Şener Y.
@seneryz
34 okur puanı
Aralık 2022 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitaplar
Okuma Hedefleri
Ellerimi Bulsaydım'dan
bu vapur kalkar birazdan
kalkıp gidemeyen bir ben
martıların götürüp getirdiği
bu vapur kalkar birazdan
Sayfa 37Kitabı okudu
Vahim Bir Aşk'tan
bir kadın değerse
kalbine adamın
şarkılar yarım kalır
rakı yarım
Sayfa 35Kitabı okudu
Anımsamak Kuşları'dan
kapandı üstüme geceyarıları
sen yoktun
okul arkadaşlarımın adını
telefon numaralarını sinema kapılarını
öptüğüm ilk kız gibi
içtiğim ilk sigara ilk içki
çıktığım ilk afiş gecesi gibi aklımda tuttum
bir senin adını
adını unuttum
Sayfa 29Kitabı okudu
Okur Takip Önerileri
Anımsamak Kuşları'dan
günaydın derken salt dudaktın
biri seni mutlaka öpüyordu
bana mı öyle geliyordu
sen mi çok ufaktın
Sayfa 25Kitabı okudu
Hoşça Kalın'dan
hoşça kalın dostlar
dünyanın dışına çıkıyorum
kalbimi ve sizi
bırakarak
duvarın içinde
Sayfa 17Kitabı okudu
Genç Otobiyografi'den
belki de çekip alırlar bir şafak
koparır gibi boynun bir gülün
benim ülkemde çünkü şaşılacak kadar sıradan
ve kolay bir iş ölüm
Sayfa 11Kitabı okudu
Şener Y. tekrar paylaştı.
Bir aslanı gün boyu takip etseydiniz ve aslanın yaşamak için verdiği mücadeleye tanık olsaydınız, günün sonunda bu aslanın bir ceylan yakalayıp yemesi sizi mutlu ederdi.
Aynı hikayeyi ceylanı takip ederek başlasaydınız ve ceylanın yaşamak için verdiği mücadeleye tanık olsaydınız, günün sonunda bu ceylanın bir aslan tarafından yenmesi sizde bir öfke uyandırırdı.
Dolayısıyla başlangıç noktasının farklı seçilmesi, aynı olayda iki farklı yargı oluşturabilir. Bu yüzden kişinin içindeki adalet duygusu, hangi hikayeyi ne kadar süreyle takip ettiğine bağlıdır.
Jamaikalılar için hindistancevizinin anlamı
Kendi ellerinle kopardığın hindistancevizinin sütünü içen bir kadın, seni hiç unutmaz ve bir gün mutlaka dönermiş.
Kuytu köşelerde yetişen mantarlar gibi bir araya toplanmış da olsak, aslında hepimiz kendine özgü, yalnız insanlardık ve ben, Tony'yi yitirdiğimden beri, yalnızlığıma dayanamaz olmuştum.
Geçmişlerini, derin bir yara izi, bir kambur, sararmış bir fotoğraf gibi taşıyorlardı.