Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.24
Uzun zamandır kitap incelemesi yapmadım ve açıkçası yapmayı da düşünmüyordum ama bu her yaştan insanın okuyabileceği ve okumasının gerek olduğu kitap bana bu incelemeyi yapmak zorundaymışım gibi hissettirdi. Çünkü bu kitap için bir kaç kelime söylememek sanırım vicdanen beni rahatsız edecekti. Bu kitabı almadan önce, bu küçük kızın adını bir dergi sayesinde işitmiştim.
Bir Amerikan uçağı, Japon ordusunun önemli bir üssü olan Hiroşima’ya atom bombası atmıştır. Hiroşimayı ve Hiroşimaya atılan atom bombasını bilmeyen ve duymayan yoktur. İşte kitap bu olaydan 10 yıl sonrasını anlatıyor. Çünkü bu atom bombası atıldığı zaman Sadako Sasaki henüz 2 yaşındaydı ve 10 yıl boyunca sağlıklı bir hayat sürdü. Ta ki 12 yaşında lösemiye yakalanana kadar. Fakat Sadako güçlü ve hırslı bir kızdı, tam umudunu yitirecekken arkadaşı ona eski bir Japon inanışın varolduğunu ve bu sayede iyileşebileceğini söylemesi ona bir umut oldu. Tek yapması gereken, kağıttan bin adet turna kuşu. O bin turna kuşu yaparsa Tanrı’lar onun yaşamını bağışlayacaktı. Tabi ki bunu söyleyen yakın arkadaşı sayesinde Sadako kağıttan tam 644 tane turna kuşu yaptı. Bin tane turna kuşu yapmaya o küçük kalbi yetmedi.
Sadako Sasaki için okul arkadaşları bu bin tane turna kuşunu tamamlamış ve onun ölümü için Hiroşima da bulunan Barış parkı’na elinde kağıttan yapılmış bir turna kuşu olan Sadako Sasaki’nin heykelini diktirmişlerdir. Ve anıtın üzerine “ BU BİZİM YALVARIŞIMIZ, BU BİZİM DUAMIZ, DÜNYADA BARIŞ İSTİYORUZ” yazılmıştır.
Her zaman olan çocuklara olur.
Bu kadar.
Amerika Birleşik Devletleri Hava Kuvvetleri, II. Dünya Savaşı'nı bitirmek için Hiroşima'ya atom bombası attığında Sadoko da oradaydı. Bombanın yaydığı radyasyondan etkilenen Sadako bu olaydan on yıl sonra lösemiye yakalandı ve hayatını kaybetti.
Hasta biri kağıttan bin tane turna kuşu yaparsa Tanrılar o kişinin dileğini yerine getirir ve onu sağlığına tekrar kavuştururlar.
"Öldüğümde", dedi sersemlemiş bir halde, "sunağa benim ruhum için de fasulyeli kek koyar mısınız?"
Altı yüz kırk dört ...
Bu katladığı son turna kuşu olacaktı...
Sadako SASAKİ , 25 Ekim 1955 tarihinde hayatı gözlerini yumdu. 1000 adet turnası ile beraber gömülebilmesi için kalan 356 Turna da sınıf arkadaşları tarafından katlandı.
@hakanozayan kitap için teşekkür ederim abi.
Sadako Sasaki adlı kız çocuğunun gerçek hikayesi.
Japonya'nın Hiroşima şehrine atom bombası atıldığında ilk anda yetmiş bin kişi hayatını kaybetmiş,daha sonra radyasyondan etkilenenlerle bu sayı doksan bini geçmiştir.
Sadako da hayat dolu bir kızdır,birden hastalanır.Malesef bu hastaliktan kurtuluş yoktur.Daha on iki yaşındadır.
Japon inanışına göre kağıttan bin turna yapıldığında dileği gerçekleşecektir.Sadako umutla tek tek kağıttan turnaları yapmaya başlar...
Büyük küçük herkesin bir oturuşta okuyabileceği duygu dolu bu kitabı tavsiye ederim.
9 yaş ve üzeri okunabilir.
Keyifli Okumalar
Kitabı çok beğendim. Hiroşima' da yaşayan bir kızın hayat hikayesi anlatılıyor. O zamanlarda ABD' nin attığı bir atom bombası nedeniyle bir sürü insan ağır hastalandı yada öldü. Ağır hastalananlardan bir tanesi de Sadako Sasaki' ydi. Sadako yataklara düşmüştü ve artık hastanede kalıyordu. Sadako her insan gibi kendisininde öleceğini biliyordu. Bir gün onun en yakın arkadaşı Eleanor Coerr ona renkli kağıtlar ve bir makas getirdi. Ona bin turna kuşu hikayesini anlattı. "Eğer bin turna yaparsan iyileşmeni dilersin ve olur" dedi. Yapımını gösterdi. Sadako' ya herkes kağıt getiriyordu. Çok fazla yapmıştı az kalmıştı yaptığı turnalar tavana asıyordu. Sadako günden güne güçsüzleşiyordu ve artık yapamaz hala gelmişti. Ve mağlasef bin turnayı tamamlayamadan öldü. Bu hikaye o kadar etkileyici ki Hiroşima' ya Sadako anıtı yapıldı. Sadako' nun arkadaşları onun yaptığı bütün turnalar anıta astı. (Sadako' nun gerçek yaşam öyküsü)
"BİR GÜN ÖLECEĞİNİ BİLSE BİLE PES ETMEDİ"
Sadako♡
Ortaokulda bu kitabı sınav için aldırmışlardı iyi ki de aldırmışlar. En az 4 kere okumuşumdur. Çok duygusaldı, çok güzeldi. Kitabın sonundaki resimler hâla hatırımda. Okumadan göçmemelisiniz bu hayattan.
96 syf.
·
Puan vermedi
Coerr, Kanada doğumlu bir Japonya hayranı. Tabi ki bir kültüre, bir medeniyete olan ilgi, mesafe böylesi uzayınca gelip bir kitaba dayanır; Yazarda bu etkiyi 'Japonya'dan Küçük Resimler' adlı resimli bir kitapla başlar. Rengarenk kimonolar içinde oynayan çocuklar, günün birinde, hem de en olmadık bir zamanda kendisini o uzak doğu ülkesine davet eder, ve yazar kalbi çocuk davetlerine elbette ki duyarsız değildir.
Kariyerine çocuklar için yazdığı köşe yazılarla başlayan Coerr, 1949 yılında hiçbir meslektaşının gitmek istemediği savaşın tarumar ettiği bu ülkeye Ottowa Journal gazetesinin yazarlık teklifini kabul ederek koşarcasına gider ve bir çocukluk hayaline kavuşur adeta. 1 yıl içinde çevre okulları ziyaret edip miniklere ülkesini anlatırken bulur kendini. Sirk Günü adlı kitabı orada yazılır ve 1953'te Tokyo'da yayımlanır.
Kitabımızın kahramanı Sadako Sasaki henüz hayatta iken Hiroşima'da savaşın o vahşi yıkımıyla yüzleşir. 1963'te Hiroşima Barış Parkı'ında Sadako'nun heykeli ve hikayesiyle karşılaşır ve bu etkiyi üzerinden atamaz ve talihin de yardımıyla kitabı yazmaya koyulur.
Keyifli okumalar....
Merhaba, beni çok etkileyen bir kitabın yorumuyla geldim. Hacmi küçük olsa da ağırlığı altında ezilmemek imkansız. Koca koca puntolar, resimli sayfalar derken bir çırpıda okuyabilirsiniz fakat siz mi kitabı bitirmiş olursunuz yoksa kitap mı sizi bitirir bilemiyorum.
II. Dünya Savaşı'nda Amerika'nın Hiroşima'ya attığı atom bombası 140.000den fazla
Kitap çok etkileyiciydi gerçek yaşamdan alınması ve gerçek resimlerin içinde yer alması, japon kültüründen bir şeyler görmek (bence çok ilginç sadece kız çocuklarının eğitim aldığı Jogakuin okulları var ve seviye seviye bunların oluşu beni şaşırttı sf 12), farklı bir kültür tanımak beni etkiledi. Amerika'nın atom bombası saldırısı sonucu radyasyondan etkilenip anemi olan 12 yaşındaki kızın hayata veda etme sürecini anlatıyor. Atom bombası sonrası kısımlarda insanların yaşadıkları gerçekten çok acı. Bir de Amerika'nın bu hastaları incelediği araştırma merkezlerinde A.B.C.C.(sf71) bakılması Sadako'nun çok sinir bozucu, kendi yaptıkları kötülükleri bir de inceliyorlar, nasıl güvenip oraya tedavi amaçlı gidiyorlar, onu da anlamadım. Neyse, Sadako'nun sevilmiş ve güvende hissetmeye ihtiyacı için annesi bayan Sasaki'nin Sadako'yu her akşam iş çıkışında yanına gelmesi, bir gün hasta olmasın rağmen Sadako'nun annesinin yorgun haline acıyıp ilaç ve su getirmesi, Sadako'nun ziyarette akrabalarının verdiği parayı biriktirip ailesine hediyeler alması, ailesinin birikimiyle Sadako'yu mutlu etmek için kimono almaları gerçekten insaniyetin yüksek değerlerini kaybetmemesini gösteriyor. Kızın umudunu hiç kaybetmemesi iyileşmek için bin turna kuşu yapmış olmasının hiç etkisi olmamasına rağmen bunun bir kaç katını yapmaya devam etmesi değişik.. Bu turnaları ölümünden sonra arkadaşlarına ve yakınlarına anı olarak verildi ve bir kısmı da kimonosunu giyen Sadako'nun tabutunun içine koyuldu. Kitabın sonunda kağıttan turna kuşu yapımı gösterilmiş ama yapamadım :(
Her insanın ayrı bir hikayesi vardır.
Sadako Sasaki.
Dünyaya geldiği düşünülen 117 milyar insandan sadece bir tanesi.
Sadako henüz 2 yaşındayken Hiroşima'ya atılan ve on binlerce insanın hayatını karartan atom bombasıyla tanıştı.
Şanslıydı ki bombadan ailesiyle kaçabilmişti.
Zaman ilerledikçe savaşın etkilerinden kurtulmaya başlayıp güzel bir çocukluk geçirmeye başlayan Sadako hastalanmaya başlar.
Başta üşüttü zanneder ailesi. Fakat kısa süre sonra anlaşılır ki atom bombası hastalığına yakalanmıştır.
12 yaşında hastaneye alınır tedavi görmeye başlar. Fakat durumu gün geçtikçe ağırlaşır. İyileşeceğine inanmak ister ve bir Japon efsanesine göre bin tane kağıttan turna yapılırsa dileğinin gerçekleşeceğine inanılır.
Dileği çok basittir.
Rahatça nefes alabilmek, kaygısız uyuyabilmek, yürüyebilmek...
1300 tane turna yapar Sadako. Fakat dileğinin gerçekleşmeyeceğini görür.
Kısa süre sonra ölüme yaklaşmak üzereyken ailesi,arkadaşları, akrabaları ve tüm sevdikleri yanındayken bir hastane odasında 12 yaşında lösemi yüzünden hayata gözlerini yumar.
Sadece yaşamak isteyen Sadako'nun yaşama isteğinin hikayesi anlatılır ve dünyaya yayılır zamanla.
O bomba atılmasaydı eğer Sadako güzel bir hayat yaşayabilecekti belki de.
117 milyar yaşamdan sadece birisi belki ama şu an hâla Sadako'nun anısı yaşıyor yaşatılıyor.
Herkesin okuması gereken kısa fakat değerli bir yaşamın hikayesi...