Peior est bello timor ipse belli
Piyer tutsaklıkta, aklıyla değil, bütün varlığıyla, bütün yaşamıyla insanın mutluluk için yaratılmış olduğunu, mutluluğunu da kendi içinde taşıdığını, mutluluğun insanın kendi ihtiyaçlarını karşılamaktan ibaret olduğunu, bütün mutsuzluğun da yoksunluktan değil, fazlalıktan ileri geldiğini anlamıştı. Anlamıştı ki acının da, özgürlüğün de sınırı vardı ve mutlulukla mutsuzluğun sınırı birbirine çok yakındı...
Efendim, akıl hastanesi başhekimi de geldi. Ne yapacaksın? diye soruyor. - Gitsinler, hepsi gitsinler. Delileri de şehre salıversin! Mademki orduyu deliler kumanda ediyor, akıl hastanesindeki delilerin de özgürlüklerine kavuşmaları yerinde olur.
Reklam
Zaten kadın olsun erkek olsun bütün günahkarlar, Tanrı' nın asıl günahkarları bağışladığı inancını beslerler.
İnsan, bir hayvanın can çekiştiğini görünce ürperti duyar. Kendisi -kendi öz varlığı- gözlerinin önünde ölüyormuş, var olmaktan çıkıyormuş gibi gelir. Ya bu can çekişen, hayvan değil de insansa hem de sevdiği , üzerine titrediği biriyse, o zaman yaşamının sona ermesinden dolayı duyulan ürpertiye üstelik, onun üstünde, ruhu yaralanır, parçalanır. Bu yara vücuttaki bir yara gibi kimi zaman öldürür, kimi zaman iyi olur, ama yinede acır, dokununca acıtacak şeylerden kaçınır.
Lao Tzu, hükümetten kötülükten başka bir şeyin gelmeyeceğini düşünür. Aslında, ilk anarşist manifesto olarak betimlenebilecek görüşler sunar: Ne kadar çok yasa ve kısıtlama olursa, O kadar yoksullaşır insanlar. Ne kadar keskinse silahlar, O kadar sorunlu olur ülke, Ne kadar zeki ve hünerli olursa insanlar, O kadar yeni şeyler çıkar
Sayfa 101
Bir insan önceleri sislerin arkasından baktığı vakit, bir funda dalını ağaç olarak görür, ve bir funda dalı olduğunu anladıktan sonra artık bir daha ağaç olarak görmez.
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.