Sâd Suresi 29 (38 - 29)
(Bu), sana indirdiğimiz mübarek bir kitaptır. Onun ayetlerini düşünenler, temiz özlüler, (için) de anlatılanlardan) ibret alsınlar...
Sırat, üzerinde yürünülen şeydir ve sadece belirli bir başlangıç ve nihayet arasında bulunabilir. Bu lafızda, üç lügat/okuma bulunmaktadır: "Sad/sırât" veya "Sin/sirât" veya "Dat/dırat". Kelimenin, harf-i tarif/Elif ve lam ile gelmesi, "ahid" ve "tarif" içindir ki, bir kelimenin harf-i tarif
Reklam
Rivayet olunur ki, Hums valisi, Ömer bin Abdulaziz’e şöyle bir mektup yazdı: “Hums çarşısının duvarı harap olmuştur. Onu imar etmek lazımdın Ne buyurursunuz?” Ömer bin Abdulaziz aynı kâğıda şöyle yazdı: “Hums çarsı- sınm duvarmı adaletle yükselttiğinde, yolları da korku ve zulümden armdırıp tertemiz ettiğinde ortaya çıkacak yapının çamur ve tuğlaya ihtiyacı yoktur.” dedi.Hakk Teâlâ azze ve celle Davud aleyhisselama Kur’an-ı Mecid’inde şöyle buyurdu: “Ey Davud, biz seni kullarımıza göz kulak olman, birbirlerine zulmetmemeleri ve zarar vermemeleri için yeryüzündeki kendi halifemiz kıldık. Söylediğin her sözü hak ile söyle; yaptığın her işte adaleti gözet.” [Sâd; 26] “Allah kuluna kâfi değil mi?” [Zümer suresi; 36] Muhammed sallallahu aleyhissalatu vesselam şöyle buyuruyor: “Allah’ın kullarını incitmesin ve dertleriyle dertlensinler diye salihlere, takva sahiplerine ve doğru işlerde bulunan insanlara vazife teklif edilmelidir; gönlünde Allah’a ve resulüne garez besleyen birisinin Müslümanların başına getirilmesi hıyanet etmek demektir.”Bu cihan iyi olanın iyi, kötü olanın kötü anıldığı bir garip şahlar defteridir.
“Anmak ya da anılmak işte budur!..” Sad suresi 49
İnsan hayatta ya da ölümünden sonra anılmak istiyorsa öncelikle Rabb’i tarafından sevilip anılmaya arzu etmelidir; çünkü Allah bir kulunu severse başkalarına da sevdirir. Sonrada yüce ahlâkı, insanlık âlemine yaptığı hayırlı hizmetleri sebebiyle anılmayı hak etmelidir.
Sayfa 301
KUR'AN KISSALARINI SİRET BAĞLAMINDA OKUMAK
Bu kitapta Peygamber ve sahâbîlerin, kıssalarla kendi sîretleri arasında bağlantı kurduklarını gösteren Kur'an'dan, hadis ve siyer kaynaklarından elde edebildiğimiz delilleri inceleyeceğiz. Son olarak da, Hz. Musa kıssası dışındaki bazı kıssalarda da bu bağlantı ve paralelliği gösteren örnekler üzerinde duracağız. Râzî'nin de ifade ettiği üzere,
İBLİS ADEM SECDE Etimolojik sözlüklerde secde kelimesi Aramice sagd/sagūdā’dan Arapçaya sacda olarak geçmiş gözükmektedir. Görebildiğim kadarıyla yere kapanma, yere kapanarak tapınma anlamına gelmektedir. Yani ritüel tarafı yere kapanma, özü tapınmadır. Bu “tapınma” anlamı beni biraz düşündürdüKur’an fihristinden içinde secde kelimesinin geçtiği
Reklam
367 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.