Barva, karakolun köşesine dayanmış hücrenin demir parmaklıklarına iri omzunu yaslarken "Sen de denemelisin," diye önerdi ablasına.
"Neyi?" Dadali bakışlarını tavandan ayırma zahmetine bile girmemişti.
"Artık yaşamayı ha? En azından yemek kadar basit bir şeyden zevk almak yas tutmana engel olmaz abla."