SAAT DÖRT SIRALARINDA
Göğsüne dokundum sıcak sıcak,
Hep ağzımda kalan âşk değildi.
Başka bir aklî diyarın yeri,
Doyulmaz bir duygusuydu hissettiğim.
Beni kabul etmedin yanına ama oraya aitim...
Uyuyunca rüyalara ancak öyle öpebildim,
BİR SÜRE SONRA RENGİ
Dudağını öpeyim mi?
Galiba yeni kayboldun buralarda.
Ben seni sevince buralarda,
Bir yolu bulunur sonra,
Gel bende kaybolayım mı dudağında?
Durmuşsun karşında beni seyrediyorsun,
O gönlündeki ağrılı dağlarda bahar olur,
Aşk aşk ile gezeriz...
Bir yolu bulunur sonra,
Canımız iki nefesin şehristanında...
Tuttuğum gibi öpeyim mi gözlerinden?
Kendimden geçerken semt pazarı girişinde,
Dehşetliklerde muhteşemlikler,
Seni yazınca rahatlıyor hep böyleler,
Hep böyleler sana sarılınca...
AYKUT BARIŞ ÇELİK
Son çare
Ayrılığın en güzel yanıdır bu. Ister inanırsın, ister bırakırsın yaşanılmış addedilen onca maziyi. Ben ayrılıklar ilkesinden hareketle, sağımı solumdan ayırt edemezken ; O' sağlı sollu hayata kafa tutuyordu. Hikâyenin büyük bir ana fikri vardı aslına bakılınca. Büyük güçler ayrılığı ilkesi içinde olursan , küçük lokmada yenilir. Büyük lokmada
Üniversite 1 deki yakın erkek arkim sevgili yapmıştı. Kızı da tanıyorum hatta ilk tanıştıkları gün ben vesile olmuştum. Sonra kız beni kıskandığı için üni 1'de aylarca her saçmalığı yapıp deli gibi eğlendiğimiz herkese salça olduğumuz arkim benimle görüşmeyi bırakmıştı. Her kavgalarında tekrar bana gelip hiçbir şey olmamış hala arkadaşmışız gibi davranıyordu ve barışınca tekrar benimle görüşmuyordu. Ben bunu fark edince tamamen görüşmeyi bıraktım. Şimdi kesin ayrılmışlar 3 sene sonra. Bilin bakalım tekrar kiminle konuşmaya çalışıyor? Cevap : BEN ... Allah'ın sopası yok kardeşlerim ;')