarını ayırıp bunları gizlice, kendine göre gerçekleştirmek isteyen bir okura benzer. Bir şehirde dolaştığımızda, hepimiz, bir tek dizesini değiştirdiğimizde farklı bir şiirle karşılaşacağımız Queneau'nun 100 000 Milyon Şiir'inin (100 000 millions de poèmes) okuru durumundayız demektir. İşte bizler de, bir şehirde yaşadığımızda, farkında olmadan biraz bu öncü okur konumunda bulunuruz.
Sayfa 214 - Yapı Kredi Yayınları
Paul Verlaine-18
Poèmes Saturniens'in [Zühal Şiirleri] çoğu şiirleri, Verlaine henüz okul sıralarındayken kaleme alınmıştır. Bu şiirler, iyi yürekli kuzin Elisa'nın baskı giderleri için avans vermesi sayesinde Lenmerre tarafindan -tuhaf bir rastlantı sonucu François Coppée'nin ilk yapıtıyla aynı günde- yayımlanır ve basında "hoş bir düşmanlıkla" kaşılanır.→
Sayfa 101 - Can Yayınları ModernKitabı okudu