Örneğin Tolstoy, 1910'da seksen iki yaşındayken,neredeyse yarım yüzyıldır evli olduğu, ona bir düzine çocuk veren, evin her işiyle uğraşan, bütün yazdıklarını temize çeken karısı Sofia'dan resmen kaçtı.
Çünkü kişisel sorunlarım bir yana, dünyanın felaketlerinden, toplumsal düzenin haksızlıklarından, insanların birbirlerinden, acımasızlığından sorumluymuşum;bunlara bir çare bulmam gerekiyormuş gibi bir duyguya kapılmıştım.
Fotoğraf çekmek için makine şart mıydı? Gözlerimi fotoğraf makinesi gibi kullanamaz mıydım? Aklımı ve zihnimi deklanşör gibi. Duygularım da makinenin mercekleri olabilirdi. Fikir hoşuma gitmişti.