Onun yakınlarına iyi davran ve ikramda bulun. Eğer böyle yaparsan, yüce Allah senden hoşnut olur ve eşinin de baş tacı olursun. Ve Zeyneb’im, şunu hiçbir zaman unutma ki karı koca arasındaki bağ asla nefsani bir hazdan ibaret değildir. O sevgi yüce Allah’ın eşler arasına ikram ettiği bir bağdır. Hakiki aşk, nefsani hazların bulunmadığı anlarda bile bitmez.
Yüreğime sonbahar düşmeden yetiş, Gel gör senin için ektiğim çiçekleri. Binbir renk var içinde çiçeklerin, Umut var hayal var huzur var. Hepsi senin için, sana ait. Bir dünya var göğsümde, Her şey seninle, senden ibaret.
Reklam
Ne çıkar yanımda olmasan, Kalbim senden ibaret değil mi? 'Uzaktan sevmek zor' demişsin Etme sevdam, Görmeden sevmek ibadet değil mi?
Cemal Süreya
Cemal Süreya
"Sana bir kez daha tutuldum..."
Merhaba sevgili. Umarım güzel bir bayram geçirmişsindir. Ben İstanbul'daydım. Senin şehrinden, sana da zamanında bahsettiğim iki arkadaşımdan birisi geldi. Birkaç kez onunla buluştum, onun dışında tek başımaydım. Alıştım sevgili :)). Bugün yine bir şeylerin yıl dönümü. Yine kim bilir ne için yazmaya başladım değil mi sevgili, kim bilir o gün
176 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Anlamın Mânâsı, Anlam, her şeyi yerli yerine koymadır. Hayat karşısındaki savrulmalara karşı bir nevi kalkan görevi görerek güvenilecek bir dayanak olur. Anlamlı bir dünyası olan, değiştirebileceği ve yoluna koyabileceği şeyler için sarf eder bütün vaktini. Çünkü zamanın insana yol açmak gibi bir lütfu olduğunu bilir. Anlamak insanı kişilik sahibi
İncelmiş Vakitler
İncelmiş VakitlerHatice Ebrar Akbulut · Büyüyenay Yayınları · 20245 okunma
Karınca Hz Süleyman
‘Babana Davut isminin niçin konulduğunu biliyor musun?’ ‘Hayır, bilmiyorum.’ ‘O isim ona, kalp yaralarını tedavi etsin diye verildi. Peki, sana Süleyman isminin ne için konulduğunu biliyor musun?’ ‘Senden dinlemek isterim.’ ‘Göğsüne selâmet verilinceye kadar dayanasın ve baban Davut´a erişmeye müstahak olasın diye!’ Sultan Süleyman büyük bir tevazu içinde karıncanın nasihatini dinlemeye devam etti. Karınca bu defa, ‘Yüce Allah´ın sana rüzgârı niçin uysal kıldığını biliyor musun?’ diye sordu. “Hayır, bilmiyorum.” ‘Dünya ve içindekilerin esen bir yelden ibaret olduğun bildirmek için! Dışı süs, içi boş bir avunmanın kime ne hayrı olmuş? Bak, benim gibi minicik bir varlığın bile sesini duyuyorsun. Bu, yüce Yaratıcının seçkin kullarına ikram ettiği bir inceliktir. Kulak güzel kelamlara âşık olunca kâinattan gelen manevî nidaları işitir, zikirleri duyar, taşın içindeki zerrelerin tespihatını anlar.’ Kral Süleyman, karıncanın her sözünde Rabbine şükrediyordu. O minicik varlık bile ne sırlarla doluydu. ‘Sende çok sır varmış!’ dedi Süleyman. ‘Anlat ki bilelim.’ ‘Biz karıncalar, Allah’ın iyi kullarına gece gündüz dua ederiz. Onun vekillerine hürmet, peygamberlerine selam ederiz. O âlimler ve o salihler de Allah’ın adını anar, ona kulluk ederler. Onların duası hürmetine rahmet iner ve biz de nimete kavuşuruz.’ Karıncanın her bir sözü anlamlı ve güzeldi.
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.