Biz o kadar uzak olduğunu zannederken, geçmişin bu kadar yakın olması ne tuhaf. Bir cümleden fırlayıp sizi çağırıvermesi tuhaf. Her bir nesne ve sözcüğün, içinde bir hayalet barındırabilmesi tuhaf.
Bende şu amaçlar belirleyen adamlardandım. Her yıl, her doğum günü, her ayın biri ya da pazartesi yeni bir insan olmak için uyanırdım. Hele ki güneşli bir günse, bütün dünyayı değiştirebileceğimi sanırdım. Artık hepsi çok uzaklarda kaldı.