Büşra Y.
@sadecebusraa
Kağıttan gemiler yaptım kalbimden, ki birisi karşıya ulaştı.
Caen, France
12 Eylül
21 okur puanı
Eylül 2021 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitaplar
Okuma Hedefleri
Sabitlenmiş gönderi
Ne fark eder ki; kör için elmas da birdir cam da
Sana bakan bir kör ise sakın kendini cam sanma
Mevlânâ Hazretleri
Büşra Y. tekrar paylaştı.
Sen beni asla,asla tanımayan,bir su birikintisinin yanından geçercesine yanımdan geçip giden, bir taşa basarcasına üstüme basan, hep ama hep yoluna devam eden ve beni sonsuz bir bekleyiş içerisinde bırakan sen.
Kimsin ki benim için?
Stefan Zweig
Okur Takip Önerileri
Bir yara vardır, çocukken düşersin, diz kapağın kanar, sonra kabuk tutmaya başlar, hafif hafif kaşınır, işte tam oradayım.
Yanlışlıkla zihnimin bir yarasına dokundu bilincim ve unuttuğum bir yarayı hatırladım. Düştüğüm gün geldi aklıma, o gün yanımdaki insanların sesini duymak ciddi bir zaman makinesi bu konuda.
Elinle dizindeki kalın kabuğu kaldırırsın ve azıcık daha kanar ama asla ilk günkü gibi değil.
Bilincim kaşımak konusunda ısrarlı, aynı şeyleri yapıp farklı sonuç bekliyor. Zihnim ise oraya ne kadar dokunursam o kadar geç iyileşeceğini biliyor. Geçmişi kaşıdıkça daha çok iz kalacak. Biraz dikkat dağıtıp, oraya yumuşak, şefkatli, insanî, bilge sözler sürersem daha kolay olacak her şey.
Zaman geçince dizindeki yara da iyileşir, gerekli bakımı yaparsan iz bile kalmaz ya, unutursun ya düştüğünü, hatta başkaları anlatır, sen çocuk masumiyetiyle dinlersin ve oyuna devam edersin.
Bu hayat oyununda zihnimin yaralı kısmını bana hatırlatan sokağa girmeyeceğim, düşmeme sebep olan taşı da affettim, tekme atmıyorum artık, alıp kenara koydum. Şu an beni düşürdü ama belki yeni yerinde çiçek açıp birilerini gülümsetir. Hatta ben bile unutup yanından geçip gülümserim, sonra bilinçaltım bana o günleri yeniden anlatsa da kafamı çevirip yoluma devam ederim.
Küçük çocuk büyüyecek, yeni oyunlar oynayacak, bu sefer daha dikkatli. Bir gün bakacak incecik bir kabuk olmuş yarası. Kaşınmıyor, kanamıyor, merheme gerek yok. Adım adım iyileşecek.
Büşra Y.
@sadecebusraa
·28 Şubat 06:57
Zihnimdeki kıymıkları kelimelere dönüştürmem gerek.
Hani eline batınca hemen çıkarmazsan ne olur? İçerilere gider ve onu alman daha zor olur.
İşte onları zihnimden tek tek çıkarıp kelime oluşturuyorum ben onlardan. Yani birisi için, bir zamanlar öyleydi. Şimdi daha çok onları çıkardığım yere iyileşmiş mi diye bakıyorum ve gerçekten iyileşiyor. Bazen kocaman bir aaaah diyorsun ama sonra geçiyor.
Bunun üzerine düşünüp uzun yazmalıyım.
Büşra Y. tekrar paylaştı.
Dünyaya gelmek, bir saldırıya uğramaktır.
Yaşıyor olmak, savaşıyor olmaktan başka bir şey değildir.
Bir gün son nefesimizi verdiğimizde bize yapılan ilk saldırıyı tamamen püskürtmüş oluruz.
Savaş bitmiştir…
|| İsmet Özel,
Waldo Sen Neden Burada Değilsin?
Burada saat 6 ve 3.30dan beri dönüp duruyorum. Kafamın içinde ne diziler, filmler oynuyor. Ama en çok filler tepişiyor. Kocaman bir sirk alanı. Ben yukardan izleyen konforlu seyirci değilim. Aşağıdaki acı çeken, acı çektiği halde birilerini mutlu etmeye çalışan, birilerini eğlendirmek hiç işi olmadığı halde bir şekilde görevi haline gelen ve bunu çok kolay bir şekilde yapıyormuş gibi görünen bir canlıyım. Birazcık ihmalkâr olduğunda karşısındaki kişinin kırbacı elinde hazır olan o hayvanlardan tek farkım, ben kendi kendimi kırbaçlıyorum, kendime hiç acımadan. İnsansın, hata yapabilirsin, telafi etmek mümkün, zorlandığın için etrafındakileri zorluyorsun, sesin sözlerin de bu yüzden değişti, ama geçecek. Birisi bunları fısıldasa olmaz mı?
Zihnimdeki kıymıkları kelimelere dönüştürmem gerek.
Hani eline batınca hemen çıkarmazsan ne olur? İçerilere gider ve onu alman daha zor olur.
İşte onları zihnimden tek tek çıkarıp kelime oluşturuyorum ben onlardan. Yani birisi için, bir zamanlar öyleydi. Şimdi daha çok onları çıkardığım yere iyileşmiş mi diye bakıyorum ve gerçekten iyileşiyor. Bazen kocaman bir aaaah diyorsun ama sonra geçiyor.
Bunun üzerine düşünüp uzun yazmalıyım.
Kitapları seven insanlarda kibir olmaz sanıyordum. Ama kitaplar seni sevdiğinde, sen gerçekten onları sevmiş ve sevdiğini göstermiş olursun. İşte orada kibir olmaz. Çünkü kitaplar seni sevdiğinde bir insanın kelimelerinin ağzından değil, kalbinden çıktığını da anlarsın ve o kalbi incitmemek istersin.
Sen benim kelimelerimi incittin ve umarım bir gün bunu anlarsın.
Çok okumak, çok yazmak, okurken uyuyakalmak istiyorum bir kütüphane masasında. Yarını, yemeği, işi, çocuğu, taşınmayı, dil öğrenmeyi her şeyi bırakıp bir kitabın içinde kaybolmak istiyorum. Bir şeyler düzelince hadi uyan desinler istiyorum. Kitabın lezzetinden ağzımın suyu akmış ve dinlenmiş bir şekilde uyanmak ve devam etmek...
Bir insana çok değer vermek, onu kalbinin içine koymak onu kaybetmek demektir. Şanslıysan tekrar sana nasip olur. Şanslıysan yollar ayrılır. Salt iyi ya da kötü yoktur.
Bugün baktığın yerden yükselip, bir sene sonra izlemeye çalış kendini. Hâlâ aynı mı? Geçmiş mi? Geçtiyse geçeceğini bilerek sabret. Geçmedi ise gayret et.
Ve gayret eden insanlara dokunma. Belki senin çok dediğin onun son kırıntılarıdır.
Büşra Y. tekrar paylaştı.
youtube.com/watch?v=MIzEwnZ...
Bir kadın seni seviyorsa sana aittir.
Mutlaka bir fotoğrafın vardır bir yerinde odasının, onu kaldırtma!
Bir kadın seni seviyorsa uyumadan önce dua ediyordur,
senin adınla başlayan dualar ve biten senin adınla, onu susturma!
Bir kadın seni seviyorsa sana zarar veremez. Yalnız genç adam,
kadınlar
Taif'ten sonra Miraç'ı hediye eden Rabbim, bizim de tüm karanlıklarımızı aydınlat, bittim dediğimiz yerde elimizden tutan birilerini gönder, çok özlemenin sonunda kavuştur, çok istemenin sonunda nasip et, dünya ve ahiret mutluluğu istiyoruz, bunu isterken dünyaya sinek kanadı kadar değer vermediğini de hatırlamayı nasip et.
Islak unutulmuş bir taş bezi gibi kalakaldım
Kendimin ucunda
Öyle ıslak,
Öyle kötü kokan,
Yırtık ve perişan.
Bir kitap okudu
76 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Ölüm de Allahın emri, ayrılık da..
Akşam babamla görüntülü konuşurken yüzüne bakamadım, baksam gözlerimdeki hüznü görecekti ve ben boğulacaktım.
6 ay önce gördüm onu ve bir daha ne zaman görürüm bilmiyorum.
Beni her gördüğünde sımsıkı sarılır ve seni seviyorum diye fısıldar. Benimle yuva kurmak için bir vatandaş ilk kez evimize gelip gittiği zaman, herkes köşesine çekildiğinde, beni yanına alıp sarılıp güzel güzel konuşmuştu.
İşte ben o geceden sonra daha cesur oldum.
Bir kızım yok, olursa eşim böyle bir baba olur mu bilmiyorum.
Babalar. Kızlarınızı çok sevin, az da sevebilirsiniz ama çok söyleyin, saçını tarayın, saçını kurutun, ona süslü kartlar hazırlayın, yoldan geçerken bir papatya koparın, hayır bir değil iki; hem anneye hem yavruya.
Gözleriniz yaşlarla dolu seni seviyorum deyin.
Büyüyüp başkasına şımarıp kendini sevdirmeye çalışmadan, sizin sevginizin içinde öğrensin yüzmeyi.
Bir de özür dileyin. En önemlisi bu. Sonra ömrü boyunca karşısındaki insandan özür dilenmesin.
Şunu deyin ya; bilmeden oldu, asla seni üzmek istemedim ama bir anda bunu söyledim, yaptım. Bir daha olmaması için birbirimize yardım edelim bu konuda.
Ben 32 yaşımda babamın sarılmasına ihtiyaç duyarken, o çocuğu nasıl doyurursunuz bilmiyorum.
youtu.be/zQrwstE9UHA?si=...