bu şehrin bana verdiği en tatlı yemiş en akıllı söz en insan sokaksın günlük güneşlik ruzgârım benim saçları saman sarısı kirpikleri mavi karım benim
Sayfa 129Kitabı okudu
iki şey var ancak ölümle unutulur anamızın yüzüyle şehrimizin yüzü
Reklam
Sen yoksun, yeryüzünün en güzel Şehirlerinden biri boşaldı ..
yağmurlar içindeydi Pırağ Bir gölün dibinde gümüş kakma bir sandıktı kapağını açtım içinde genç bir kadın uyuyor camdan kuşların arasında saçları saman sarısı kirpikleri mavi yıllardır böyle derin uykulara dalmışlığı yoktu kapadım kapağı yükledim sandığı yük vagonuna habersizce usulcacık çıktı gardan ekspres baktım arkasından kollarım iki yanıma sarkık yağmurlar içindeydi Pırağ sen yoksun uyuyorsun alacakaranlıkta alt ranzada üst ranza bomboş sen yoksun yeryüzünün en güzel şehirlerinden biri boşaldı içinden elini çektiğin bir eldiven gibi boşaldı söndü artık seni görmeyen aynalar nasıl sönerse
Saman SarısıKitabı okudu
“ayrılık masanın üstünde dirseğini dayadığın yerdeydi aklından geçenlerdeydi ayrılık benden gizlediklerinde gizlemediklerinde”
Saman Sarısı
hoşça kal demeğe hazır olan avucunda ayrılık masanın üstünde dirseğini dayadığın yerdeydi aklından geçenlerdeydi ayrılık benden gizlediklerinde gizlemediklerinde ayrılık rahatlığındaydı senin senin güvenindeydi bana büyük korkundaydı ayrılık birdenbire kapın açılır gibi sevdalanmak birilerine ansızın oysa beni seviyorsun ama bunun farkında değilsin ayrılık bunu farketmeyişindeydi senin ayrılık kurtulmuştu yerçekiminden ağırlığı yoktu tüy gibiydi diyemem tüyün de ağırlığı var ayrılığın ağırlığı yoktu ama kendisi vardı.
Sayfa 198Kitabı okudu
Reklam
335 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.