Wabi-sabi çevremizdeki dünyanın kısa, değişken ve kusurlu doğasının güzelliğini gösteren bir Japon terimidir. Güzelliği mükemmellikte değil, kusurlu ve eksik şeylerde aramalıyız.
“Kontrolümüzün ötesindeki şeyler için endişelendirmek hiçbir şey kazandırmaz. Değiştirebileceğimiz ve değiştiremeyeceğimiz şeylerle ilgili net bir algımız olmalı. Böylece olumsuz kaygılara teslim olmamak için direnebiliriz.”
Reinhold Nieburh’un ünlü sükunet duası:
Tanrım, değiştiremeyeceğim şeyleri
Sükunetle kabul etme lütfunu bahşet,
Değiştirmem gereken şeyleri
Değiştirmek için cesaret
Ve ikisi arasındaki ayrımı
Yapabilmek için bilgelik ver.
Direnç sadece direnme yeteneği değildir. Acil olana değil, önemli olan şeylere yoğunlaşmak ve olumsuz duygularla sürüklenmekten kendimizi alıkoymak için geliştirebileceğimiz bir bakış açısıdır.
“Varoluşsal öfke, hayatımız amaçsız kaldığında ya da o amaç çarpıtıldığında ortaya çıkar. Frankl’ın bakış açısında göre bu öfke anomali ya da nevroz semptomu değildir. Aksine olumlu bir şeydir, değişim için katalizördür.”