Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

sena

"Geleceğin renksiz, sıska bir canavara benzeyen imgesinden dehşete kapıldığı zamanlar oluyordu ama bereket versin ki yarın geldiğinde bugüne dönüşüyordu."
Reklam
«Jackie ne kadar emin ve heyecanlıydı. Ben Charles hakkında aynı hisleri duyuyor muyum? Hayır. Kesinlikle hayır. Belki de ben hiç kimseye böyle hisler duymayacağım. Ama... böylesine âşık olmak hoş bir şey olmalı...»
"Gelenek ve önyargı seviyesinin üstünde uçmak isteyen kuşun kanatları güçlü olmalıdır. Zayıf kuşların yara bere içinde, yorgunluktan perişan olmuş halde yere düştüğünü görmek çok acıklıdır."
Sayfa 124Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"İnsanlar yaşarken, etrafımda birbirlerini sevip mutlu olurlarken, beni öldürüyorlarmış gibi geliyor bana."
Dans eden bir yıldız doğurmak isteyen, önce kendi içinde büyük taşkınlıklar ve kaos yaşamak zorundadır.
Sayfa 256Kitabı okudu
Reklam
Belki de sevdiğiniz insanları düşünmektesiniz. Ama daha derinlere inin, sonunda sevdiğinizin onlar olmadığını göreceksiniz: Siz bu sevginin içinizde yarattığı duyguları seviyorsunuz! 𝙎𝙞𝙯 𝙖𝙧𝙯𝙪𝙮𝙪 𝙨𝙚𝙫𝙞𝙮𝙤𝙧𝙨𝙪𝙣𝙪𝙯, 𝙖𝙧𝙯𝙪 𝙚𝙙𝙞𝙡𝙚𝙣 𝙨̧𝙚𝙮𝙞 𝙙𝙚𝙜̆𝙞𝙡.
Sayfa 156Kitabı okudu
"Belki de insanlar kendi kendilerini düşünmek, hayaller kurmak için yeteri kadar yalnız kalmadıklarından anlayışsız oluyorlardı."
“Hani bir daha geri gelmeyecek şeylere hülyamızın bir kapılması vardır, hani her olup bitmiş işten sonra bizi saran bir yorgunluk, alıştığımız her hareketin durmasından, devamlı bir titreşimin kesilivermesinden doğan bir ıstırap vardır, o gün Emma işte o hale uğramıştı.”
Sayfa 131Kitabı okudu
"Vive Minguere, vive Les Mingueriens! Liberté, Égalité, Fraternité!" "Yaşasın Minger, Yaşasın Mingerliler! Hürriyet, Müsavat, Uhuvet!" diye Türkçesini de söyledi bu sözlerin.
"Keşke ben haksız olsam! O zaman bana haksızlık edilmiş olmasının hiçbir önemi olmazdı."
Reklam
"Boğa kırmızı bez parçasına baktığında ne görüyorsa, onlar da başka bir bayrağa baktıklarında aynısını görüyorlar."
"İnsanlar her zaman kendilerine en yabancı olan şeye hayran olurlar."
"Clarissa, Marion'un sokulganlık ve sevimliliğinin altında aslında sorun ve tasalar yattığını; hatta etrafında sürekli somut bir sıcaklık ve içtenlik hissetme eğiliminin de altında, konuşup gevezelik ederek, saklamaya çalıştığı bir yalnızlığı, yalnız bırakılma korkusu ve huzursuzluğu olduğunu anladı. Hani tren durduğunda insan uyanıp da kimsenin kalmadığını görür ya, işte Marion da etrafında insan görmediğinde böyle hissediyordu."
“Dini yüreğinde yaşayanlar Yaradan’ın yolunda sessizce var olurken, dini aklında yaşayanlar diğerlerinin üstünde oluşturdukları egemenlikle kitleleri yönetmek için varlardı."
Sayfa 60
"Gözyaşlarımızdan utanmamızın hiçbir zaman gereği yoktur bence. Bunlar kötü yüreklerimizin üstünü örtüp kapatan tozlara dökülen rahmettir çünkü."
Sayfa 220Kitabı okudu
52 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.