Biri Allah’ın dinini anlamazsa dini bu sefer kendine göre; yani kendi bilgisiyle, öğrendikleriyle, duyduklarıyla anlamaya çalışır. Dolayısıyla dinini Allah’tan öğrenmediği için o öğrendiği din Allah’ın dini olmaz. Allah ayet-i kerimede; “Allah sizin için İslam’ı din olarak seçmiştir”1 buyurur. Yani kim İslam’dan başka din arar, kendine göre bir
Hz.Muhammed'in (s.a.v.) Evlilikleri
Evindeki mesajların ve kadınlara ulaştırılacak özel meselelerin öğretilmesi için Efendimiz'e (asm) talebe gerekir. Sahabeler O'nun (asm) dış dairesindeki hal ve hareketlerini bizlere aktarırken ev hanesindeki hallerini de bizlere aktaracak birilerinin olması gerekiyordu. Çünkü sahabeler O'nunla (asm) aynı evde yaşamıyordu ve O'nun (asm) hususi dairesine girecek kişiler lazımdı. İşte o kişiler O'nun (asm) pak eşleri idi. Şimdi evlilik sayısının çokluğunun hikmeti daha net çıktı mı ortaya ?
Sayfa 105Kitabı okudu
Reklam
“YA RABBİ! BEN SENİ LAYIKIYLA TANIYAMADIM” HADİSİNİN MANASI NEDİR? Hiç kimse hiçbir zaman “ben Allah’ı tanıdım” diyemez. Bu, peygamberler için de geçerlidir. Allah, kendini kuluna ne kadar tanıtırsa kul, rabbini ancak o kadar tanır. Hayatı yaşarken Allah doksan dokuz esmasıyla tecelli edip kendini bize tanıtır. Biz de Allah’ı kendi üzerimizden en fazla doksan dokuz esmasıyla tanıyabildiğimiz kadarıyla bilmiş oluruz; ama bir de bilmemiz lazım ki Allah’ın isimleri sonsuzdur. Elbette ki Resulullah (s.a.v.) Efendimiz “ya rabbi! Ben seni layıkıyla tanıyamadım” diyecek; çünkü kim bilir Allah, ahirette daha hangi isimleriyle tecelli edip kendini bize tanıtacaktır. Peki, ahirette de bu tamamlanır mı? Haşa! Elbette ki yine tamamlanmaz. İnsan, bir gönüle sahiptir. O gönlü bir kap gibi anlarsak o kap sonsuz bir deryadan sadece kabı kadar alabilir. Kişinin marifeti de o gönlün genişliği kadardır. Allah o gönle ne kadar tecelli ederse etsin kişinin kabı dolmuşsa dolmuştur; yani bir kap sonsuz bir deryayı içine alamaz. Bu yüzden kulun Allah’ı tanıması kendisi kadardır, bundan fazlası olamaz. Mesele senin Allah’ın güzelliğiyle, nuruyla dopdolu olup kabını doldurmandır. Yoksa mesele onu tanıman değildir. İnsan kim, Allah’ı tanımak kim! Senin onu tanıyabilmen için haşa; ondan büyük olman gerekir, gözünün onu ihata etmesi gerekir; ama bilmemiz lazım ki gözler onu ihata edemez ancak o gözleri ihata eder.39 Kulun her zaman için haddini bilmesi gerekir. Söz Hakkı I, 94.
Bütün ayetler tek bir ayet gibidir. Bir ayette bütün ayetler gizlidir. Ne buyuruyordu ayeti kerimede; “Allah cennet karşılığında mü’minlerden canlarını ve mallarını satın almıştır;” yani mü’min, cenneti alırken malını, canını Allah yolunda feda ediyor. Bu insana (gerçek manada iman etmeyene) tuhaf gibi gelir. “Niye canımı, malımı verecekmişim
“YA RABBİ! BEN SENİ LAYIKIYLA TANIYAMADIM” HADİSİNİN MANASI NEDİR? Hiç kimse hiçbir zaman “ben Allah’ı tanıdım” diyemez. Bu, peygamberler için de geçerlidir. Allah, kendini kuluna ne kadar tanıtırsa kul, rabbini ancak o kadar tanır. Hayatı yaşarken Allah doksan dokuz esmasıyla tecelli edip kendini bize tanıtır. Biz de Allah’ı kendi üzerimizden en fazla doksan dokuz esmasıyla tanıyabildiğimiz kadarıyla bilmiş oluruz; ama bir de bilmemiz lazım ki Allah’ın isimleri sonsuzdur. Elbette ki Resulullah (s.a.v.) Efendimiz “ya rabbi! Ben seni layıkıyla tanıyamadım” diyecek; çünkü kim bilir Allah, ahirette daha hangi isimleriyle tecelli edip kendini bize tanıtacaktır. Peki, ahirette de bu tamamlanır mı? Haşa! Elbette ki yine tamamlanmaz. İnsan, bir gönüle sahiptir. O gönlü bir kap gibi anlarsak o kap sonsuz bir deryadan sadece kabı kadar alabilir. Kişinin marifeti de o gönlün genişliği kadardır. Allah o gönle ne kadar tecelli ederse etsin kişinin kabı dolmuşsa dolmuştur; yani bir kap sonsuz bir deryayı içine alamaz. Bu yüzden kulun Allah’ı tanıması kendisi kadardır, bundan fazlası olamaz. Mesele senin Allah’ın güzelliğiyle, nuruyla dopdolu olup kabını doldurmandır. Yoksa mesele onu tanıman değildir. İnsan kim, Allah’ı tanımak kim! Senin onu tanıyabilmen için haşa; ondan büyük olman gerekir, gözünün onu ihata etmesi gerekir; ama bilmemiz lazım ki gözler onu ihata edemez ancak o gözleri ihata eder.39 Kulun her zaman için haddini bilmesi gerekir. Pîrim Muhammed Hüseyin🌹 Söz Hakkı I, 94.
Sevgi nedir
Sevgi nedir biliyor musunuz ? Sadece 2 dakika ayırın ve okuyun... Hz.Aişe (r.a.) annemiz, bir gün Peygamberimiz'e  (s.a.v.), şu soruyu sorar: "Ey Allah'ın Resulü , beni seviyor musun ?" Efendimiz , bu ne biçim soru dercesine : "Ey Aişe! Sevmesem yanında olur muydum? Elbette ki seni seviyorum ." diye cevap veriyordu. Bu sefer Efendimiz'in kendisini ne ölçüde sevdiğini sormak adına: "Beni nasıl seviyorsun ya Resulullah? " diye soracaktı. Bunun üzerine Efendimiz: "Seni kördüğüm gibi seviyorum ."🌸 diyecekti . Hz.Aişe validemiz, bazen : "Ya Resulullah! Kördüğüm ne alemde ?" diye sorduğunda, Efendimiz : "İlk günkü gibi." diyerek hep bu halin devam ettiğini beyan ediyordu... Sevmek, aşık olmak güzel şeydir üstadım karşında ki helalinse... instagram.com/reel/CjyNloPDMY...
Reklam
745 öğeden 651 ile 660 arasındakiler gösteriliyor.