Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.13
304 syf.
·
Puan vermedi
Aralık 1914'teki Sarıkamış harekatını konu alan bir roman. Esas karakter Faik Çavuş. Onun yanında Kadir Ağa ve Ziver gibi karakterler de var. İsmail Bilgin tarihi vesikalara dayanarak kurmuş romanını. Türk tarihinin en hazin sayfalarından birisidir Kafkas Cephesi. İnsanın içini burkan, adı gibi ardına hüzün bırakan bir roman. Haziranın sıcağında okumama rağmen Allahüekber Dağlarının o beyaz örtüsünü ve kışın soğuğunu iliklerimde hissettim. Tahmini 90.000 şehit verdiğimiz o büyük faciayı hatırlamak isteyenlere tavsiye ederim. Rahmetle anıyoruz her birini..
Herkese merhabalar
Ne biz boş duracağız ne de sen sahipsiz kalacaksın. Milli ve manevi değerlerle dolanmış, kuşanmış nice genç yiğitler bu bayrağı elden ele taşıyacak. Ay yıldızlı al bayrak, en yükseklerde şerefle ve şanla dalgalanacak
Yerli ve milli insansız hava araçlarının(İHA) geliştirilmesinde öncü olan Selçuk Bayraktar'ın bilimsel çalışmalarını ailesini ve kendisiyle ilgili bilgileri tek tek öğreneceğiz.
Çocuklarımıza ve okuyan herkese vatan sevgisi,azmin sonucunu, çalışkanlık, özveri ve kararlılık aşılamak, hayallerinin peşinden gitmek, teknolojiyi sevdirmek ve en önemli husus vatanına milletine siz yapamazsınız diyenlere yapabildiklerini göstermek.
Daha küçük yaşta göklere aşık olan Selçuk Bayraktar gökyüzüne imza atıyorum diye başladı . Bizim hikayemiz köklerden göklere uzanıyor. Bugün göklere imzasını attığını herkese gösterdi. çocuklarımıza gençlerimize öncü oldu. Onlara yol gösterdi. Selçuk Bayraktar'ın yolundan ve izinden giden tüm gençlere de selam olsun
Birilerinin yurt dışına bağımlı olma zorunluluğu milletimize olan sorumluluğumuzun önüne geçemez. 'Özdemir Bayraktar'. (Rahmetle,minnetle anıyoruz)
Herkese merhabalar
Bugün İslam felsefesi ve sosyolojisi üzerine yazılmış mükemmel bir eseri incelemeye çalışacağım. Kitaba geçmeden önce kitabın yazarı olan merhum Ali Şeriati'den bahsedelim:,
Ali Şeriati, 1933 yılında İran'ın Horasan bölgesinde doğmuştur. Babası eğitimli bir aileye mensup olan din öğretmenidir. Babası ile beraber dönemin siyasi tartışmalarına etkin bir şekilde katılmıştır.
Şeriati, din sosyolojisi ve çağdaş İslam düşüncesi üzerine eserler vermiştir.
"dine karşı din" eseri de bu konu üzerine yoğunlaşmıştır.
Her başkaldıran, devrimci aydın gibi Şeriati de birçok kez hapis yatmıştır.
Ama hiçbir zaman inandıkları adına yaşamaktan vazgeçmemiştir. Ali Şeriati İran'da polisler tarafından arandığı için İngiltere'ye gitmiştir. 1977 yılında (44 yaşında) İngiltere'de şehit olmuştur...
ALİ ŞERİATİ' Yİ RAHMETLE ANIYORUZ.
Şimdi kitap ile ilgili konuşalım:
kitap, "sizi rahatsız etmeye geldim" cümlesi ile başlar. gerçekten de kitabı okurken doğru sandığımız şeylerin ne kadar yanlış olduğunu görebiliyoruz.
Kitabın asıl anlatmak istediği dinin yüzyıllardır hep bir din ile savaştığıdır.
Materyalizm ve ateizmin son 2,3 asırdır var olduğunu açıklamaktır.
İslam dünyası ile önemli birçok bilgiye ulaşabileceğiniz bu eseri her dine mensup kişilerin okuması gerektiği kanısındayım. Kitap, 70 sayfa olmasına rağmen yukarıda anlattığım konuları detaylıca, derinlere inerek mükemmel bir üslupla anlatmıştır. Kitap, tabiri caizse benim ufkumu genişletti.
Kitabın konusu ilginizi çekti ise ertelememenizi düşünüyorum.
İYİ OKUMALAR.
Bugün dayımın vefatının 2. sene-i devriyesi... Bizde sevdikleri, sevenleri olarak onun şahsında tüm ölmüşlerimize bir hatim okuduk, Allah kabul eder inşallah. Sevgi, saygı ile hatırlıyor, rahmetle anıyoruz her zaman. Ölüm ne kadar uzak gelirse gelsin bize, bir anlık mesafede, yanıbaşımızdadır. Ve de ölümün yaşı yoktur deriz hep, doğru. Yine de
Kur'an-ı Kerim (Hafız Boy): Aliyyü'l-Kari-TarzıKolektif · Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları · 201425 okunma
Osman Turan hocamızı rahmetle anıyoruz...
"Sel gibi aktık Anadolu'ya;
Kılıç kırıldı, yer-gök kan oldu,
Nehir taştı sel oldu,
Bahar geldi yaz oldu,
ve sonunda Anadolu Türk'ün oldu...
Peygamberime and olsun!
Adını taşıyacağız batıya,
Durmadan, dinlenmeden ileri...
Olurda dönersek geri,
gök girsin kızıl çıksın!
04.2023
Bilindiği üzere özellikle Selçuklular üzerinde bir okuma veya araştırma yapmak istendiğinde başvurulması gereken şahsiyetlerden biri hiç şüphesiz Prof. Dr. Osman Turan'dır. Bu eseri gayet tabi hemen herkes rahatlıkla okuyup anlayabilir. Okuduğum baskı 1993 olduğu halde bazen sözlüğe bakmam dışında takılmadan okuyabildim. İlgililer için mutlak elden geçirilmesi gereken bir eserdir.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Meral Leblebili Gazoz
Tohumları, üzerine dökülecek birkaç damla su hayaliyle yirmi altı yıl özenle saklanan hikâye, nihayet 2021 yılı Mart ayında filizlendi ve yaklaşık bir buçuk yıl süren bir çalışmanın ürünü olarak hayat buldu.
“Meral Leblebili Gazoz” Meral Hanım’ın anılarından oluşan “Meral” serisinin ilk kitabıdır.
On beş yaşına kadar
Didem Madak Adına
Şiirlerini halet-i ruhiyetime benzettiğim şair.
20'li yaşlarında rutubetli acılar kokan şair.
Mübalağalı hüzünleri şiirlerine yama yapan,
Kelebeklerini satırlarına kondurup uçuran şair.
Allah'ı tanımaya çalışırken, Allah'tan uzak kalan yine de Allah'la konuşan şair.
Şairin kafası karışık, şiire alışık
Şair avukat fakat ömrü yetmemiş bu dünyaya mahkemeler kurmaya...
Şair YORGUN, şair KADIN ve şair ANNE...
Şair doğmuş ve doğurmuş...
Hayattan öğrendiği iki harf tek hece...
41 yıllık ömrüne 3 kitap sığdırmış.
Yazmış.
128 dikişli şiire kadar hep...
İnsan bilmez bazen yazdıklarının son son satırlar olduğunu
Yazar ölüme, hayata yazar gibi...
Çiçekli şiirler yazmak istese de yağmurlar yağdırmış dizelerine...
Aynı yıllarda birlikte yaşadığım şair, unutulmadın.
Unutulmamalısın.
Şimdi bize kalan vasiyetleriyle
Anıyoruz minnetle ve rahmetle
Seni hatırlayacak çok şiir var...
#didemmadak
Kendini bulma aşamasında mısın? Yoksa çevrenin deresinde akıp gidenlerin arasında mı? Eğer kişisel bütünlüğünü sağlama aşamasında ise bu kitap tam sana göre.
Doğan Cüceloğlu'nun okuduğum ikinci kitabı. Dili ve anlatım tarzı o kadar güzel ki... Bir kez daha yazarı rahmetle anıyoruz.
Kitabın okurken Doğan Hoca'nın hayatı gözlerimin önünden geçip durdu.
Bir seminer sonrası öğretmen Arif Bey'in bir soru yöneltmesi ile savaşçı yolculuğu başlamış oldu. Kitapta savaşçı olma adımları bölüm olarak işlemiş, bölümler içinde ise savaşçının özelliklerine girilmiştir. Bir kez daha derede kalmamak için milyonlarca sebep görüp, psikolojinin felsefe veya birçok alanla bağlantısına şahit oluyorsunuz.
Kısaca kitabın kapak sayfasından beğendiğim bölümü paylaşıp incelememi sonlandırmak istiyorum.
"Arif Bey'in yüreğinde sıkıntı var. Çabalıyor. Anlamak istiyor, yapmak istiyor. Destek bulamıyor. Ve yalnız!..."
✔Merhaba sevgili kitap kurtları bugün sizlere keşke hiç yaşamasaydık diyeceğimiz bir anı kitabı ile geldim. Okurken ağlamamak için kendimi zor tuttum.
✔21 Aralık 1914 Enver Paşa askerleri gönderdi Sarıkamış'a. Kar, kış, kıyamet... Üstlerinde adam akıllı koruyacak bir kıyafet yok. Hepsi donarak şehit oluyorlar. Ne için? Vatan için. Emir demiri kesti maalesef O zamanı düşününce bazen diyorum ki "Ya neden yani neden? Hava şartlarını bildiğiniz halde o askerleri üstünde adam akıllı kıyafet olmadan neden oraya götürdünüz? Bile bile ölüme terk etmek olmuyor mu bu?" İnsanın kanı donuyor.
✔Kitap yazarımızın merakı ile başlıyor. Sarıkamıştaki şehitlerimizin gittiği yolu, çektiği zorlukları görebilmek için. Zaten dağcı imiş kendisi. Yanında arkadaşları ile bir sürü zorluk çekiyor ama bir şekilde yolu tamamlıyorlar. Arada şiirler var ve şehitler hakkında bilgiler veriliyor. Hele ki en son gittikleri köyde anlatılanlarla ise tüyler diken diken oluyor. Tüm şehitlerimizi saygı ve rahmetle anıyoruz. Rabbim bir daha böyle şeyler yaşatmasın ülkemize
✔Böylesine güzel bir konuyu ele aldığı için yazarımıza teşekkür ediyorum
